Erzurumajans-Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İzmir Milletvekili Oktay Vural, ilan edilen tercih ve takdir sonucunda milletvekilliği görevinin sona erdiğini belirterek, 'Yalan, iftira, dedikodu ve fitnelerden yılmadım; makama halel getirmedim. Sözümü ve mücadelemi yüksek tuttum. Gören gözler ve duyan kulaklar şahit oldu' dedi.
MHP'li Oktay Vural, TBMM'de basın toplantısı düzenledi.
Vural, Türkiye'nin yeni bir siyasi sürecin yeni bir safhasına geldiğini ifade ederek, "Bugüne kadar gelen donemde MHP milletvekili, genel başkan yardımcısı, bakan, grup başkanvekili olarak sorumluluk ve görev üstlendim. Davam ve partimi layıkıyla temsil ve daima yüksek hedeflere ulaştırma ülküsü ve inancıyla yerine getirirken büyük Türk milletinin değer, menfaat ve ihtiyaçları, milliyetçi-ülkücü hareketin, kutlu davamızın ülküleri ve uhdemdeki görevin onur ve haysiyeti her zaman için vazgeçilmez rehberim olmuştur. Görevlerimi yerine getirirken ülkücü vicdanım, dava şuurum ve MHP'ye olan sadakatim çerçevesinde 'hürriyetçilik ve şahsiyetçilik' ilkesiyle aklederek, anlayıp, ölçüp tartıp, mukayese ve muhakeme yaparak olaylar ve gelişmeler hakkındaki görüş ve düşüncelerimi 'sorumluluk ahlakı' içinde yerine getirdim. Bakan olarak gurur duyulacak projelere imza attım, milletime hizmet ettim. Partimin bana verdiği her emanete sahip çıkarak; birliği, adaleti, hukuku, milli egemenliği, hürriyeti, bütünlüğü, huzuru, kardeşli hülasa ülkümü dile getirdim; teröre, darbeye, kumpasa, hukuksuzluğa, bölücülüğe, yolsuzluğa karşı durdum; doğruyu, hakkı, haklıyı savundum; haksızlık karşısında susmadım; her kesimden vatandaşın derdine, derman arayışına tercüman oldum. Partimizin ve siyasi mücadelemizin daima bir umut olduğuna inandım, bunu yüksek bir kararlılık ve inançla ifade ettim. MHP'yi ve ülkücü-milliyetçi kadroları temsil ve milletin iradesiyle iktidara taşıma sorumluluğunu hep hissettim. MHP İzmir Milletvekili olarak görevimi yürütürken aldanmadım, aldatmadım; eğilmedim ve nefret gütmedim. Şahsi veya nefsi davranmadım; yalan, iftira, dedikodu ve fitnelerden yılmadım; makama halel getirmedim. Sözümü ve mücadelemi yüksek tuttum. Gören gözler ve duyan kulaklar şahit oldu. Yüksek bir mücadele ve kararlılıkla görevlerimi yaparken en büyük gücüm dava arkadaşlarımın ve vatandaşlarımızın her fırsatta ve her ortamda dile getirdiği, söze döktüğü güven destek ve takdirleri olmuştur" ifadelerini kullandı.
'ÜZERİMDE HAKLARI VARDIR HELAL ETSİNLER'
Milletvekili aday adaylığı başvurusunu 26 Nisan'da yaptığını söyleyen Vural, "Bu safhada ilan edilen tercih ve takdir sonucunda milletvekilliği görev ve temsilim sona ermiştir. Böylece şuurla, şerefle üstlendiğim MHP milletvekili emanetini bırakmış bulunmaktayım. Bu emaneti üstlenme sürecinde MHP milletvekili aday olmamı önce 1995'te takdir eden cennet mekan merhum Sayın Alparslan Türkeş'e ve daha sonra 1999'dan itibaren takdir eden Genel Başkanım Sayın Devlet Bahçeli'ye ve partime şükranlarımı sunuyorum. Yeni süreçte TBMM'de güçlü temsil yolunda partime ve 27. Dönem MHP milletvekili adayı arkadaşlarıma da başarılar diliyorum. MHP milletvekili adayı ve milletvekili olarak temsil ve mücadelede beraber olduğumuz arkadaşlarıma, MHP İzmir teşkilatlarına, Ülkü Ocaklarına, temsil etmekten onur ve gurur duyduğum 'İzmir'in temiz kalpli insanlarına', Türkiye'nin her yerinden vatandaşlarıma teşekkür ediyorum. Her şeyden önce her zaman ve daima benim yanımda olan, en büyük gücüm ve onurum aileme, rahmetli eşim Tuba hanımefendiye, biricik varlıklarım Oğuz ve Yavuz'a şükranlarımı sunuyorum. Bu siyasi temsil ve mücadelede Allah'ıma hamdolsun ki onları utandırmadım. Üzerimde hakları vardır, helal etsinler" şeklinde konuştu.
'SİYASİ MÜCADELEM DEVAM EDECEKTİR'
Milletvekillerine de karşılıklı saygıdan dolayı teşekkür eden ve haksızlık yaptıklarından helallik isteyen Vural, TBMM'de görev yaptığı milletvekili arkadaşlarına, TBMM personeline, MHP grup personeline, çalışma arkadaşlarına ve basın mensuplarına teşekkür etti. Vural şunları kaydetti:
"Şüphesiz milletvekilliği siyasi mücadelenin ne başlangıcı ne de sonudur. Dava arkadaşlarımın ve milletimin her ortamda gösterdikleri sevgi ve saygı, gönüllerinde samimi ve güvenli bir yerim olduğunu hissettiriyor. Onlara şükran borçluyum. Onların gönülleri olmasaydı, gözleri beni göremezlerdi. Temiz kalpli insanların hepsi gönüllerinde edindiğim yerine daima sahip çıktığımdan emin olsun. Emaneti gönüllerine teslim ediyorum. Artık milletin sinesindeyim. Gönüller yapmaya devam edeceğim. Gönülden de göze yol vardır. Niyet hayır, akıbet hayrolsun. Siyasi mücadelem, bilgi, fikir ve tecrübelerimi aktif sunma gayretim ve arayışım devam edecektir."