Erzurum"u ayağa kaldıran "Trenden Kaçan Oğlan" yazısından sonra, Ulaştırma Bakanlığı Basın Müşavirliği görevinden alınan Mehmet Aycı, geri adım atmadı. Aycı, görevden alınmasına sebep olan konuyu bu sefer, "Nasıl Bir Kentin Lanetlisi Oldum" adıyla kitapla
Edzurum Ajans-Erzurum'u ayağa kaldıran "Trenden Kaçan Oğlan" yazısından sonra, Ulaştırma Bakanlığı Basın Müşavirliği görevinden alınan Mehmet Aycı, geri adım atmadı. Aycı, görevden alınmasına sebep olan konuyu bu sefer, "Nasıl Bir Kentin Lanetlisi Oldum" adıyla kitaplaştırdı. Avangard Yayınları'ndan çıkan kitap, yazıdan sonra neler olduğunu konu alıyor. Yazar ve şair Aycı hakkında söz konusu yazıdan dolayı Erzurum Kalkınma Vakfı'nca tazminat davası açılmıştı.
Şair Metin Eloğlu'nun "İnsanın yarası sağken iyileşir" dizesiyle başlayan kitap toplam 21 bölümden oluşuyor. Aycı, 1939'da şimdendiferin Erzurum'a gelişini, denemeyi niye yazdığını, denemenin ne için yazıldığını, iletisinin ne olduğunu, nasıl haberleştiğini yazılı tanıklarla anlattıktan sonra, yazıdan sonra bizzat kendisine ulaşan vatandaşların tepkisine de bir bölüm ayırmış.
Kitapta Yeşilçam gerçeği, daha önce benzer durumdan dolayı lince tabi olanların durumları, haberlere yapılan yorumlar ve Dadaş psikolojisiyle ilgili de bölümler var.
"Kayıp Çocuklar Marst'an/Kayıp Kızlar Venüsten" adlı bölümde, 2010 yılında Meclis Kayıp Çocuklar Komisyonu raporunun özeti de verilmiş.
Sırrı Süreyya Önder ve Güntay Şimşek'in konuyla ilgili yazılarının değerlendirildiği kitabın giriş bölümünde ise sadece Erzurum kadınlarından değil bütün kadınlardan özür dileyen bildiri niteliğinde bir yazı yer alıyor.
Kitap hemşehrilik bilincini, linç kültürünü, evden kaçmaların bu ülkenin bir gerçeği olduğu görüşündeki ısrarını da sürdürüyor.
Evden kaçmanın istisnai bir durum olduğunu, artist olmak için evden kaçmanın istisnanın da istisnası olduğu, artist olmak için trenle evden kaçmanın daha da istisnai bir durum olduğunu ısrarla vurgulayan Aycı, yargısının genelleştirilmesinin kendisine ve Erzurum'a haksızlık olacağını da belirtiyor.