Eşimle birlikte özel aracımızla Erzurum'dan Mersine giderken, 7 Temmuz cumartesi saat 11. 30 sıralarında Zara-Sivas çıkışında uyumaktan kaynaklı şerit değiştirerek yoldan çıktığımız ciddi bir trafik kazası geçirdik. "Öldürmeyen Allah öldürmezmiş" Kazanın vehameti ve ciddiyeti karşısında araç pert olmasına rağmen; eşim ve ben ciddi bir yara ve darbe almadan sağ çıkabildik. Buna da şükürler diyoruz. Demek ki, daha görecek günlerimiz, yiyecek ekmeğimiz ve içecek suyumuz varmış.
Kazanın şokunu yaşarken; yoldan geçen ve araçlarını durduran sürücülerin, araçlarından inen yolcuların içten olağaüstü yardım ve desteklerini gördük. Polis ve jandarmanın yakın ilgisine ve sevencenliğine şahit olduk. Bir kez daha gördük ki, insanlık hâlâ ölmemiş. Zara Devlet Hastanesi ve Erzurum Atatürk Üniversitesi Araştırma Hastenesi doktorlarına ve tüm sağlık çalışanlarına, ayrıca Zara jandarma yetkilileri ile trafik polislerine gönülden teşekkürler.
Eşimle geçirdiğim ve ölümden döndüğümüz hayâtımdaki ikinci büyük kaza... Birinci kazayı oğlumla birlikte 1988 yılının Aralık ayında Kars'a gider iken geçirmiş, çok hayâtı tehlike ve sakatlıklarla, ölümün eşiğinden dönmüştüm. Çok şükürler olsun ki, o tarihte henuz ortaokul öğrencisi olan oğlum Metin mucizevî olarak, bu korkunç kazayı yarasız-beresiz atlatmıştı. Her iki kazada da bizleri koruyan-esirgeyen yüce Mevlâ'ya hamd ü senâlar olsun...
Bakıyorum maalesef her iki ölümcül kazada da hata bende..Denilir ya; "Tedbir sizden, takdir Allah'tan..." Görünen o ki, alınması gereken tedbiri almamışız ve yine anlaşılan o ki, olanlardan bir ders de çıkarmamışız...
Geçmiş olsun dileklerinde bulunan tüm dost ve arkadaşlarıma teşekkürler...