Meslek büyüğümdür, tedrisatından geçmişliğim vardır.
Asla saygısızlık etmem lakin son yazısındaki ifadeler canımı çok sıktı. O yüzden şu iki çift sözüme katlanacak!
Taraf olmayı anlarım. Bu kişi gazeteci de olsa anlarım. Olabilir ‘aynı siyasi görüşteler’ derim, ‘çıkar ilişkileri vardır’ derim. İleri gider daha fazlasını da düşürüm ama dillendirmek istemem!
Tarafsan elbette savunacak, tarafının yanında olacaksın.
Ancaaak bunu yaparken karşıya b.k atmayacaksın ya da tarafının b.k attığı eli tutup yönlendirmeyeceksin!
Gazeteci Mehmet Şener Bey, ne yazık ki son yazısında bu hatalara düştü.
Efendim mevzu şu ki, takip edenler bilir ‘İstanbul Oyunu’ diyerek Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in İstanbul’dan aday adaylığını açıkladığını yazdım.
Yazı ortada… Her zaman olduğu gibi bu yazımında arkasındayım.
Belli ki, satırlar Mehmet Sekmen kadar Mehmet Şener Bey’i de rahatsız etmiş.
‘Sekmen nereden aday?’ diye sormuş Şener ve eklemiş,
“Son günlerde başta bazı yayın organları olmak üzere, sosyal medyada Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in, önümüzdeki mahalli seçimler için Erzurum’dan değil İstanbul’dan aday olacağı yönünde, her hangi bir veriye dayandırılmayan uydurma haber ve yorumlar yapılmakta…”
Mehmet Şener Bey de çok iyi bilir ki, bu şehirde Büyükşehir başta olmak üzere tüm belediyeler, Mehmet Sekmen başta olmak üzere tüm belediye başkanları hakkında yazı yazılabilecek tek medya kuruluşu Erzurum Ajans, tek gazeteci de Onur Sağsöz’dür.
Ve ne Erzurum Ajans’tan ne de Onur Sağsöz’ün kaleminden uydurma haber ya da yorum çıkmamıştır.
Bu b.k atmaktan başka bir şey değildir.
Mehmet Sekmen’e “O halde bu iddialar neyin nesi?” diye sormuş Şener.
“-O iddialar, Sekmen bu şehirden gitsin ki biz istediğimiz dümeni rahatlıkla çevirelim hesabı yapanların kirli oyunu… Onlar adları gibi biliyor ki, Mehmet Sekmen burada başkan olduğu sürece biz türlü türlü filmler çeviremeyeceğiz” cevabını almış.
Bu da b.k atan tarafın elini tutup yönlendirmektir.
Mehmet Şener Bey birincisi; Mehmet Sekmen, İstanbul’dan aday adaylığını açıkladığı anlarda kameralar kayıttaydı. İnsanların gözünün içine baka baka “İstanbul için yola çıktık” diyordu.
Kişinin söylediğini inkâr etmesi ‘uydurma haber - yorum mu’ yoksa karakteristik özelliği mi olur?
Bu da gösteriyor ki, daha savunduğunuz, yanında olduğunuz tarafı tanımıyorsunuz!
İkincisi; ‘Sekmen gitsin, biz istediğimiz dümeni çevirelim’ ifadesiyle bir yalana ortak olmanızdır. Dümen zaten Mehmet Sekmen döneminde çevrilmiş ve çevrilmektedir.
Öyle ki, göreve geldiği günden bu yana basın yayın ödemelerinin 95 milyon lira olduğu tüm fatura ve belgeleriyle ortadadır.
Gazetecilere ödenen miktarlar bu dümenin ta kendisidir.
Ekmek yediğim kurumumu ve beni bu dümene ortak etmek isteyip, bunu başaramayanların yanında olmak ve de b.k atmaya çalışan ele yön vermek sizi de o ‘kirli oyunun’ bir parçası yapmaktadır.
Üçüncüsü; Mehmet Şener Bey… Türlü türlü filmlere gelelim.
Bakın size film gibi bir olay anlatayım. Bunu inkâr ederlerse 30 yıllık meslek hayatımı bir kalemde sonlandırmaya söz veriyorum.
Film bu ya, geçen hafta Büyükşehir Belediyesi’nde Başkan Mehmet Sekmen’e bir dosya gidiyor.
