Mustafa Kemal'i anlatmak ve savunmak bizim gibi yetersizlere düşmez; ama Mustafa Kemal'e "SELANİK PİCİ" diyenlerin soyunu sopunu; hangi İngiliz'in, hangi Yunan'ın hangi Fransız'ın pici olduğunu sorgulamak hakkımızdır.
Be hey, şerefsizlerin şerefsizi!
Be hey, dinsizlerin dinsizi!
Belli ki; Mustafa Kemal, senin ananın anasını düşmünların altından kurtaramamış. Ve sen fırlamışsın piç olarak!.
Belli ki; ezanın özgürce minarelerde okunmasını sağladığı için, sen gizli bir şeytan olarak bunu yediremiyorsun kendine!
Belli ki; Türk Milleti'ne gizli bir kinin var!
Belli ki; hâla İngiliz Lawrence'nin peşinden giden Türk düşmanısın!
Belli ki; medeni kanuna karışı duran ve 12 yaşında kız çocuklarını koyununa almak isteyen sapıklardansın!
Belli ki; köle olmak senin ruhuna işlemiş!
Belli ki; karından çok kârını düşünenlerdensin!
Be hey, piçlerin piçi, sen kimsin ki bir milletin onur ve namus savaşına önderlik etmiş birine hakaret ediyorsun!
Bell ki; seni anan yatakta değil, tuvalette meydana getirmiş!
Belli ki; bu Türkiye Cumhuriyeti'nin yıkılmasını isteyen hainlerdensin!
Başka ne diyeyim sana şerefsiz, anladın sen onu!
Bu sayfayı okuyan okurlardan özür diliyorum.
Bu güne kadar asla bu tür yazılar yazmadım; ama bu günlerde sosyal medyada dolaşan bazı videolar fütürsuzca sunuluyor. Bunlar canımı acıtırken, beynimi ağrıtırken ve de kanıma dokunurken sessiz kalarak izlemeyi yediremedim kendime.
Yurdumu yurt bildiğim, vatanıma vatan dediğim, dinime saygı duyduğum vebağımsızlığı çok sevdiğim için bir tepki yazısıdır bu!
Dünyadaki çoğu millet sanal kahramanlar yaratarak övgüler dizerken, bu milletin bazı illetleri bizlerin gerçek kahramanlarına sövgüler yolluyor!
Bu cesareti kimlerden alıyorlar bilemem; ama bildiğim tek şey, şeytanlarla ve çocuklarıyla aynı tarlada yaşayan bir ot olmaktansa, uzaklarda bir çalı olarak yaşamayı tercih ederim.
Ve biliyorum ki; bir milletin namusunu, özgürlüğünü ve inancını kurtarmak için savaş veren Mustafa Kemal, Allah'ın huzurunda kıymetlidir.
Yine inanıyorum ki Mustafa Kemal'e küfredenler de şeytanın huzurunda çook değerlidir!
10 Kasım 1938 günü bir hüzün müdür; yas mıdır?
Asla!
Sevinmeliyiz ki bir vatanseverimiz vardı ve gerçekti ve herkes gibi O da öldü.
Asıl yas Mustafa Kemal'in fikirlerinin öldüğü gün olur!
İşte o zaman ağlarız!
Kaç kişi kaldıysak!
Şeytan bizi affetsin!
Bizim dinimiz kin değil, sevgidir.
Bizim fikrimiz, esaret değil, özgürlüktür.
Bizim çabamız zenginlik değil, helal ekmektir.
Bizim amacımız sömürmek değil, emektir.. Ve saati gelince, ister yağmurda, ister karda; ister dolunayda, ister bir hilal altında vicdanı rahat olarak ölmektir!
Mustafa Kemal Atatürk'e küfredenler haklı olabilir.
Onların piç olmasını engelleyememiş demek ki!
Ama okuduğumuz kadarıyla o yıllar zormuş be!
Herkesin anasını kurtaramazdı ki!