Özer ve Zinnur...

Bazıları inatla ve de ısrarla yok saysalar da, artık Türkiye’de “kayak” denilince ilk akla gelen şehir Erzurum’dur.

Bu tespiti, sırf şovenist duygulardan ötürü yapmış değilim; bilakis yerli-yabancı uzmanların görüşü bu yöndedir. Erzurum, gerek kamu eliyle yapılmış spor tesisleri, gerek birbirinden kıymetli otelleri ve gereksek Allah vergisi tabii pistleri yüzünden, fark yaratan bir potansiyele sahip…

Hoş kendi kendimize gelin güvey olacak halimiz yok.

Ayıptır söylemesi dünyayı da biliriz, ülkemizin sahip olduğu imkanları da…

Dolaysıyla yazacağımız şeyler, şovenist duygulardan arındırılmış tespitlerdir.

Önceki akşam bu şehirde bir tören düzenlendi. Bilen biliyor da bilmeyenler için üzerinden geçmek gerekiyor.

Önceki akşam Erzurum’da, Türkiye Kayak Federasyonu tarafından organize edilen Gençler Dünya Kayak Şampiyonası nedeniyle düzenlenen bir seremoni vardı.

Bakan Bey’in ilgi göstermediği, dolayısıyla vekillerin dönüp bakmadığı, bu yüzden bürokratların ve yerel politikacıların zaten itibar etmediği bir törendi…

Ama o tören dünya ölçeğinde bir törendi ve evrenseldi…

Bakmayın siz, “Erzurum’da ilk kez dünya şampiyonası düzenliyoruz” demiş olmamıza, esasında bu şampiyona, ülke genelinde, kayak alanında tertiplenen ilk şampiyonaydı.

Fakat bu gerçeği ne politikacı fark etti, ne de bürokrasi…

Buna rağmen salon tıka basa doluydu. Yüreği Erzurum’dan yana atan herkes ordaydı.

Birileri, Zinnur’u bir kaşık suda boğmak, Özer’i de “kürek mahkumu” ilan etmek için pusuya yatmıştı.

Beklediler ki buz paten salonu skandallara sahne olsun…

Olmadı, evet olmadı ne yazık ki…

Hani şu İspirli Özer’in ve de bizim Zinnur’un el ele vererek hazırladıkları program öyle bir beğenildi, öylesine coşkuyla karşılandı ki, birileri zannetti ki milyon dolarlar harcanarak bu program hazırlandı.

Hayır…

Tam tersi…

Önceki gün akşam o salonda ortaya konulan program, müziğinden, kostümüne, tasarlanmasından, yönetimine, sanatçısından ışıkçısına kadar, tamamen bu şehri ve bu şehrin sanatçılarına aitti.

Başkalarının milyonlar harcayarak sergiledikleri programları, bu şehrin özbe öz evlatları neredeyse bir cigara parasına sundular.

Özenti yoktu, kompleks yoktu, abartı yoktu…

Önceki gece o buz paten salonunda Erzurum vardı ve bu ülkenin kültürü gösterildi.

Kafkas’lardan Ege’nin Efesi’ne, Karadeniz’den, Doğu’nun bar’ına kadar…

Öz’den şaşmadan, modernliğe uzanan bir köprüydü…

O gün Türkiye Kayak Federasyonu bize şunu gösterdi:

Bu ülkenin son derece zengin bir folklor kültürü var.

Kına gecesini siz hiç böyle gördünüz mü?

Hem yerel, hem tarihsel, hem de evrensel…

Dikkat ettim yabancılar nasıl da ilgiyle izlediler ve bazılarının “ne gereği vardı” dedikleri o bize ait kültürü saniye saniye kaydettiler.

Bazıları bilmese de geçtiğimiz pazartesinden beri Erzurum’da Dünya Gençler Kayak Şampiyonası yapılıyor.

Evet
Arkasında organize bir güç yok, hatta bazıları için “lüzumsuz” bi şey…

Ama bu yarışma Erzurum’da yapılıyor ve o yarışma için düzenlenen gece hakiki anlamda muhteşemdi.

O gece Erzurum’u izledik; ama bildiğimizin dışında bir Erzurum’du…

Zinnur Gerek ve ekibi, yerelle ulusalı cem etmişti.

Nusret amca oradaydı, yani Özer’in babası…

Nusret amca ki, görev yaptığı yıllarda kıl bir bürokrattı. Sırf oğlu bi şey yaptı diye, alkışlamayacak kadar, özgün bir kişidir.

Baktım Nusret amca duygulanmıştı ve elleri alkıştan yorulmuştu.

Ben ve hanımım Mine; hatta kızlarım Rabia, Arnisa ve de gelinim Nurdan da ayakta alkışlıyordu…

Demek ki bu şehrin evlatlarına imkan verilmesi halinde çok şeyi başarabilirler…

Yıllar yılı bize dediler ki “ev danasından öküz olmaz”

O akşam Zinnur ve de Özer bize gösterdi ki, siz bu şehrin evlatlarına imkan verirseniz neleri başarabileceklerini görürsünüz.

Sevgili Özer; biliyorum ki sen dillendirmeyeceksin ama müsaade edersen ben senin yerine birkaç şey söylemek istiyorum.
Sevgili okurlar…

Farkında mısınız değil misiniz bilmem ama, önceki akşam Erzurum’da dünya çapında bir ilk oldu.

Tamam… Bakan Bey ve de vekiller tenezzül etmedi ama bu, o yarışların büyüklüğüne halel getirmiyor.

Ülkemizde ilk kez Gençler Dünya Kayak Şampiyonası düzenlendi.
Şansızlık bu ya, Özer’in Erzurumlu olmasından ötürü, yarışma Konaklı’da yapılıyor…
Medya kör, siyaset bigane, bürokrasi lausel…
Özer’ciğim ben sana bi şey diyeyim mi:
Boş ver kimin ne yaptığını, unutma ki sen bu şehrin evlatlarıyla birlikte öyle bir şey yaptın ki, seni yok sayanları bile yaşarken gömdün.

Özer’ciğim sen artık bu şehrin bir gerçeğisin. Gör bak tarih ne yazacak. Seni yok sayanlar mı yaşayacak yoksa sen mi?

Zinnur için de aynı şeyler geçerli…

Bazen O da sitem ediyor ya…

Hiç gerek yok…

Tarih, en hakiki tanıktır.

Sevgili Özer hiç bühtan etme… Bu şehir ki, İbrahim Hakkı’yı sürmüş, Emrah’ı mezarsız bırakmıştı. Hani Reyhani usta da tam olarak böyle demiyor muydu…

“Reyhani de yiter bu dağda”

Hepsi bir yana önceki gün Erzurum’da muhteşem bir gece vardı ve o gecenin arkasında ise, iki önemli isim duruyordu:

Özer Ayık...

Z
innur Gerek… 
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.