BölgeHaber Girişi : 28 Haziran 2011 17:10

Ormanlardaki biokütle enerji boşa...

Ormanlardaki biokütle enerji boşa...
Dünyada yaşanan enerji krizinin, artan çevre sorunlarının ve küresel iklim değişikliklerinin alternatif enerji olan ormancılığın önemini daha da artırdığını belirten uzmanlar, her yıl 1,5 milyon ton petrole eş değer atığın ormanlarda çürüdüğünü, ormanlard

Erzurum Ajans-Dünyada yaşanan enerji krizinin, artan çevre sorunlarının ve küresel iklim değişikliklerinin alternatif enerji olan ormancılığın önemini daha da artırdığını belirten uzmanlar, her yıl 1,5 milyon ton petrole eş değer atığın ormanlarda çürüdüğünü, ormanlardaki biokütleden elde edilecek enerjiyle Türkiye’nin enerji ihtiyacının yüzde 2’lik bölümünün karşılanabileceğini söyledi.

Enerji kaynağı olan petrol, kömür, doğal gaz ve uranyumun dünyada mevcut tükenebilir, diğer bir deyimle yenilenemeyen enerji kaynağı rezervlerinin yüzde 94’ünü oluşturduğunu kaydeden uzmanlar, “Artan çevre sorunları, küresel iklim değişiklikleri, dünyada yaşanan enerji krizi, en iyi çevre dostu olan alternatif enerji ormancılığının önemini daha da artırıyor. Günümüzdeki kullanım temposu ile mevcut kömür rezervleri yaklaşık 160 yıl, daha az miktarda olan petrol 40 yıl ve doğal gaz rezervleri ise 67 yıl sonra tükenmiş olacak. Fosil yakıtların yanma ürünlerinin çevresel etkileri ve küresel ısınmaya neden olması, her geçen gün devam eden fiyat artışlarının önlenememesi, enerji kaynaklarının baskı unsuru olarak kullanılıyor olması, enerji bağımlılığının dışa bağımlılık anlamına gelmesi gibi nedenler göz önünde bulundurulduğunda, fosil yakıtlara alternatif bir enerji kaynağı olan biyoenerji, bir kat daha önem kazanmaktadır. Türkiye’de 21,2 milyon hektar orman alanı mevcut. Bu oran ülkemiz topraklarının yüzde 27’sine tekabül ediyor. Ormanlarımızda yılda yaklaşık olarak 15 milyon metreküp dikili kabuk gövde hacmi miktarınca üretim yapılıyor. Üretimi yapılan ağaçların tomruk ve odunları alındıktan sonra geriye kalan 5 santimetre çapın altındaki materyaller değerlendirilememekte ve ormana terk edilmektedir. Ormana terk edilmek zorunda bırakılan bu materyaller birçok zarara neden olurken değerlendirilemeyen bir enerji kaynağı olarak da israf ediliyor. Bu atıklar, ormanlardaki ağaç tohumlarının toprağa ulaşmasını engellediğinden ormanın devamlılığına olumsuz etki ediyor. Ağaçlara zararlı böceklerin besin kaynağını oluşturduklarından hızla çoğalmalarını sağlamakta ve bu da orman için ciddi tehlikeler oluşturmaktadır. Ayrıca bu atıl materyaller, yangına sebep olmalarından dolayı da ormanlarımıza ciddi bir tehdit oluşturuyor. Bunca olumsuzlukla birlikte, bu atık materyallerin toplanması ve kullanılmasıyla da ciddi oranlarda ısı ve elektrik enerjisi üretilebilir. Ülkemizde devlet orman alanlarında ve özel şahıs arazilerinde, hızlı büyüyen kavak, söğüt, kızılağaç, okaliptus, akasya, meşe gibi ağaç türleri ile modern enerji ormanları kurulursa hektarda yılda 60 tona kadar odun üretilebilir. Böylece ülkemizde kısa zamanda yüz binlerce hektar alanda ormanlar kurulacak, üretilen odunlar ülke genelinde kurulacak yüzlerce ısı ve güç santrallerinde yakılarak elektrik ve ısı üretilebilir, ailelerin ve ülkenin ekonomisine katkı sağlanabilir, on binlerce kişi istihdam edilebilir, toprak erozyonu azaltılabilecek ve ormanların diğer bir çok fonksiyonundan yararlanılabilir” diye konuştu.

Yeni enerji kaynakları arayışı kapsamında dikkatlerinin orman atıklarına yöneldiğini ifade eden uzmanlar, “Her yıl yaklaşık 1,5 milyon ton petrole eş değer atı, ormanlarda kalıyor. Biz dışarıdan enerji alan ülkeyiz. Bizim tespitimiz biokütleden elde edeceğimiz enerjiyle ülkemizin enerji ihtiyacının yüzde 2’lik bölümü karşılanacak. Sadece orman atıkları değil, tarım alanlarında çok ciddi bir potansiyel var. 10 ila 15 milyon hektarlık alanda tarım yapılıyor. Bunların bir kısmı belki hayvansal yem olarak kullanıyor önemli bir kısmı kullanmıyor. Bir çok anız yakılıyor. Bu atıklar enerji sektöründe değerlendirilirse üreticilerde yeni gelir kaynakları elde etmiş olacak. Türkiye’nin yıllık 117 milyon ton biyokütle atık potansiyeli yaklaşık 32 milyon ton petrol eşdeğeridir. Kullanılabilir biyoenerji potansiyeli ise yaklaşık 16.92 Mtep’dir. Türkiye’de son yıllarda biyokütlenin enerji üretiminde kullanılması konusunda birçok çalışma yapılıyor. Odun, fındık kabuğu, tarımsal atıklar, atık kağıt ve buğday samanı, çay atıkları, zeytin çekirdeği ve posası enerji üretiminde kullanılmaktadır. Biyokütle enerji kaynakları içerisinde yakacak odun en ilginç olanı olarak dikkat çekmektedir. Odunun Türkiye’nin toplam enerji üretimindeki payı yüzde 21 oranı olarak yüksektir ve onun çevirim teknikleri ile yararlı enerjiye dönüştürülmesi göz ardı edilmemelidir. Yakacak odun Türkiye’nin beşinci en büyük enerji kaynağı ve kırsal kesimdeki 6.5 milyon evin ise birincil ısı kaynağıdır” diye konuştu.

Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.