Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, emeklilerin karşısındayken, esti, gürledi.
“Şehirdeki marketler emeklilere indirim yapmazsa 10 yerde pazar kuracak, market açacağız. Sizin piyasanıza gireriz, bizi buna mecbur etmeyin…”
Haybeden konuşuyor! Bakın şimdi.
Türkiye’de nüfusa oranla en çok marketin Erzurum’da olduğunu biliyor muydunuz?
Nüfusu 750 binin altına düşen kentte 80 ŞOK, 65 A101, 150 BİM, 25 Carrefour, 25 SEÇ, 30 MİGROS ve 30 tane de Tarım Kredi marketi bulunuyor.
Ve bu rakamlar son 10 yılda bu hale geldi. İlçe belediyelerimiz kupon dağıtır gibi bunlara ruhsat verdi.
Bir ara Palandöken’de eski Belediye Başkanı Orhan Bulutlar, “küçük esnafı öldürüyorlar” deyip, direnç gösterdi ama onun da siyasi ömrü vefa etmedi.
Toplamda 405 marketin günde 50 bin lira ciro yaptığını farz edersek, 20 milyonun üzerinde bir rakam ortaya çıkıyor.
500 metrekare belki de daha büyük markette 3 bilemedin 4 kişi çalışıyor.
Günün sonunda Z raporunu aldıklarında bu paranın tamamı, ‘tek tuşla’ genel merkeze yani İstanbul’a gönderiliyor.
Hiç biri Erzurum’da tek kuruş vergi ödemiyor, sermaye uçuyor.
Evet, bu açıdan bakarsak Mehmet Sekmen’in marketlere rakip olması gayet güzel! Hiç değilse ‘sermaye şehirde kalır’ düşüncesiyle hareket eder ve de ‘ucuz diye’ gider, Sekmen’in marketlerinden alışveriş yaparız.
Ayrıca bu noktada Sekmen’in elini tutan da yok. İnşaattan sigortaya, kafeteryadan deri işine kadar girmediği sektör kalmamışken, market ayağı olmaması eksiklik sayılabilir!
Peki, böyle bir sektör ve de sermaye karşısında Sekmen’in buna gücü yeter mi?
Mümkün değil. Kuracağı pazarı da, açacağı marketi de hatta Sekmen’i de bu üç harfliler öyle bir çarpar ki, ‘yahu ne oluyor’ demesine fırsat vermezler.
Karşısında emeklileri bulmuşken, esip gürleyen Sekmen, bu dezavantajlı gruba yönelik destek olmak istiyorsa bana göre yolu şudur.
İnternet sitelerinden aldığım rakamlara göre şehirde 28 TEMA, 23 Düzgün, 12 de Güvendik market bulunuyor.
Öz be öz Erzurum sermayesi, Erzurum markaları.
Üç harflilerin üç kişi çalıştırdığı yerde bunlar 15 personel istihdam ediyorlar. Üç harfliler yerel esnafın yüzüne bakmazken, bunlar sütü, peyniri, yoğurdu, ayranı aklınıza ne gelirse küçük esnaftan alıyorlar.
Diğerlerine göre ucuzdur, pahalıdır o vatandaşın takdiri. İsteyen istediği yerden alışveriş yapar.
Ancak vergilerini Erzurum’a ödüyor, sermayeyi şehirde tutuyorlar. Çoğu yurt dışı menşeili sermayeyle bunlar savaşıyorlar.
Mehmet Sekmen, pazar kurup, market açacağına ver emeklilere 2’şer bin liralık ‘emekli kartı’ gitsin, şehrin markalarından alışveriş yapsınlar. Böylelikle hem insanların yüzünü güldürür, hem de kent ekonomisine ciddi katkı sağlarsın.
80 vilayette AK Partilisi de CHP’lisi de bu fırsatı emeklisine tanıyor. Mehmet Sekmen niye yapmıyor?
Efendim, bizimkisi sadece konuşuyor.
Vallahi güzel hemşerilerim herşeyi hak ediyorsunuz başınıza ne geldiyse Kendinizden bilin siz nasılsanız öyle yönetilirsiniz. Kalkıp kimseye iftira hakaret etmeyin yöneticileriniz sizin aynanızdır. Eskiden haberleri okudugumda üzülüyordum şimdi müstahaktır diyorum.
yerel marketler çok pahalı, önce fiyatlarını kar marjlarını düşürsünler, özellikle düzgün tam kazıkçı, migros bim şok olmasa milleti iyice soyar bunlar
Belediye Başkanı Sekmen in emeklilere karşı sözleri anlamsız yersiz ve ucuz sözler
Benim yazacaklarım marketlerle alakalı değil yalnız şehirde şöyle bir dedikodu dolanıyor belki gazeteci olarak haberiniz vardır Erzurum'da kentsel dönüşümü Erzurumlu bir müteahhit üzerinden acaba diyarbakırlılara mı yaptırıyorlar
Uzundere'de bunların hepsi var ve dediğiniz gibi birkaç elemanla köle gibi çalıştırarak normal maaş dahi vermiyorlar. Çalışma saatleri inanılmaz derecede fazla. er ay iki defa sayım yapılıyor, çocuklar eve gece yarısından sonra geliyorlar. Mesai ücreti yok. Bu A101 çalışanları içinde tanıdık olduğundan daha ayrıntılı biliyorum. 1 aydan fazla kaldım, soruyorum evladım bu nasıl çalışma? Hem hamallık işleri de bu çocukların üzerinde. Uyanıklar kanuni bir hükmü olmasa da mesai ücreti almayacaklarına dair işe başlarken taahhüt almışlar. Buradan duyuruyorum yetkililer bu işe bir el atsın ve çocukları insana yaraşır şartlarda ve hak edilen ücretle çalıştırmaya başlasınlar.
