Hep denir ya, "bugünü anlayabilmek için dünü çok iyi bilmek gerekir" diye...
Gerçekten de öyle...
Biz birkaç gün önce bugünkü Erzurum'a dair "maraba şehrin mukadderatı" başlığını atmıştık. O yazıyı okuyanlar, kimlere ve niçin "maraba" dediğimizi elbette biliyorlar. Sorun şu ki, marabalar maraba olduklarını bir türlü göremedikleri için podyum, "esas oğlan kılıklı" uvertürlerden geçilmiyor.
Birkaç gün önce Ankara'daydım.
Malumunuz Ankara şu sıralar "siyasetin kıblesi" sadedinde!
İkbal veren de ora, zillete düşüren de!
Aday olma hayaliyle yola çıkan ne kadar siyaset heveskârı varsa, Türkiye'nin dört bir yanından Ankara'ya koşmuşlardı.
Tıpkı Halide Edip Adıvar'ın, "ateşe koşan kelebekler gibi" demesine benziyor.
Ankara, bugünlerde başkent olmaktan çok daha fazla bi şey...
Başınızı hangi yana çevirseniz çevirin karşınıza mutlaka üzerine lacileri çekmiş aday adayı görüyorsunuz.
Kimi umutsuzca bir o tarafa bir bu tarafa koşup duruyor, eşiğine yüz sürüneceği bir himmet kapısı arıyor.
Kimi mağrur ve kendinden emin.
Kimi ise, sanki kafesteki küçük bir kuş gibi kalp çarpıntısına tutulmuş; "ya olmazsa" endişesiyle, ramak kalıyor ki küt diye gidecek.
Ortada kuralları olmayan bir yarış var!
Kaybeden neden kaybettiğini, kazanan da nasıl kazandığını bilmiyor.
Bir hengame ki sormayın gitsin.
Kasaplar et derdine, koyunlar can derdine düşmüş.
Adam, "ben aday olayım da gerisinden bana ne" derken, başkaları da son günlerde giderek tırmanan AK Parti-cemaat kavgasının doğuracağı sonucu düşünüyor.
Bir kenarda durup sessizce izlemeye çalıştım.
Gördüm ki aslında Ankara içten içe kaynayan volkan gibi...
Patladı patlayacak.
-Peki Ankara'daki Erzurum cephesi ne âlemde?
Madem sordunuz anlatalım; yoksa "ne siz sorun ne ben anlatayım" diyecektim.
Manzaranın bir cümlelik özeti şudur:
AK Parti'nin müstakbel ve de muktedir adayı Mehmet Sekmen, kabul görmüş.
İlk anda esen o rüzgârın yerini meltem almış.
Başkente öbek öbek konuşlanmış olan kimi aziz hemşerilerimiz, "yeni başkan"a biat etmek ve denk düşürebilirlerse elini öpmek için o kapı senin bu kapı benim koşturup duruyor!
Meclis üyeliği peşinde koşan da var, belediyeden daire başkanlığı kapmanın hesabı içinde olan da...
(Gerçi Ahmet Küçükler giderayak münhal kadrolara atama yaptı ama birileri bir umut işte o doldurulan kadrolar, olmadı yardımcılıklar için şimdiden kuyruğa girmiş.)
Mehmet Sekmen ne düşünür, bu olup bitenleri nasıl yorumlar bilmiyoruz ama görünen o ki daha Erzurum'a gelmeden aziz hemşerilerini tanımış olacak.
Dedik ya bugünü anlayabilmek için dünü bilmek gerekir diye...
İşte bugünkü Erzurum ortada, ya eski Erzurum?
Sanırım yine anlatmıştım fakat bugüne cuk diye oturması hasebiyle yaşanmış gerçek bir hikâyeyi yeniden nakletmek istiyorum.
Rahmetli Atatürk Erzurum'u ziyaret edecektir. Şehrin yöneticileri ne gerekiyorsa yapmış ve Gazi'yi karşılamak için İstanbulkapı'da tören alanında toplanmış.
Herkes heyecanlı ve sevinçlidir; öyle ya gelen koskoca Atatürk'tür.
Her şeyin kusursuz olması amaçlanmış.
Bir ara Vali Bey, etrafına şöyle bir bakındıktan sonra, belediye başkanına seslenmiş. "Yahu" demiş. "Reis Bey, gelecek olan Atatürk, sanki bu karşılama yeri olmadı, şehrin dışına mı çıksak acaba?"
