Ülke genelinde bir haftayı aşkın süredir devam eden yangınlara itfaiye ve orman ekiplerinin yanı sıra yurt dışından gelen ekiplerle müdahile edilerek söndürme çalışmaları devam ediyor.
ERZURUM AJANS - Denizli’deki yangında alevlerin ortasında kalarak adeta ölümden dönen orman koruma memuru Yaşar Kozakbaş o anları anlattı.
Söndürme çalışmalarında canını dişine takarak çalışan ekiplerin personelleri zaman zaman alevlerden ciddi bir biçimde etkilendi. Etkilenen personellerden biri olan Orman Koruma Muhafız Memuru Yaşar Kozakbaş, Denizli'nin Buldan ilçesinde alevlere müdahale ettiği esnada bir anda alevlerin ortasında kalarak vücudunun yüzde 40'ı 3'üncü derece yandı. Canını son anda kurtaran Kozakbaş, Eskişehir Şehir Hastanesinde tedavi altına alındı.
“Alevlerin ortasında kaldım”
Eskişehir Şehir Hastanesi Yanık Merkezi'nde tedavi gören Yaşar Kozakbaş, yaşadığı korku dolu anları anlattı. Ölümden dönen orman memuru Kozakbaş, yangına müdahale ettiği esnada rüzgârında etkisiyle alevlerin etrafını çevrelediğini söyledi. Yoğun bakım ünitesinde yatan Yaşar Kozakbaş, “Yangın yerine vardık, yangın adeta delirmiş, aşırı bir rüzgâr vardı. Yangının orta yerinde bir dağıtım merkezi var. Bana gelen yukarından gelen araçları bu yola yönlendir dediler. Zaten çok fazla bir araç da gelmedi. Bir traktör bir de arasöz geldi. O traktör geldikten sonra ben aşağıya geçtim, aşağısı kapanmış. Üst tarafından dolaştım, üst tarafını da sardıysa ‘garanti yanacağım' dedim. Üst tarafa gittim, orası tamamen yanıyordu. 100 metre civarında bir orman yolu var. ‘Eğer bu yolu çıkarsam canımı kurtarabilirim, çıkamazsam hadi helalin var ölürüz' dedim. Oraya koştum ve çıktım. Çıkmamla canım gitti. Can havliyle ormanın içindeki tarlanın içine attım kendimi. Mustafa şefi aradım ve ‘Mustafa Bey ben yandım' dedim. Nasıl yandığımı sordu, ben de acil olarak beni almalarını söyleyip bıraktıkları sahanın 100 metre ötesinde olduğumu bildirdim. Aşağıdan gelmişler, ateşten girememişler. Yukarıdan dolaşmışlar yine ateşten girememişler. Bir zaman sonra geldiler ve çıkardılar beni oradan. Şükür halime, demek ki yaşanacak günüm varmış” diyerek korku dolu anları anlattı.