Kayan yıldızlar
Birkaç güzel çocuktu onlar
yürekleri korkuya şerbetliydi çocuklar!
Akıllarına koymuşlardı güneşe giden yolu
ve şafakta uyandılar
tek tek türkü söyleyerek ölüm iskelesinde
şöyle bir sallanıp
kanatlandılar.
Birkaç iyi adamdı onlar
kuşandılar kefenlerini boyunlarındaki ilmikle
ateşi kalbinden öpmek
ışığı yerinde görmek için güneşe uçtular,
kondular hayatın kaynağına
her biri kor koydu kalplerinin yerine
savruldular üç bir yana
karanlıklarda yıldız oldular.
Sevmez onlar boşlukta çakılıp kalmayı
yerinde durmaz hiç biri kolay kolay
başkaldırın
bakın gökyüzüne
kayan yıldızlar bizim çocuklar… (ö.n)
Gazi ilk okuluna giden bir çocuktum. Televizyon Erzurum da hiç yoktu. Radyodan dinlerdik, bir gün sonra gelen gazetelerden okurduk. O yıllarda... onlar anarşistti, koministti, her şeyin en kötüsüydüler. Ardından 40 yıl geçti. O yalanları yazanlar, radyolardan okuyanlar, halkı kandıranların adı teker teker unutuldu. Ama; Deniz`in, Hüseyin`in, Yusuf`un adı yaşıyor. O Yıllarda, Erzurum da bir Ömer Nazmi çıkıp bu şiiri yazamazdı. Yazsa da okuyamazdı. Kalemine sağlık Ömer Nazmi bey;