Reis Bey bakmış ki İstanbulkapı Vali Bey'in içine sinmedi.
Adamlarına talimat vermiş; "tören alanını sökün Ilıca'da kuralım"
Vali mutlu olmuş.
Hay hengame derken aynı tören alanı bu kez Ilıca'da kurulmuş.
Fakat yine bir sorun var. Vali Hazretleri yine etrafına bakınıyor ve mimikleriyle Ilıca'nın da içine sinmediğini anlatıyor.
Bu kez Reis Bey, yaklaşıp sormuş:
"Vali Hazretleri bu da mı olmadı; sanki huzursuzsunuz."
Vali, "Mirim olmadı, burası da çok yakın; derim ki Aşkale'de karşılayalım"
Hay hay...
Vali böyle buyurur da zevat itiraz mı eder...
Tak'lar, halılar, kürsüler yeniden sökülüp Aşkale'ye gidilmiş.
İşçiler, askerler tören yeri söküp, tören yeri kurmaktan bitap düşmüşler.
Gazi Hazretleri de bi türlü gelmek bilmiyor.
Reis, Küçük Kazım, yani Kazım Yurdalan; bakmış ki Vali Bey'in gözlerinde yine bir endişe var. "Aşkale de yakın" der gibi sağa sola bakınıyor.
Bu kez Reis Bey herkesin duyacağı bir şekilde adamlarına seslenmiş:
"Tören alanını sökün Erzincan sınırına gidiyoruz. Nasılsa riyakârlığın menzili yok."
Aşkale'den Erzincan sınırına gidilip gidilmediğine dair bir bilgi yok. Ama Küçük Kazım'ın o sözü o gün bugündür darbımesel gibi, tam da böylesi durumlar için tekrarlanıp durulur.
Riyakârlık, zaman ve mekân tanımayan evrensel bir olgu olduğundan, dün de vardı, bugün de var, yarın da olacak...
Bugünkü Erzurum'u "maraba"ya benzetiyoruz da acaba dünkü halimiz neydi diye hiç merak edip geriye bakıyor muyuz?
Şayet tayyare olmasaydı siz zannediyor muydunuz ki, Mehmet Sekmen de Erzincan sınırında saf saf dizilmiş aziz Erzurumlular tarafından coşkuyla karşılanmayacak...
Bazı dostlar diyor ki, "Sayın Şener, Mehmet Sekmen çok başarılı ve iyi bir insandır"
Sanki biz aksini söyledik.
Yahu birader, bizim adamın şahsıyla, geçmişiyle bir alıp veremediğimiz yok ki...
Biz "yeseniz de bu, yemeseniz de" dayatmasına itiraz ettik, ediyoruz.
Ve tabii ki, "öldü eski kral, yaşasın yeni kral" şakşakçılarına da bir çift lafımız oluyor.
On yıldan beri söyleye söyleye artık dilimde tüy bitti. Ben diyordum ki, "bu şehir belediyecilik noktasında çuvalladı ve duvara tosladı, İyi yönetilemedik"
Bugün önümüze yeni bir fırsat çıkmak üzere...
Lakin azizim bu şehrin iradesi yok mu?
Nerede görülmüştür memur atanır gibi belediye başkanı atandığı...
Mesele isim değil ki...
- muhammet 01 Ocak 1970 02:00
mehmet şener denen gazeteci milleti provoke ediyor bizim saf halkımızda erzurumu gerçek erzurumlular yönetsin diyor eğer çok takıntınız varsa KAMİL HOCA yı seçersiniz
- muhammet 01 Ocak 1970 02:00
murat kılıç kaldırıma masa sandalye koyan bir beyin size ve kardelen tv ye iyi para yedirdi kendi işini ilerletti allahtan aday gösterilme di zaten allahın izniyle KAMİL HOCA kazanacak ..
- Ömer Hancı 01 Ocak 1970 02:00
Her insanda az ya da çok milliyetçilik damarı vardır diye düşünüyorum. İlk bakışta Mehmet bey birçok hemşerime dışardan, vasat, Erzurum`u tanımıyor diyebilir. Fakat biraz geri çıkıp resmin tamamını görmeye çalışınca birazda araştırıp geçmişini okuyunca emanetin ehline ve öz be öz Erzurum`lu ya, Dadaşa, donanımı yüksek Erzurum değerine değer katacak bir abimizin iş başına getirildiğini anlayabiliriz. İşin doğrusu hafta önce ilk isim zikredildiğinde bende acaba demiştim fakat Başbakanımızın Erzurum`u çok önemsediğini ve Erzurum`da ki başarının Türkiye başarısı olacağının farkında olarak karar vereceğine inancım tamdı. HAYIRLI OLDU BU İŞ İNŞALLAH HEPİMİZE..
