Ülke gündeminde bir yandan başkanlık sisteminin gelip gelmeyeceği tartışılırken, hükümet işe büyükşehirlerden başlayacak gibi.
Hazırlık çalışmaları tamamlanmak üzere olan yasa tasarısına göre, büyükşehir statüsündeki il sayısı 16'dan 29'a çıkarılıyor.
Tasarıda neler mi var?
Neler yok ki!
Büyükşehir belediyesi başkanları süper yetkilerle donatılacakmış.
Öncelikle il sınırları büyükşehir sınırları olarak kabul ediliyor. Yani mücavir alan kavramı kalkıyor...
Beldeler, köyler mahallelere dönüşüyor...
İlçelerdeki imar, altyapı, ulaşım, itfaiye, zabıta gibi birimlerin yetkileri tamamen büyükşehir belediye başkanına geçiyor...
Uzmanlara göre;
Yasa
tasarısı aynen geçerse, büyükşehir belediye başkanının izni olmadan il
sınırları içinde tek bir çivi bile çakılması mümkün değil.
İlerleyen dönemlerde şehrin güvenliğini, eğitimini ve sağlığını da büyükşehirlere bağlarsalar başkanlar tam süper alacak!
Yasa,büyükşehir belediye başkanlarını süper başkanlığa terfi ettirecek, bunu
anladık da; ilçe belediye başkanlarının durumu ne olacak?
Tasarıya göre;
İlçe belediye başkanları bu durumda mezarlıklar şube müdürü olacak...
Çünkü, hizmet alanı olarak ilçe belediye başkanlarına kala kala mezarlıklar kalıyormuş...
Artık giden yetkilerinin ardından oturup bol bol Fatiha okurlar!
Bir de mezbaha kurabilirlermiş ilçe başkanları...
Kasaplık yapabilirler yani...
Başka;
Hal işletebilir, köylere otobüsle yolcu taşıyabilirlermiş...
Belli ki;
Büyükşehir Yasası, bu şekilde TBMM'den geçtiği gün, ilçe belediye başkanlarının Süper Lig'den BAL ligine düştükleri gündür...
Bizden söylemesi; İlçe belediye başkanlıklarına aday olacaklar gidip mahallesinde muhtarlığa aday olsunlar daha iyi!
KENE, BU YIL DA ÇIKTI GENE...
Yazla birlikte keneler de sahaya çıkıyorlar anlaşılan...
Tarım Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı önlemler alıyor ama iş vatandaşta bitiyor...
Özellikle hafta sonları çoluğunu çocuğunu alıp pikniğe gidenler, oturdukları yerlere dikkat etmeli...
Piknik ve mangal keyfinin hastanede son bulmasını istemeyenler, her gördüğü yeşile yayılmamalı.
Bu kene denen yaratık eskiden de vardı ama kimse bu kadar korkmuyordu...
Keneler mi değişti, insanlar mı?
Neden birden kenelere canavar muamelesi yapılıyor ki!
Uzmanlar, kene olayının bilimsel açıklamasını yapıyor fakat halk arasında çok farklı bir inanış var.
Diyorlar ki;
Ne
zaman ki kuş gribi diye bir hastalık ortaya çıktı ve bu hastalık
yüzünden herkes tavuğunu, horozunu yok etti kenelere gün doğdu!
Güya; tavuklar, horozlar kenelerin bir numaralı düşmanıymış…. Bağda, bahçede, tarlada tavuklar bitti, keneler azdı!
Bu söylenti o kadar yaygın ki nerde bir kene muhabbeti varsa orada aynen anlatılıyor ve buna ciddi ciddi inananlar var.
İşin garip tarafı, kene vakası sadece kırsal kesimlerde değil, şehirlerde de görülüyor.
Tarlada çalışanı da ısırıyor, çayın kıyısında piknik yapanı da!
Laf aramızda;
Kenenin en tehlikeli türü, siyaset alanında görülüyor...
Normal keneler nasıl sıcaklar bastırınca ortaya çıkıyorsa, bunlar da siyaset ısınınca ortaya çıkıyor…
Normal keneler nasıl ki, piknik dönemini beklerse, bu keneler de kongre ve seçim dönemlerini kolluyor...
Normal keneler nasıl ki, vatandaşları seçiyorsa, bu keneler de, aday olanlara yapışıyor...
Normal keneyi yapıştığı yerden çıkarmak için mutlaka tıbbi müdahale gerekiyor.
Siyasetteki keneleri ise yapıştıkları adaylardan uzaklaştırmak için o adayın kongreyi veya seçimi kaybetmesi yetiyor!
Hemen gidip kazanan adaylara yapışıyorlar.
Normal keneler gözle görülür elle tutulabilirler…
Bu siyaset keneleri ise gözle görülür ama elle asla tutulamazlar...