Sol'un vicdanı

Bir defa daha kabak gibi ortaya çıktı, haksızlık karşısında hangi kesimin duyarlı olduğu.


Gülen cemaatine yapılan linç kampanyası karşısında haksızlığa başkaldıran, uygulamalara isyan eden sol kesim oldu.


Sağcı olarak; dinci olduğu bilinen bir kesime yine aynı özellikleri taşıyan bir iktidar tarafından darbe vuruluyor olmasından solcuların memnun olacağını sanıyorduk. En azından 'ohh olsun yesinler bir birlerini..' kıvamında bir tavır sergileyeceklerini beklerdik. Ama öyle olmadı?


Sol, haksızlığa sesiz kalmadı. Üstelik bu kesim tarafından kumpasa getirilmiş olmasına rağmen, tuzak kuranların, hedef gösterenlerin, zulmedenlerin, yargısız infaz edenlerin bu cemaatle birlikte ortaklaşa yaptıklarını bildikleri halde?


Orta yerde görülen haksızlık karşısında susmadılar, dilsiz şeytan olmadılar. Bu günlerde İslam'ın emrettiği düstur; sağcıların sadece dillerinde, söyleminde var olmuş ama hayata bir türlü geçirilememiştir. 


Bunu nerden biliyoruz?


Gerçek gün gibi ortada. Daha dün yaşanan Balyoz, Oda TV'nin Barışları, Ahmet Şık, Nedim Şener, casusluk v.b davalarda Cemaatin- İktidar işbirliği herkesin malumu..


Cemaate yapılan iktidar zulmüne bu kesimin itiraz etmesi ve ilk günden beri haksızlığa baş kaldırışlarını gördükçe hem sağcılığımdan utanıyorum hem de geçmişte solculara bakış tarzımın ne kadar sakat olduğunu sorguluyorum.


Oktay Ekşi'nin, lk gün Zaman Gazetesi'ne destek vermek için gidişi, Ahmet Şık'ın adil sorgulamaları dillendirmesi,hapishanede ölen  Kuddisi Okkır'ın  hanımının adalet dilemesi,yapılanların haksızlık olduğuna Ötekilerin tavırlarının tam bir insanlık dersi vermesi gibiydi...


Son günlerde olanlara bakıldığında, Cemaatle hiç bir ilgisi, bağı hatta sempatisi dahi olmayan sol cenahın haksızlığa, hukuksuzluğa gösterdiği tepkinin zerresini sağ cenah da yer alanlar, solcuların uğradığı haksızlık, adaletsizlik karşısında gösterebildiler mi?


Maalesef hayır...


Zaman Gazetesi'ne ve Cemaate, Hükümet'in uygulamak istediği hukuksuzluğa karşı aydınların başlattığı 'DEMOKRASI VE HUKUKA DÖNÜŞ ÇAĞRISI'  imza kampanyasına imza verenlerin isimlerine bakılınca da hemen hemen tamamına yakınının sol tandanslı olamaları da bir tesadüf olmasa gerek...


Şu gerçeği artık görüyoruz; sağ kesim kendisini kısıtlayan sınırlarını zorlayamıyor,bu nedenle soyut olan değerlerini pratiğe dönüştüremiyor. Haliyle de var olan değerlerin insani ve evrensel değerlere dönüştürülememesinin kısırlığını yaşıyor.


Sağ; dini söylemleriyle, Sol; vicdani eylemleriyle biliniyor. Pratiğe ve davranışlara yansımayan, uygulama alanı bulamayan hiç bir değerin erdeminden söz edilemez vesselam.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • Mustafa ASLAN 01 Ocak 1970 02:00

    Selâm ile... Varlığı ile müftehîr olduğum Kadim Dost;Çok iyi bildiğinizi biliyorum ki; tarihin her döneminde Yiğit Savaşçılar, öldürdükleri Yiğit Hasımlarına matem tutarken; eyyâmcılar, korkaklar başkası tarafından öldürülen korktuğu kişinin kabrini gizlice ziyârete giderler! Bir yanda solun vicdanı, bir yanda sağın cüzdanı; diğer yanda ise Millet Fedailerinin canı!... Savaş var ve sürüyor! Galibi de Kıyamet Günü belli olacak... Kaleminden, cesur yüreğinden öperek;Selâm, sevgi, duâ.. Mustafa ASLAN

  • süheyla hoca 01 Ocak 1970 02:00

    çok güzel

  • seyfullah hizarci 01 Ocak 1970 02:00

    daha önce sesli dinlemiştim

  • ahmet münir 01 Ocak 1970 02:00

    aziz nesin cehenneme,jet fadıl cennete

  • Onur Hasan Çanakcı 01 Ocak 1970 02:00

    Dursun Şen`i bulup elinden öpesim geldi bu yazıdan sonra ! Mükemmel ötesi bir analiz... Helal olsun !