Erzuırumajans-Dikkat çeken düşüşün sebepleri arasında ilk sırada, kuruluşlara duyulan güvenin azalması ve yardımın amacına uygun kullanılmasına ilişkin kaygı yer aldı. Yüzde 52 Yalnızca o kuruluşun şeffaf olduğuna inanırsam bağış yaparım dedi.
Türkiyede bireysel bağışçılık alanındaki eğilimler, bağış yapılan alanlar ve bağış yapma motivasyonları gibi birçok konunun ele alındığı Türkiyede Bireysel Bağışçılık Hayırseverlik 2019 Raporu yayımlandı.
Türkiye Üçüncü Sektör Vakfı (TÜSEV) tarafından yayımlanan rapor, Koç Üniversitesi Sivil Toplum ve Hayırseverlik Araştırmaları Merkezinden Prof. Dr. Ali Çarkoğlu ve Dr. Öğr. Üyesi Selim Erdem Aytaç liderliğinde, Türkiyenin 67 ilinde toplam 2 bin 502 kişinin katılımıyla hazırlandı.
Bireysel bağışçılık alanında kılavuz kaynak niteliğinde olan rapor, bireysel bağışçılık alanındaki eğilimleri, bağış yapılan alanları ve bağış yapma motivasyonlarındaki değişimleri ortaya koyuyor. Raporda, daha önce 2004 ve 2015 yıllarında hazırlanan raporların bulgularına da yer verilerek, bireysel bağışçılık alanında gözlemlenen değişimler karşılaştırmalı olarak sunuluyor.
YILDA KİŞİ BAŞI BAĞIŞ 303 TL
Araştırma sonuçlarına göre, Türkiyede bir yılda yapılan tüm yardım ve bağışların toplam kişi başı değeri yaklaşık 303 TL. 2015 yılında yapılan araştırma bulgularına göre bu miktar 228 TL olarak belirlenmişti. Aradan geçen 4 yıldaki enflasyon değeri göz önünde bulundurulduğunda bu miktarın 2019 yılındaki karşılığının 360 TL olduğu hesaplanıyor. Bu veriler incelendiğinde, Türkiyedeki bir yılda yapılan tüm yardım ve bağışların kişi başı toplam değerinde reel anlamda bir azalma olduğu görülüyor.
YILDA 17.6 MİLYAR LİRA
Türkiyede bir yıl içinde yapılan tüm bireysel yardım ve bağışların toplamı 17.6 milyar TL olarak tahmin ediliyor. Bu tutar, 2018 Türkiye gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 0,5ine denk geliyor. Türkiyede bir yılda yapılan tüm yardım ve bağışların toplam kişi başı yaklaşık değerinin 262,7 TLsi doğrudan yardım (akrabalara, komşulara, diğer kişilere, dilencilere, fitre, zekât) olarak yapılırken 40,2 TLsi sivil toplum kuruluşlarına yapılıyor. Bu miktar 2015 yılında 26,7 TL oranındaydı. Kişiler yaptıkları yardımların miktar olarak çok küçük olması ve bu yardımları düzensiz olarak yapmaları nedeniyle bir kuruluşa bağış yapmak yerine doğrudan yardım yapmayı tercih ettiklerini belirtiyorlar.
ŞEFFAFLIK ÖN PLANDA
Kişilerin bağış yapma nedenlerine ve tercih ettikleri yöntemlere dair bulgulara da yer verilen raporda aynı zamanda bireyleri bağış yapmaya teşvik eden nedenler de inceleniyor. Görüşülen kişilerin yarısından fazlası bağışının nasıl harcandığından emin olursa bağış yapacağını belirtirken, Yüzde 52si de STKların şeffaf olmalarını bağış yapmak için bir neden olarak değerlendiriyor.
SON 6 YIL CEVAPLAR AYNI
Araştırmaya katılanlar Sivil toplum kuruluşlarının (STK) mahalleniz, ilçeniz, köyünüzde yaşa etkisini nasıl değerlendirirsiniz? sorusuna yüzde 40lık bir oranla Etkisiz yanıtını verdi. Yüzde 34 oranında da Biraz olumlu yanıtı geldi. Katılımcıların yüzde 44ü yoksullara yardımın devletin görevi olduğunu düşünürken, yüzde 20si hali vakti yerinde vatandaşların, yüzde 5i ise dindar vatandaşların görevi olduğu görüşünde. Bu görevin tüm vatandaşlara ait olduğunu düşünenlerin oranı ise yüzde 22. Vatandaşlara ellerinde bir miktar para olsa bu parayı doğrudan kendilerinin mi yoksa bir STK aracılığıyla mı ihtiyaç sahiplerine ulaştırmayı tercih edecekleri sorulduğunda ise 2004ten bu yana benzer cevaplar dikkat çekiyor. Görüşülenlerin büyük çoğunluğu (yüzde 87) bu yardımı herhangi aracı kuruluş olmadan doğrudan vermeyi tercih ediyor.
DİNİ GÖREV İÇİN YAPILAN YARDIM AZALIYOR
Katılımcıların yüzde 40ı dilencilere para verdiğini beyan ederken, bu oran 2015 sonuçlarına göre yüzde 10 azalmış. Dilencilere para vermenin başlıca nedeni ise yüzde 40lık oranla dini inançlar. Bunu yüzde 26 ile acıma duygusu izliyor. İnsanların dilenmelerinin ana nedenini sorulduğunda ise en sık verilen cevaplar tembellik (yüzde 23) ile kader ve kötü şans (yüzde 23) oldu. Dini görevini yerine getirmek adına yapılan yardımlarda geçen yıllara oranla düşüş yaşandı. Geçen Ramazan ayında fitre verdiniz mi sorusuna 2004te yüzde 79, 2015te yüzde 68, 2019da ise yüzde 58 oranında Evet yanıtı verildi.
Mikdat Çakar/Karar