Ekonomist Adnan Öztekin, ülke ekonomisine ve turizmine yönelik açıklamalarda bulundu.
Erzurumajans-Ekonomist Adnan Öztekin, ülke ekonomisine ve turizmine yönelik açıklamalarda bulundu.
Öztekin, "Ülkemiz turizm konusunda önemli bir potansiyele sahip
olmasına rağmen gerekli işbirliği ve koordinasyonun sağlanamaması
nedeniyle geçmişte turizmden hak ettiği payı alamıyordu. Artık durum
değişti. Merkezi yönetimin koordinasyonu ve desteğiyle atılan adımlar
ülkemizi turizmde cazibe merkezi yaptı. Şimdi zaman turizmde kayıp
yılları telafi etme zamanı. Kötü günler geride kaldı. Türkiye'nin artık
turizm sektöründe önü aydınlık." dedi.
Türkiye'nin sadece
deniziyle, plajlarıyla değil Türkiye'nin değil Avrupa ve dünyanın önde
gelen ve en büyük antik şehirleriyle, müzeleri, camileri, türbeleri,
hanları, anıt mezarları, hamamları, tarihi evleri, kaleleri ile dünyanın
bile adlarını ezbere bildiği bir çok tarihi bölgesiyle tam bir tarih ve
turizm ülkesi olduğunu dile getiren Öztekin sözlerini şöyle sürdürdü:
"Ülkemize komşu ve Akdeniz'e kıyısı olan ülkelerle Ortadoğu'nun da
neredeyse tamamında kriz ve savaş ortamı hakim. Bu durum ülkemizdeki bir
çok turistik bölgenin yeni dönemde şansını artırmaktadır. Geçmişte
turizm sektörünün sürekli olarak yenilenmeye, ortaya çıkan yeni
sorunlara yeni çözümler bulmaya ve güncel olmaya ihtiyacına cevap
verilemiyordu. Son dönemde hükumetimizin attığı adımlarla mevcut
sorunlar ortadan kalkarak ülkemiz bir cazibe merkezi haline gelerek
turizmden hak ettiği payı almaktadır."
Ülkemizin en önemli ticari
yaşam damarlarından birinin turizm olduğunu söyleyen Öztekin,
"Türkiye'nin kalıcı bir dünya markası olması için turizm ve yan
sektörleri bir dişli sistemi gibi düzgün çalışmalıdır. Çok hızlı gelişen
ve oldukça dinamik bir yapıya sahip turizm sektörünün sürekli olarak
yenilenmeye, ortaya çıkan yeni sorunlara yeni çözümler bulmaya ve güncel
olmaya ihtiyacı var. Hükumetimizin attığı adımlara yerel yönetimiyle,
esnafıyla, vatandaşıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla yani toplumumuzun
tüm kesimleriyle destek verirsek ülkemizin turizm sistemi takır takır
çalışacak, herkesin yüzü gülecek ve bölgemizde yer alan ülkelere
nispeten ülkemiz daha hızlı kalkınarak dünyanın her daim gözünün
üzerinde olduğu ve turizm konusunda takdir ettiği bir ülke olacaktır."
diye konuştu.
Ülke turizmin gelişmesi, kalkınması ve ülkemizin
turizmden hak ettiği payı alması için turizmin önündeki sorunların hızla
ve etkili bir şekilde çözülmesi için hükümetin yaptığı çalışmaların
yerel yönetimler tarafından da desteklenmesi gerektiğini vurgulayan
Öztekin, "Merkezi yönetimle yerel yönetimde dahil olmak üzere tüm kurum
kuruluşlarda ortaya çıkabilecek yeni sorunların çözümü için el ele
vermeli ve engellerin ortadan kalkması sağlanmalıdır. Bu birliktelik
sağlanırsa eğer, kazanan hep Türkiye olur, vatandaşımız olur, ülke
esnafımız olur." diye konuştu.
TÜRKİYE AVRUPA'NIN GÖZ BEBEĞİDİR
Öztekin, "Türkiye'de son dönemlerde yapılan yatırımlarla kıtanın göz
bebeği konumundadır. Ancak turizmde başarı devamlılıktan geçer.
Disiplinli ve koordinasyonlu çalışmalar gerekir. Bu nedenle başarı
hedefine yönelik, koordine edilmiş politikalar devamlı kılınmalıdır.
Yerel yönetimler ve ilgili kuruluşlar turizm bölgelerinde oluşabilecek
altyapı ve çevre sorunları en kısa zamanda çözüme kavuşturmaya hazır
olmalı ve ortaya çıkabilecek bu tarzda sorunları bir plan dahilinde
çözmelidir. Turizm bölgelerinin ulaşım altyapısı güçlendirilmeli,
çeşitlendirilmeli ve sürdürülebilir kılınmalıdır.Nitelikli personel
yetiştiriciliğine daha fazla önem verilmelidir. Bölge esnafı ve turizm
alanları teşvik edici yeni yeni güncel projeler hazırlanmalıdır. AB uyum
yasaları göz ardı edilmemeli, ülke tanıtımına daha fazla zaman ve bütçe
ayrılmalıdır. Bunların yanı sıra en üstten en alt noktaya kadar tüm
kurum ve kuruluşundan esnafına, yöre halkına, sivil toplum kuruluşuna
kadar tüm kesimler omuz omuza vermelidir. Eğer bu bütünleşme
koordinasyon daha güçlü sağlanırsa Türkiye turizmi Avrupa'nın göz bebeği
olmaya devam edecektir. Bu da esnafımızın, halkımızın yüzünün gülmesi,
ülkemizin de dünya markası olması demektir." dedi.