Van'da 23 Ekim 2011'de meydana gelen 7,2 büyüklüğündeki depremde enkaz altından sağ çıkarıldıktan sonra hastaneye sevk edilirken ölen Yunus Geray'ın ailesi, çocuklarının acısını halen ilk günkü tazeliğinde yaşıyor.
Erzurumajans-Van'da 23 Ekim 2011'de meydana gelen 7,2 büyüklüğündeki depremde enkaz
altından sağ çıkarıldıktan sonra hastaneye sevk edilirken ölen Yunus
Geray'ın ailesi, çocuklarının acısını halen ilk günkü tazeliğinde
yaşıyor.
Erciş'te meydana gelen depremde 601 kişi hayatını
kaybetmiş binlerce kişi de yaralanmıştı. Enkaz altında kalan ve depremin
simgesi haline gelen Yunus Geray, yaralı olarak çıkarıldığı enkaz
altında Erzurum'a sevk edildiği sırada yolda hayatını kaybetmiş ve
enkazdaki korku dolu bakışlarını yansıtan fotoğrafla bir anda depremin
simgesi haline gelmişti. Yunus'un ölümüyle sarsılan aile, aradan 2 yıl
geçmesine rağmen halen çocuklarının acısını yüreğinde yaşıyor.
Yunus'un babası Yusuf ve ağabeyi Ender Geray, depremin ikinci yılında
Yunus'u mezarı başında yalnız bırakmadı. Oğlunun mezarına gül bırakan
baba Yusuf Geray, depremin ardından iki yıl geçmesine rağmen acılarının
dinmediğini söyledi. Deprem sonrası kendilerine birçok söz verilmesine
rağmen çoğunun yerine getirilmediğini ifade eden Geray, "Biz derdimizi
unutmaya çalıştığımız sıra haber için gazeteciler geldiğinde derdimiz
tekrar açılıyor. Biz bu olayı unutmaya çalışıyoruz, ama gelen
gazeteciler acımızı tekrar açıyor. Yunus'la birlikte 5 çocuğum var.
Yunus'un hali bambaşkaydı. Yunus, her nereye giderse benden izin alırdı.
Deprem günü ise ders yapmak üzere annesinden izin alarak küçük kardeşi
ile birlikte internet kafeye gitti. Daha sonra kardeşini "Babam
kızmasın" diye eve gönderdi. "Ben sonra gelirim" dedi. Küçük çocuk geldi
o gelmedi. Nerede olduğunu bilmiyorduk. Sonra haber geldi hastanede
olduğunu. Hastaneye gittik. Doktor bırakmadı görelim. Hastanede
gözlerini açtı ve bana baktı. Yanına gitmeye çalıştık, ama doktor
bırakmadı"
Ağabey Ender Geray, Yunus'un çok farklı bir çocuk
olduğunu ifade ederek, "Çok acı bir olay. Biz yinede şükür ediyoruz.
Çünkü Allah verdi, Allah aldı. Ama Allah bu böyle bir felaket
yaşatmasın. Yunus o yaşta baya olgundu. Çevresi tarafından da çok
seviliyordu. O gün annemden izin alarak kardeşim Muhammet'de yanına
aldı. Daha sonra babam kızmasın diye Muhammet'i ve gönderdi. Ardından da
o felaket yaşandı" dedi.