Murat Kılıçspor,son hazırlıklarını tamamlayarak maç saatini beklemeye koyulmuştu.. En çok da ligdeki puan cetvelindeki yerine ve seyircisine güveniyordu..
***
Muzaffer Gülyurtbahçe,başarılı bir kamp dönemi sonrasında hazırlıklarını tamamlamış, bütün planlarını 3 puan üzerine kurmuştu.. Lig tecrübesi, ona göre rakiplerine oranla büyük bir avantajdı..
***
Sadullah Karasaray,galibiyetten son derece emindi.. Fizik gücüne ve yeteneklerine güveniyordu..
***
Bekir Korkmaztaş,ille de galibiyet diyor, başka bir şey demiyordu.. Sadece ligde değil,Avrupa'da ki maç fazlalığından kaynaklı tecrübesine güveniyordu..
***
Sıddık Aslanbirliğiiçin rakip önemli değildi, her maç çıkılıp alınacak maçtı.. 'Bismillah' deyip başlayacağı maça 'inşallah' deyip devam edecek, 'Çok şükür' deyip sahadan ayrılmayı planlıyordu..
***
Sadrettin Aydıngücü,yenilgiyi aklının ucundan bile geçirmiyordu.. Nihayetinde maç maçtı,yenilse dahi bu dünyanın sonu değil diye düşünüyordu..
***
Ahmet Küçükleridmanocağı'nı desen, sürpriz galibiyet hedefliyordu.. Oluşacak bir karambolde plase bir vuruş halinde pekala galibiyet gelebilirdi..
***
Kısacası,takımlar kendilerini çok iyi hissediyordu, saha ve zemin de, futbol oynamaya son derece elverişliydi..
Ve Fakat!
O da nesi?
Saha bakım ve onarıma alınmış, bu takımların maçları başka bir sahaya alındığı haberi gelmişti..
Ve üstelik
O ana kadar maç için bir sürü masraf eden, ter döken takımlara Federasyondan tebligat gelmişti..
Maça başka bir takımla, Mehmet Sekmentepe takımı ile çıkılacaktı!
Zaten bakım ve onarıma alınan saha da Mehmet Sekmentepe takımı için hazırlanıyordu..
***
Ama ander ciğer yine de dayanamamıştı!
Yine de Federasyon, maç için tüm hazırlıklarını yapan o takımlar için bir iyilik düşünmüştü..
Onlara güzel bir saha ayarlamıştı..
Öyle veya,böyle..
Bir şekilde sahaları olmuştu..
Onları da artık 'kumda' oynatacaklardı!
---
vedat refayeli ironik bir analiz yapıyor, ama bazı adayların ismini dahi doğru yazamıyor. hangisi daha ironik?