Van’da, Özel Duyuş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nde bir araya gelen aileler, ilde işitme engellilere yönelik bir lisenin yapılmasını istediler.
Erzurumajans-Van’da, Özel Duyuş Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nde bir araya
gelen aileler, ilde işitme engellilere yönelik bir lisenin yapılmasını
istediler.
1982 yılında kurulan Abdurrahmangazi İşitme Engelliler
İlköğretim Okulu’nun iş okulu adı altında eğitime başladığını, daha
sonra ilköğretim müfredatına göre normal eğitime başlayıp günümüze kadar
geldiğini belirten Van İşitme Engelliler Derneği (VİED) Yönetim Kurulu
Başkanı Filiz Yörükoğlu, 2007 tarihinden bu yana işitme engelliler
okulundaki öğrencilerin orta öğretime devam edebilmeleri için yoğun
mücadele verdiklerini söyledi. Van’da işitme engellilere yönelik bir
lisenin olmayışı nedeniyle işitme engelli çocukların ve ailelerinin
büyük sıkıntılar yaşadıklarını vurgulayan Yörükoğlu, “İlköğretimi
bitiren işitme engelli erkek çocuklarımız ilde kendilerine yönelik bir
lisenin olmayışı nedeniyle Erzurum, Bursa, Trabzon gibi işitme
engelliler eğitimine yönelik mesleki liseleri tercih etmekteler. İşitme
engelli kız çocuklarımızın durumu daha da vahim. İlde bulunan üç kız
meslek lisesine bu yıl sadece 4 işitme engelli kızımız gitmektedir. Acı
olanı ise işitme engelli kızlarımızın erken yaşta evlendirilmesi ya da
kuma verilmesidir. Bu da bizleri daha çok üzmektedir” dedi.
Rakamların,durumun ne kadar vahim ve kötümser olduğunun kanıtı olduğunu vurgulayan
Yörükoğlu, “Kızlarımızın çoğunun işitme cihazı yok işaret dili
kullanmakta ve sözlü iletişime geçememişlerdir. İl dışına lise için
giden kız öğrenci yok denecek kadar az. Ailelerin lise için il dışına
göndermemelerinin haklı sebepleri var. Bu nedenle ilköğretimi bitiren
çocuklarımızın geleceği için ilimizde mutlaka mesleki eğitim veren bir
işitme engelliler lisesinin açılması gerekmektedir” şeklinde konuştu.
Ailelerle
birlikte gerekli mücadeleyi verdiklerini dile getiren Yörükoğlu, “Tek
istediğimiz çocuklarımızın meslek sahibi olup toplumda yer
edinebilmeleridir. İşitme engeli ile doğan çocukların cihazlanıp
eğitilmesi ile tüm bu sorunlar son bulacaktır. Sağırlığın kader
olmadığının, tedavisinin mümkün olduğu artık sağır-dilsiz tanımlamasının
kullanılmaması gerektiğini savunuyoruz. Engellilerimizin ayrıştırılması
zaten insan psikolojisi üzerinde derin yaralar açmaktadır. Engelinden
dolayı yaşatılan sıkıntılar ise engellilerin çoğunu kaybetmemize neden
oluyor” ifadelerine yer verdi.
Öte yandan çocuklarını il dışına
göndermenin zorluklarını ve endişesini yaşadıklarını belirten aileler
ise ilde bir lisenin açılmasının şart olduğunu söylediler. Çocukların
gittikleri yerlerde birçok sıkıntıyla karşılaştığını belirten Kazım
Gökçü, “İlimizde mevcut şartlar olmadığı için çocuğumu Erzurum’a
gönderdim. Ancak il dışına gönderdiğimiz öğrencilerimin hafta sonu çarşı
iznine çıkması için bizlerden imza istiyorlar. Atacağımız bu imzalar
ile çocuklarımızın başına gelen herhangi bir sorunda mesuliyeti bizim
üzerimize olacaktır. Yetkililerden ilimizde işitme engellilere yönelik
bir lisenin açılmasını istiyoruz” dedi.
Üç tane işitme engelli
çocuğu olan Songül Sunkur adlı vatandaş ise, erkek çocuğunun il dışında
okuduğunu, kız çocuğunu ise imkansızlıklardan dolayı il dışına
göndermediğini ifade ederek, “Çocuklarımız yanımızda olmadığı için
içimiz rahat değil. Çocuğum işitmiyor, konuşmuyor. Acaba başına ne
geldi? Sürekli telefon başında onlardan gelen bir mesaj bekliyoruz.
Halbuki ilimizde bir lisenin açılması durumunda çocuğumuz sabah okuluna
gidecek, akşam da evine gelecek. Bunu hangi anne baba istemez. Bizler
ilimizde bir lisenin açılmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.