Sezon başlarken sanmam ki kimse Hakan Canbazoğlunun yedek kalacağını, kulübeye mahkum olacağını düşünmüş olsaydı! Öyle ya, Bursada Gazişehir ile oynanan final maçında kurtardığı penaltılar sayesinde Erzurumu süper lige taşıyan ve hatta heykelinin bile yapılması istenen o Hakan o günlerde yedek kalacak deseler bir Allahın kulu inanmazdı. Zaten ne olduysa o ligin ikinci maçı olan Beşiktaş maçında oldu. Erzurum kesin galip gelmesi gereken o maçta hem farklı yenildi hem de kaleci Hakanı kaybetti! Şanssızlık böyle bir şey olsa gerek! Hakan, özellikle skor da 2-1 iken maçın 86.dakikasında Quaresmayı düşürdüğü anı ben tribünde İşte Hakanın kaleyi bıraktığı an diye yorumlamıştım! Yanılmamıştım! Çünkü Hakan gibi tecrübeli bir kaleci hata yapmıştı, adeta kenarda bekleyen ve henüz ne olduğunu bilmediğimiz İbrahim Seriçe gün doğmuştu. O günkü teknik direktör Mehmet Altıparmak, bir sonraki hafta Rizede oynanan maçta Sehiçi onbirde sahaya çıkarmış, kaleyi ona teslim etmişti. Zaten o maçtan sonra da oynanan iki kupa maçı hariç hem kalede Sehiç oldu. Artık Sehiç in, Hakan out olmuştu bir kere!
***
1.90 boyunda 1988 doğumlu Bosna Hersekli milli kaleci İbrahim Sehiç, şu anda oynadığı maçlar itibariyle taraflı tarafsız herkesin beğendiği bir isim. Özellikle Trabzon, Kasımpaşa ve Akhisar maçlarındaki başarılı performanslarıyla hem yerini sağlamlaştırdı ve hem de adı bir ara G.Saray ile anıldı. Her ne kadar G.Sarayda kaleci Musleraya alternatif olarak ismi gündeme gelen Sehiç ile ilgili haberlerin spekülatif haberler olduğu iddia edilse bile, inanıyorum ki G.Saraylı yöneticiler Erzurum Sehiçi vermeye kalksa havada kaparlar! Gerçekten her teknik adamın arzu edeceği bir kaleci Sehiç ve Erzurum onun sayesinde geleceğe daha bir güvenle bakıyor. O açıdan cuk oturan Sehiç gibi bir futbolcuyu transfer etmiş olan BB Erzurumspor yönetimi, ne yapıp yapıp Ocak ayındaki ara transferde de onun gibi kaliteli isimler kadroya dahil etmeli. Ve özellikle ricamız, Sehiçi Erzuruma kim önerdi, kim getirdiyse alınacakları da o kişi veya kişiler getirsin lütfen! Bu benim son kararımdır!
Gel de bu maçın içinden çık!
Erzurumun Türkiye Erkekler Voleybol 1.liginde temsilcisi olan Palandöken Belediyesi Voleybol takımı geçen hafta çıktığı Solhan deplasmanında şok bir yenilgi aldı, hepimizi şaşırttı. Normal bir mağlubiyet değildi, çünkü o maça kadar o Palandöken takımının mağlubiyeti yoktu. O mağlubiyete şok demem, şaşırttı değerlendirmesini yapmam işte o yüzden. Bu sezon Efeler Ligini hedefleyen ve bunu da son maça kadar aldığı saha sonuçlarıyla ortaya koyan Palandöken kartallarının bu şok yenilgisinin sebebini merak ettim. Her ne kadar Palandökene o yenilgisi tattıran grubun güçlü ekiplerinden olan Solhandı ama ne bileyim, yine de bana garip geldi. Kafamdaki deli sorulara cevap için kulüp Başkanı Zafer Bülent Engini aradım. O da böyle bir mağlubiyeti beklemediklerini, mağlubiyette özellikle seyircinin çok etkili olduğuna işaret etti. Doğrusu bir voleybol maçında bir seyircinin skora ne kadar etkisi olarak düşünüyordum ki aynı Zafer Bülent Engin bana watsapdan bir resim attı, bu defa tamam dedim! İnanılacak gibi değildi. Bingöl gibi Erzurumdan bayağı küçük bir ilin hem de ilçesinin takımı olan Solhanın Voleybol takımına bu kadar yoğun ilgisi karşısında adeta küçük dilimi yuttum! Solhan seyircisi adeta oyuncuları ile birlikte oynuyor bu maçlarını belli ki. Öyle bir tribünü var ki, dört tarafı da taraftarlarla dolu ve burada rakibin maç kazanması mümkün değil! Zafer Bülent Başkan, özellikle Solhan takımının iç sahada bu sebeple maç kaybetmediğine dikkat çekerek Erzurumlu seyircilerin bundan ders alması gerektiğine dikkat çekti ki yerden göğe kadar çok haklıydı! O yüzden biz biz olalım Voleybolun süper ligine çıkmayı hedefleyen bu takımımızın iç saha maçlarını da lütfedip izleyelim, o takıma bir şekilde destek olalım!
--
TUTTUĞUM BABA SÖZLER : Bazen eski dostlarımı çok özlüyorum. Sırtım aklıma gelince vazgeçiyorum!
DUVARIN DİLİ: Hepiniz kral olmayın. Bu dünyaya adam da lazım!