Nihat Baştak, Gökhan Aydıner, Recep Birsin Özen, Fevzi Yetkiner, Ahmet Kayhan, Emrullah Zeybek, Mehmet Ağar, Oğuz Berberoğlu, Osman Derya Kadıoğlu, Mustafa Malay, Sami Bulut, Sebahattin Öztürk, Ahmet Altıparmak.
Son 30 yılda gördüğüm, haberlerini yazdığım, resimlerini çektiğim, bir çoğu ile iyi ilişkilerimin olduğu ve birisi nikah şahitliğimi yapan Erzurum'da görevde bulunan Valilerin isimleri bunlar..
Bilenlerin belki dikkatini çekmiştir!
Bu isimler içerisinde sadece birini yazmadım yukarıda.
Önce bir başarı dileklerimi ileteyim, sonra ne diyeceksem onu diyeyim..
Unuttuğumdan değil elbet, bilerek öne çıkarmak istediğim için yazmadığım o isim, Celalettin Güvenç'ti!
Hani önceki gün Şanlıurfa Valisi iken görevinden istifa eden ve Belediye Başkanlığına aday adayı olan Güvenç!
2 yılı aşkın bir süre kaldığı Erzurum Valiliği görevi süresince 'siyasallaştığını' gözlemlediğim tek Vali!
O günler başta MHP'li idareciler olmak üzere bir çoğunun da iktidar partisine yakınlığı ile bilindiği ve bundan da çekinmediği için eleştiri oklarına da hedef olan o meşhur bürokrat!
Ve ilk Valilik deneyimini bu iktidar döneminde Erzurum'da tadan, geçmişte Başbakan Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde açılan soruşturmada görevli müfettiş!
Sonrasında Denizcilik Müsteşar Yardımcılığı yapan eski İçişleri Bakanlığı Mülkiye Başmüfettişi!
Bugüne kadar siyasallaştığını bir şekilde de gizleyen işte o Celalettin Güvenç,şimdi Urfa'da sahaya iniyor!
Bir kardeşinin Milletvekili olduğu Kahramanmaraş'ın nüfus kütüğüne kayıtlı olmasına rağmen!
Hele işe bakın ki, hem de Urfa'nın sembol haline gelen Fakıbaba'sına karşı!
Valilik gibi önemli bir görevi bırakıp Belediye Başkanlığına soyunan Güvenç'in aday edilip edilmeyeceğini henüz bilmiyoruz. Ama belli ki, 'Başbakan'ın ceketi'ne rağmen bir önceki seçimde hem de Bağımsız seçilen Fakıbaba'nın adını bu yeni dönemde yine sıkça duyacağız!
***
Ben bütün bunları şunun için yazıyorum.
Tanıdığım 'en siyasi Vali' olan Celalettinbeyin ilk siyasallaştığını bizzat ben de makam odasında anlamış, şahit olmuştum!
O gün Fırfırik Dergisi'nin 100'ncü sayı kutlaması için tertiplediğimiz kokteyle davet etmek üzere Selahattin Şener ile Güvenç'i makamına gittiğimizde,televizyon da açıktı..
Bir yandan bizimle konuşuyor, bir yandan da açık olan NTV'nin haberlerini izliyordu.
Birden televizyona dikkat çekildi.
Dikkatli bakışından, bizim de susmamızı istediği belliydi.
Ekranda, o esnada o dönemin Turizm ve Kültür Bakanı Erkan Mumcu vardı.
Mensubu olduğu AK Partisi'ne gerek çıkışları ve gerekse icraatlarıyla sıkıntı veren Erkan Mumcu..
Flaş Flaş Flaş alt yazısı yeralıyordu, ekranın yan tarafında..
AK partisi'nde o aralar 'problem çocuk' haline gelen o Erkan Mumcu, partisinden istifa etmişti ve spiker de tam o haberi okuyordu.
Birden Celalettin bey, hiddetlendi, ''Ohh be! Kurtulduk. Gidiyorsan git be adam.! Seninle mi uğraşacağız? Kendini ne hissediyorsa!'' dedi.
Şaşırmıştım!
İlk defa bir Vali'yi siyasetle bu kadar içiçe görüyordum ve bu duruma bir hayli şaşırmıştım!
Doğrusu üzülmüştüm de..
***
Ve fakat!
Adını Belediye Başkan aday adaylığı için istifa ettiğinde duyduğumda, bir çoğunun aksine ben şaşırmamıştım
Bana çok da garip gelmemişti!
Zira Celalettin bey bir şekilde zaten siyasetin içindeydi!
Şimdi tribünde değil, bizzat formayı giyip sahaya çıkıyor!
NOT 1: Türk ile ilgili son yıllarda artık sıkça duyduğumuz hezeyanlara bir yenisinin daha eklenmesini, dikkate bile almıyorum artık! Çünkü bu ülkede inanıyorum ki kendini Türk olarak hiseden herkes de ''Bir tek ben kalsam, yine NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE demekten onur duyarım''der! Ben gibi!