- Fikret Çelebi 01 Ocak 1970 02:00
Mehmet Bey ne zamandır irade var sayılıyor ? Var sayılması gereken irade nerede? Çok haklıınız irade yok sayılıyor ama; hiç bir zaman irade dikkate alınmadıki. O kadar vekil seçiyoruz ; sözde. Kim nasıl aday oluyor? Kimin nasıl aday edildiğini ve hangi yollardan geçtiğini cümle alem biliyor. Nerede o irade ki, gidip sandıkta kuzu kuzu oy veriyor. Yani anlayacağınız irade nerede ki ?
- Erdal 01 Ocak 1970 02:00
en güzel yorum Alper Kanarya`ya ait.. duygularıma mütercim olduğun için teşekkürler hocam
- HASAN KALELİ 01 Ocak 1970 02:00
MEHMET BEY YÜREĞİNİZE, KALEMİNİZE SAĞLIK HARİKA BİR YAZI KALEME ALMIŞSINIZ. BU DAYATMA/ATAMA BELEDİYE BAŞKANI YANLIZ ERZURUM`DAMI VAR BİLMİYORUM AMA MADEM BÖYLE "ATAMA USULÜ BAŞKANLIK" VAR NEDEN TENAYÜL YOKLAMALARI YAPILIP BU İNSANLAR KANDIRILIYOR MADEM BÖYLE BİR DÜŞÜNCENİZ VAR NEZAKETEN BU ADAMIDA YOKLAMADA GÖSTERİP HİÇ OLMASSA TANIMAMIZ SAĞLANIRDI. BİRDE İSPİRLİ KARDEŞLERİMDE AŞIRI BİR MİLLİYETÇİLİK VAR (YORUMLARDA) TEBRİK EDERİM AMA BUNDAN BİRŞEY ÇIKMAZ HABERLERİ OLSUN.
- mehmet 01 Ocak 1970 02:00
Bu ayıptır Ak partinin Erzuruma karşı büyük bir ayıbıdır.Erzurum’da siyaseti takip eden bir vatandaş olarak ithal siyasetçi, ithal başkan adayına, yöneticisine ve Milletvekiline karşıyız. . Artık ithal siyasetçilerin Erzurum’u deneme tahtası olarak görmelerini kabul etmemiz mümkün değil. Bugün biz kendi kendimize sahip çıkamıyormuşuz gibi başkalarının gelip bize sahip çıkmak istemelerini artık istemiyoruz.İsteyen zihniyet sanıyorum acziyetini ortaya koymuş.
- SELİM YAVUZ 01 Ocak 1970 02:00
İRADE VARDI DA, YOK MU SAYILDI.?
- Bekir SEZER 01 Ocak 1970 02:00
BEYLER YILLARDIR ERZURUM NDARTI YAKALMADILAR DİYE DUĞUMLU VE İKAMET EDENLERİ SEÇMİYORMUYUZ BİR TÜRLÜ ŞEHİR MESAFE KAT EDEMEDİ DİYE AGLANIP SIZLANANLAR GAZETECİLER DEGİLMİ.BİZE GELEÇEGİ GÖREN VİZYON SAHİBİ KİŞİLER LAZIM BELKİDE ARANAN KAN BUDUR.
- Rahmi GÖRAL 01 Ocak 1970 02:00
Bizler İstanbul`da yaşayan hemşehrileri olarak, Mehmet Sekmen Bey`e kefiliz. Tecrübesiyle bütün olumsuzlukları ve Erzurum`un makus talihini yeneceğini hep birlikte göreceğiz. . Ona bu görevi tevdi eden liderin elbet bildiği bir şey vardır. Erzurum`da birilerinin adamı olmadan Hakka itaat ederek, halkı yöneteciğini herekes görecek. Hayırlısı Olsun İnşallah...
Bu arada Alper Kanarya Bey, yorumunuz çok güzel... Eline yüreğine sağlık...