Geçmiş döneme ait bir hesap cetveliyle ilgili inceleme sonunda görevden alınan eski Mali İşler Daire Başkanı Zeynep Saluk suçlanıyor.
Bu durumdan haberdar olan Zeynep Saluk soluğu belediyede alıyor ve Özel Kalem’e çıkıyor. Hani şu zabıta özel kalem müdürü Mahmut Bektaş’ın yanına.
Sekmen ile görüşmek istiyor. Bektaş birkaç kez makama girip çıkıyor, “Başkanımızın toplantısı var” diyor.
Genel Sekreter Zafer Aynalı ile iki gün önce istifa eden Kaynak Geliştirme ve İştirakler Daire Başkanı yeğen İbrahim Sekmen de oda da bulunuyor.
3, 5, 10 dakika… Zeynep Saluk da şalter atıyor. “Benimle niye görüşmüyor? Madem beni suçluyor, evrakları getirdim göstereceğim. Bütün ödemeler ve işlemler kendisinin bilgisi dâhilinde yapıldı” diye bağırıyor.
Gel gör ki, kapı duvar. O sırada yeğen İbrahim Sekmen makamdan çıkıyor. İddialara göre Zeynep Saluk, Sekmen’in yüzüne tükürüyor.
Duymak istemezsiniz gırla hakaret!
O sırada panik yapan Mahmut Bektaş arka odalara kaçıyor ve korumalar devreye giriyor. Zor şer ikna edip sakinleştiriyorlar Zeynep’i dışarı çıkarıyorlar.
Bu içeride çevrilen filmlerden sadece birinin fragmanıydı Mehmet Şener Bey! Adım gibi biliyorum içiniz cız ederek okuyorsunuz bu yazıyı.
“Bunları ben yazmalıydım. İlk benden duymalılardı” diye dövünüyorsunuz çünkü tanıdığım Mehmet Şener böyle düşünür, böyle hissederdi.
Ama bitti sizin için! Çünkü siz b.k atan ve atılmasına yön verensiniz artık.
Bakın bana, sizi ya da tuttuğunuz tarafı suçlamıyorum. Sadece habercilik yapıyor, olanı biteni veriyorum.
Ve en önemlisi kendime, gazeteciliğime güveniyor açık ve net diyorum ki, yazdıklarımı inkâr etsinler, 30 yıllık meslek hayatımı noktalayacağım.
Peki, siz Mehmet Şener Bey?
Sizden özür dilemenizi ya da kaleminizi kırmanızı beklemem ayıp olur, bana yakışmaz.
Lakin mesleğini, ekmeğini ortaya koyan bir öğrenciniz olarak şu soruyu sormak da sonuna kadar benim hakkımdır.
Oldu ki, Mehmet Sekmen bu şehirden gitti, siz ve sizin gibi o gemide bulunanlar yeni gelenin mi dümenini çevireceksiniz?
O yüzden topa basın Mehmet Bey!
Ya bu işlere karışmayın ya da yukarıda fragmanını verdiğim gibi filmleri izlemeye devam edin.
Ha bu arada yukarıdaki film yakında gösterime girecek.
İyi seyirler efendim.
güzel içerik.
Nasıl ki fetö cemaati haddi aştıysa Ali kıran baş kesen olduysa şimdi de selmen bey şehirde valiye rektöre emniyete diş geçiriyor. Sen belediye başkanısın ve haddi aşılırsa devlet götürmesini de bilir. Özelllikle akp yi arkanıza alıp at oynatamazsınız bir yorumcu demiş doğru demiş bu şehirde artık sekmen beka sorunu olmaya başladı. Herkes haddini bilsin belediye çöp toplama cenaze defn caddd kaldırım temizliği nikah vb vb bunlarla sorumludur. Makam şirket kurma bina yapma satma mütehatlik sigortacılık yapma yeri değil.
