Bir grup gönüllü ile Büyük Erzurumspor Taraftarlar Derneği (BESTDER) organizesiyle 1997-1998 sezonunda 1. lige çıkan Erzurumspor kadrosu bir gösteri maçı yapmak üzere Erzurum'a geldi.
Dün binlerce insanın coşkuyla alkışladığı o efsane bir masal gibiydi…
Öyle bir masaldı ki: Eller havada eller sahadaydı…
Öyle bir masaldı ki; Hınca hınç dolmuştu tribünler…
Öyle bir masaldı ki; Eller havada, eller sahada, sahipler protokoldeydi…
***
40 yıl aradan sonra Türkiye 1.Ligi’ne çıktığımız ‘Ahan da geldik…’ diye manşetler atılan Cemal Gürsel’de değildi bu masal…
Dünyanın gözünü çevirdiği Erzurum’da sahneleniyordu son oyun…
Kahramanı kim, sahibi kim?
Nerede şampiyon, kimsenin bir şey bilmediği bu kentte eller havadaydı….
Yer beyaz, gök maviydi mavi olmasına da; formalar kiralık, gelen kahramanlar günü birlikti…
Sanki o binlerce kişi, bir utancı paylaşmak, bir günahtan arınmak duygusu ile akmıştı Üniversite Stadyumu’na!...
O coşku atmosferinde bir ses yankılandı;
Duyan oldu mu?..
Bir zamanların efsane takımının teknik direktörü , yaşlı bir adamın vefalı sesiydi kulakları çınlatan…
Sadi Tekelioğlu; Erzurumspor'un şu an muhtarlıkla idare edilen takımlarla aynı ligde oynadığını haykırıyordu…
Eller sahada, eller havadayken coşkuyla… Bu masalımsı maçı Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler’de izliyordu…
Dün binlerce insanın coşkuyla alkışladığı o efsane bir masal gibiydi…
Öyle bir masaldı ki; Eller havada, eller sahada, sahipler ise en ön sırasından protokoldeydi...