- Alper Kanarya 01 Ocak 1970 02:00
Mehmet kardeşim yaptığın çok ayıp,açıkca provakasyon.Yıllardır bu şehrin sakini olan bizler vede siz şanlı(!) Erzurum medyası hiç kimseyi,yapılan hiç bir işi beğenmezken bol keseden atıp,tutuyor,Bu şehir çapsız,vizyonsuz marabalarla dolu .Bu şehir adam olmaz,Bize dışardan Süreyya polat`lar,Ekrem Önallar lazım.Bu şehri ancak bunlar kurtarır1Şimdi ne oldu?Birden Erzurum milliyetçisi kesildin?Bu memleket geçmişte Ayvaz Gökdemir`i seçmedi mi?Oktay Öztürk sarkamışlı,Mahmut Uykusuz Bingöllü değil mi?Bırakın bu ırkçılığı!..Memlekete hizmet eden herkes baştacıdır.Kuru lafa karnımız tok.İnsanları yönlendirmekten vazgeç!..Hekesin aklı fikri kendine yetiyor.Siz ve sizin zihniyetinizdekilerin yüzünden bu memleket 1 arpa boyu yol alamıyor.Çapı,vizyonu,geçmiş tecrübesi olan herkes kabulümüzdür.1milyonluk Kartalı yöneten 350 binlik Erzurumu çok daha başarılı yönetir.Çok şükür ki etkiniz tirajınız kadar!..
- Mustafa AYDIN 01 Ocak 1970 02:00
Mehmet SEKMEN rizeli dediler olmadı kötülediler olmadı mehmet sekmen öz ve öz Erzurumlu aksini ispat eden varsa açıklasın. Parti bilmiyormu nereli olduğunu. nerelei olusa olsun erzuruma hizmet yapsında herşeyin hayırlısı
- orhan koşdaş 01 Ocak 1970 02:00
Bir Erzurumlu olarak Erzurum`u bir Erzurumlu vatandaş yönetsin bence. Bu halkta tepkisini göstermelidir artık.
- YASİNKILIÇ 01 Ocak 1970 02:00
Sayın Şener yazınız çok doğru ve yerinde öncelikle teşekkür ederim.Ama bu memleket insanı her şeyi kabul eder sen ağam ben paşam der. gelenekçi ata erkil bir toplum yapısı. Memleket insanı seçicilik görevinin tam ne olduğunu bilmiyor ki , başbakan ne yaparsa doğru yapar mantığıyla hareket edip gelecek olan zatı muhterem Mehmet SÖKMEN beyi`de değil Erzurum havalimanı başkentte elinden tutar Erzurum`a getirirler. Ve derler ki alın size belediyeciliği bilen bir adam der ve vatandaş yine oyunu verir. bu ülkede demokrasi böyle işliyor...
- gider 01 Ocak 1970 02:00
bu zamana kadar kesintisiz atlamadan her seçimde ak partiye oy veren benden bu kadar,geçmiş olsun,ne de olsa 1 oy da 1 oy zihniyeti ak partide hala devam ediyordur,ha unutmadan tek kişilik bir aile de değilim.nefret ettim ak partiden. halkın iradesini hiçe saydın. dediğim dedik politikası her zaman yemez!
- Y.Serdar KILIÇ 01 Ocak 1970 02:00
Teşbihte hata olmazmış diye düşünerek ;Semer yapılırken eşeğin fikri değil ölçüsü alınırmış... diyorum.
- AHMET 01 Ocak 1970 02:00
SARIKAMIŞLI OKTAY ÖZTÜRK HOCAMIZI ERZURUMDAN MİLLETVEKİLİ SEÇERKEN ERZURUMLULUK YOKTUDA ÖZ BE ÖZ İSPİRLİYE GELENDE NİYE HEMŞERİCİLİK AYANIĞNA GİRİYORUZ ANLAMADIM. MADEM ÖYLE İSE DÜRÜST OLMAK LAZIM.
- MESUT ALTIKAT 01 Ocak 1970 02:00
Sayın Şener siz çok net ve açık yazıyorsunuz ama anlamak istemeyen anlasa da vicdanı ve dili tutulmuş olanlar anladıklarını değil anlatmak istediklerini yazarlar. NASIL OLSA RİYAKARLIĞIN MENZİLİ YOK
- mehmet 01 Ocak 1970 02:00
Erzurumun erzurumlunun iradesini hiçe sayan Akp zihniyeti bakalım dayatmacı adayını seçtirebilecekmi bu halka..