Mehmet Şenerin yazısını okudum.Diyor ki sekmen demişki ben gidersem fetöcüler pkk lılar bu memlekette istediğini yapar.durdum düşündüm...Benim bildiğim sekmen belediye başkanı....vali değil,il emniyet müdürü değil.Bir yerde kanunsuzluk varsa o iş Devletin kolluk görevlilerinin işidir....Pardon pardon herkesten özür diliyorum geçen Aşkale çimento için yargılanacaklar ceza alacaklar demişti...Evet şimdi anladım Mehmet Sekmen bu şehrin valisi,il emniyet müdürü,savcısı ve HAKİMİ...Bilmem anlatabildim mi...(Onur Bey sizi yürekten kutluyorum)
ONUR SAĞSÖZ senin bildiklerin binde bir bile değil, şu kadarını söyleyeyim öyle şeyler var ki mideniz kaldırmaz, bu kadarı olamaz türden. ülke gündemini değiştirecek olaylar var. ee sen personelin maaşını hakkını vermezsen gün gelir pisliğinde boğulursun o günde geliyor. 10 yıl çalışıp sözleşme alamayan ama 6 ayda sözleşme verdiğin yalakaların seni kurtarsın. hiç düşünmedin ben bu personeli mağdur ediyorum ama kara kutu bu, gün gelir patlar diye.
Teşekkürler.
onur bey hakikati yazıyor bir de 2. Mehmetler neden bir birlerini çok seviyor acaba?
-O iddialar, Sekmen bu şehirden gitsin ki biz istediğimiz dümeni rahatlıkla çevirelim hesabı yapanların kirli oyunu? Mehmet Şener?in bu cümlesini tersinden okumakta mümkün.mehmet sekmen gitmesin ki istediğimiz dümeni çevirelim gibi
Onur bey yazdıklarınızdan dolayı teşekkür etmek istiyorum. Şöyleki bunlarla ilgili yazmak gerçekten yürek ister. Çünkü bunlar insana hertürlü iftirayı çirkefliği yaparlar. Ben vatandaş olarak ALLAH'ın Adaletinden başka birşeyden umudum kalmadı. Bunlarla ALLAH baş etsin bunlara kulun gücü yetmiyor. ALLAH dünyada ve ahirette burunlarından fitil fitil getirsin inşallah
gazetecilik mesleği taraf olacak bir meslek değildir. Mehmet şener tüm yazılarında taraf olmuştur.Taraf olacak ise gazetecilik mesleğinin arkasına sığınmasın akp il yönetiminde takılsın. Gazetec, taraf olamaz. Olmamalı !
sayın şener eskiden gazeteciydi şimdi başka işlerle uğraşıyor galiba özellikle bazı çarkların çevrilmesi noktasında çalışmalar yapıyormuş. düşünsenize senede bir yazı yazmakla gazeteci mi olunuyor ?
onur bey mehmet şenerin öğrencisi olmanız imkansız. lütfen kendinize hakaret etmeyin. Belki onun yanında işe başlamış olabilirsiniz ama bu durum onun öğrencisi olmanızı gerektirmez. gazeteci ler siyasilerin önüne yatmaz onları desteklemezler. tek görevleri vardır. halkın duymadığı bilmediği konuları halka ulaştırmaktır. halkı bilgilendirmektir. Mehmet beyin arkasından konuşmayacağım ama malesef hersey olabilir ama gazeteci değil. Belediyeden 90 milyon basına ödeme yapılmış çıksın desin ki ben 1 tl almadım. Bunu parayı alan elbetteki halkın değil parayı verenin yanında olur. malesef böyle çürük elmaları da vardır.
gazetelere ödenen 95 milyon kime ödenmiş tek tek açıklanmalı. bunlar bizim verdiğimiz emlak vergisinden su parasından ödeniyor. Sekmen ve yegeni algılarla bu şehri mahvetti. Hersene 1. seçiliyorsanız bu şehir niçin geri gidiyor. mehmet sener bey de para almadıysa çıkıp bir kuruş almadım demeldiir.
sayın yazarım sizin her yazınızın altına imzamı atarım yalnız bir yerde hata yapmışsınız. Mehmet Şener'e gazeteci diye hitap etmişsiniz. Çok ayıpsadım sizi bir gazeteci olarak ''yalakalıktan'' başka özelliği olmayan birine gazeteci diye hitap etmeniz çok ayıp. Şenerin tek özelliği iktidar ve iktidara yakın olanlara yalakalık etmek. Başka hiç bir vasfı yok. Ona gazeteci derseniz başta kendinizi sonra tüm gerçek gazetecileri küçük düşürürsünüz.
Gazetecilere ödenen miktar 95 milyon tl anlamadım bu ne ödemesi?
Tebrikler Onur Bey, sonuna kadar yanındayız.
Erzurum'da güven veren kimse yok , siyasidinden burokratina, oradan sivil toplumuna ve tabiki basinina
