Ne olup bitiyor?

Milli Savunma Bakanı, birkaç gün önce açıklamıştı: Son on yılda, PKK terörüne verdiğimiz asker kurban sayısı, 818…

Dün 6 askerimiz daha şehit düştü; böylelikle sayı, 824’e yükselmiş oldu.

Bakan Bey’in yaptığı o açıklamadan öğreniyoruz ki, son on yıl içinde, PKK tarafından askerimize yönelik tam 10 bin 80 saldırı olmuş. Bu saldırıların büyük bir kısmı, yola mayın döşemek ve tuzak kurma şeklinde gerçekleşmiş. Dolayısıyla şehitlerimizin 268’i göğüs göğse çarpışarak değil, kahpece kurulmuş pusuların kurbanı olmuş.

Bir de en son Hakkari’de olduğu gibi, uzun menzilli ağır silahlarla, karakollarımıza yapılan saldırılar var. Ne yazık ki en ağır kayıplarımızı da, bu saldırılar sırasında vermişiz. Yani 824 şehidimizin 554’ü adeta “nizami harp” sırasında ölmüş.

Bölücü PKK terörüne karşı bu ülke 30 yılı aşkın bir zamandan beri mücadele veriyor. Bu süre içinde üç binden fazla asker, iki bin dolayında da polis ve çeşitli işlerdeki kamu görevlileri şehit düşmüş.

Bir zamanlar “bir avuç eşkıya” denilen kanlı örgütün bugün geldiği nokta ortada.

Suriye’deki yönetim boşluğunu da iyi bir fırsat olarak gören PKK artık düzenli bir ordu gibi savaş veriyor. Kaç günden beri Şemdinli’deki çatışmalar, PKK’nın nasıl bir güce ulaştığına en iyi örnektir. Üzerlerine bomba yağmasına rağmen kaçmıyor, direniyorlar.

Bir yanda Irak’ın Kuzeyi, yani artık herkesin kabul ettiği Kürdistan Özerk Bölgesi, bir yanda İran’ın Batısı, şimdi de Suriye’nin Güney’i…

PKK, rüyasında bile göremeyeceği bir etki alanı buldu kendine…

Bu sebeple varını yoğunu ortaya koyuyor ki, Türkiye’de de Suriye’dekine benzer bir başkaldırı doğursun. Şükür ki Kürt halkı bu oyuna gelmiyor ve örgüt yanlılarının dışında kimse böyle bir gaflete düşmüyor.

Devleti yönetenler dün yine benzer ifadelerle, terörü lanetlediler ve ikisi köy korucusu altısı asker tüm şehitlerimize rahmet dilediler. Bu kez “bıçak kemiğe dayandı” demediler neyse…

Çünkü daha önce ne zaman bu ifadeyi kullandılarsa, birkaç gün sonraki bedel daha ağır oluyordu.

Bazı yetkililer PKK’yı ne sanıyorsa dün, “şu aziz Ramazan’da bu saldırıyı yapanların insanlıkla bir ilgisi olamaz” şeklinde konuştular.

Güler misin, ağlar mısın?

Karşımızda, arkasına aldığı destekle üzerimize saldıran acımasız bir katil sürüsü duruyor ama bizim devlet adamları hala işin centilmenliğinde!

“Ramazanda niye saldırdı?”

Türkiye’nin en hayati ve öncelikli meselesi terördür.

Bu artık öyle daha önce olduğu gibi beylik laflarla savuşturulacak bir sorun değil. Yarından tezi yok TBMM olağanüstü toplanmalıdır ve sınırlarımızda neler olup bittiği başta olmak üzere yürekleri dağlayan bu saldırıları masaya yatırmalıdır.

O
ralarda ne olup bitiyor herkes bilmeli. 
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.