Okulların sömestr tatilinde bulunması nedeniyle yurdun birçok turizm bölgesi, kayak merkezleri, aileleriyle birlikte gelen küçük çocuklarla dolup taşarken, Doğu’da ‘taşra’ diye de tabir edilen köyler de yaşayan çocuklar, kar çilesini eğl
Erzurum Ajans-Okulların sömestr tatilinde bulunması nedeniyle yurdun birçok turizm
bölgesi, kayak merkezleri, aileleriyle birlikte gelen küçük çocuklarla
dolup taşarken, Doğu’da ‘taşra’ diye de tabir edilen köyler de yaşayan
çocuklar, kar çilesini eğlenceye dönüştürüyorlar.
Mevsimlerin
yaklaşık 8 ayını kar altında geçiren Taşra çocukları, diğer bölgelerde
yaşayan akranları gibi park, bahçelere, lunaparklara gidip koşup
oynayamazlarken ve yine ekonomik sıkıntı nedeniyle aileleri tarafından
kendilerine alınacak oyuncakları da olmuyor.
Oyuncak yerine kendilerine kar ve tipiyi eğlence kaynağı yapan Taşra çocukları, gün boyu bunun keyfini sürüyorlar.
Taşra çocukları kış mevsiminde yaşantılarını şöyle özetliyorlar:
“Sonbahardan
sonra beklenen ilk kar yağar. Kar yavaş yavaş serpmeye başladığında
kartopu oyunu elde doğru dürüst top şeklini bile alamayan karla oynanır.
O gecenin sabahı dört gözle beklenir. Sabah annelerimiz erkenden kalkar
ahırdaki hayvanları alafladıktan sonra odanın ortasına kurulmuş kara
sobayı yakarlar. O sabah ilk yapılan şey pencereler kışın kalın
naylonlarla kapalı olduğu için kapıdan dışarı bakmak. Buralarda önceden
öğretmenler tarafından belirlenmiş nöbetçiler okulun sobasını yakmış
duman bacalardan yükseliyorsa, aceleyle yapılan bir kahvaltı durumundan
sonra okul çantasını kapıp okulun yolunu tutarız. Yolda ve okul
bahçesinde oynanan kartopu oyunundan sonra donan eller okul sobasında
bir nevide ısındıktan sonra ders baslar. Daha başka ne yaparız. Yılın 8
ayı kar altında olan evlerimizin bacalarını tahta küreklerle kürer, kar
yığıntılarına atlayarak vakit geçiririz. Nisan, mayıs ayında da yeni
doğan kuzuların, danaların telaşı başlar bizler de. İlk ahırdan
çıkışları her birinin bir tarafa koşması bize heyecan verir. Hepimiz
bunların çobanı oluruz. Her birimiz kendimize bir kuzu bir oğlak seçer
işte bu benim kuzum deriz. Ona bir isim verir, tuğsa yatmış tavukların
yumurtayı gagası ile kırıp hayata ilk bakışı bir yumurta kabuğunun
içinden atan civcivleri kedilerden ve kargalardan korumak için nöbet
tutarız.”