Zincir marketler kendiliğinden ortaya çıkmadı. Tüm Türkiye?de hatta Avrupa?da bile durum aynı. Ekonomik sistem zincir marketleri doğurdu. Yerel marketler yeteri kadar kurumsal değiller. İŞKUR destekleriyle çeşitli teşviklerle maliyetlerini azaltmaya çalışıyorlar. İŞKUR?un desteği kesilincede elemanlar kapı dışarı. Vatandaşa ürünü en ucuz verebilen sistem neyse o ayakta kalır. Buda şimdi zincir marketler görünüyor. Zincir marketlerin en büyük rakipleride e-ticaret. Bir ürünün fiyatı market açarak düşmez. Daha fazla üretmek veya tüketiciyi azaltmak dışında seçenek yok. Tarım arazilerine yapılaşmaya devam ettikçe, göçmen problemini yani bilmem kaç milyon yeni boğazı ülkelerine göndermedikçe, modern tarım ve hayvanlık yöntemlerine geçmedikçe bizde birşey düzelmez. Gençlerimizin hepsi devlet memuru olmaya çalışıyor. Çiftçi olacam, hayvancılık yapacağım, gıda üreteceğim diyen yok.
Yanılıyorsunuz. 3 harflilerin sadece mağazalarını yazmışsın dağıtım merkezlerini neden yazmadın. Sadece migrosun dağıtım merkezi Diyarbakırdan Trabzona kadar tüm marketlerine Erzurum dağıtım merkezinden ürün gönderiyor. Yerel dediğin marketlerin çalıştırdığı elemanlar nedense hep işkur üzerinden alınıyor ve maaşlarını da sigortalarını da devlet ödüyor. Ve o yerel marketler yerel halka bindirdikçe bindiriyor. Yani o 3 harfliler olmazsa bu memlekette üstümüzden inmezler bilesin istedim. kaba bir hesapla Migros, Bim, A101 ve şok dağıtım merkezlerindeki istihdam sayısı yerel holding Aşkale çimentodan daha fazla.
3 harfliler olmazsa o yerli ve milli düzgün bizi düzer.bir sebzeden örnek vereyim düzgünde limon 90tl, bağında ise kilosu 4tl, 20 kat fazlasına satıyor,üç harflilerde limon 70tl.hangisi dost hangisi düşman
Ben ak parti fanatiğiydim şimdi ak parti kendi çevresine desdek olan bir parti zengine yardım eder her işini çözer fakir biri gittimi allahın selamıni bile almaya tenezzül etmezler eskiden anavatan partisi vardı onlarda şuanki ak parti belediyeler gibi zenginleri zengin fakiride dinlemezlerdi sonuç ülkede fakir orta halli çok silinip gittiler bunlarında sonu böyle olacak silinip gidecekler şuanda ülkede devlet için millet için dürüst parti göremiyorum allah sonunu iyi etsin diyorum
Bir zamanlar er tansa vardı bimler inanın kalitesiz ürün satıyor 2. Kalite ürün satıyor ama bimi Mustafa latif topbaş yani akp Nin ileri gelenleri kurmuştu şimdi kötü oldular. Akp maalesef cahilce iş yapıyor kindarca iş yapıyor ve ne yaptığını kimin değirmenine su taşıdığını bilmiyor bunların bu ülkeye hizmet etme çap ve kapasiteleri yok inanın yok.
3 harfli diyoruz ama bunlar olmada düzgün marketleri milleti duman erer. Şu an en pahalı market düzgün. Onur bey haklı belediye hıyardan domatese sigortaya yedek parça işine inşaata akaryakıta her işe girmiş bari markettte açsın millete indirimli satsın konuşmakla olmuyor icraat istiyoruz.
Boş iş üç harfli marketleri göndermeli Erzurum'dan yerel market veya bakkal açılmalı
Zaten bunlar hep dogru yaparlar hiç hataları yok büyükten küçüğe.Millet acından ölecek bunlar koltuk derdinde.Memleket batmiş bunlar kayık derdinde yuh.
Teşekkürler Onur bey.
FETÖ oldu suçunuz yok, ekonomi battı suçunuz yok, liyakatsiz adamlar her yere doluştu suçunuz yok, eğitim hiç olmadığı kadar leş durumda yine suçunuz yok. Bir tane suçunuz olsun kardeşim. Şimdi de marketler mi suçlu oldu?
Rte eyyyyyyy market,kasap,manav, diye rest çekip canlarını yakmaz ise canı yanan bu millet bir sene sonra seçim ister ve sonuç 31 mart gibi olur.
Market le, Serayia uğraşacağına çalıştırdığı işçinin sözleşmesini yapıp hakkını versin.. 2 aydır süren görüşmelerden sonuç çıkmayınca sözleşmeyi arabulucuya göndereceğine işçinin alın terinin hakkını versin, her türlü ekipmanı olduğu halde kendi asfalt dökmeyip Bingöllülere olukla para akıtacağına masadan kaçıp gideceğine işçinin sözleşmesini yapsın.. ilçe belediye ler bile sekmen efendi nin emriyle sözleşme yapmayıp beyefendi nln kararını bekliyor, kendi işçisini mağdur ettiği yetmiyor gibi bide ilçe belediyeleri işçilerinin kaderini belirliyor beyefendi? Mütahite, ranta para var ama işçiye sözleşme yok, yazıklar olsun?!
Güzel yazınıza güzel yorumlar yapardım da sayın Başkanla mahkemeligim zaten Onur bey
türkiye sanayi ve tarım ülkesi olmalı ,nükleer ve yenilenebilir enerjiden sonra bunlara yönelmeli ve eşit bir şekilde ülkeye dağıtılmalıdır ,bu şekilde refah artar gibi..