EğitimHaber Girişi : 04 Aralık 2014 01:14

Milli Eğitim şurası dedikodulara kurban gitmesin

Milli Eğitim şurası dedikodulara kurban gitmesin
Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, Milli Eğitim Şurasına siyasî ikbal, ideolojik tatmin beklentisi olmadan devam edilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Erzurumajans-İki gündür devam 19. Milli Eğitim Şurasının 'Karma eğitim' 'Anaokullarında zorunlu din eğitimi' 'Turizm liselerinde alkol sunum dersinin kaldırılması' vb. tartışmalarının gölgesinde sürmemesi gerektiğini söyleyen Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, "Şurada tartışılacak konular belli. Milli Eğitim Şurasına siyasî ikbal, ideolojik tatmin beklentisi olmadan devam edilmesi gerektiğini düşünüyorum. Eğitim adına yapılan her şeyi çok değerli ve kutsal buluyorum. Ülkemizin refah ve mutluluğunun, barış ve esenliğinin eğitim sisteminin nitelik ve dinamikliğiyle paralel olduğuna inanıyorum. Bu nedenle eğitim sisteminin; siyasilerin ve ideolojik kesimlerin isteklerine göre değil tüm eğitim bileşenlerinin taleplerine göre ve ülkenin ihtiyaçlarına göre yeniden demokratik, bilimsel ve özgürlükçü bir anlayışla tasarımlanması gerekiyor" diye konuştu.

KARMA EĞİTİMİ ÇAĞDAŞ DÜNYA DA TARTIŞIYOR

19. Milli Eğitim Şurasına katılmak için Antalya'da bulunan DES Genel Başkanı Gürkan Avcı, "Çağdaş dünya bugün karma eğitimi bilimsel ve pedagojik düzlemde fayda ve zararlarıyla tartışmaya devam ediyor. ABD, Kore ve Almanya gibi birçok ülkede yalnızca kız veya erkek öğrencilerin devam ettiği okul örnekleri var. Bu iş talep ve ihtiyaç analizi çerçevesinde şekilleniyor. Ülkemizde de kız ve erkek çocukları için ayrı okullar isteyen velilerin bu talebinin insani, vicdani ve demokratik bir talep olduğunu ve kız - erkek liselerinin okullaşma oranının düşük olduğu bölgeler için çözüm oluşturabileceğini düşünüyorum. Demokratik bir eğitim sistemine sahip bir devletin, bütün vatandaşlarına eğitim hakkını sağlamak ve taleplerine göre eğitim hizmetlerini kolaylaştırmak gibi bir sorumluluğu bulunmaktadır.

TÜRKİYE'NİN KADIN ERKEK İLİŞKİSİ, İLETİŞİMİNDE SİCİLİ BOZUK

Ancak kız ve erkek okullarının açılması konusunu Türkiye'nin toplumsal, sosyolojik ve pedagojik özellikleri ışığında; okullarımızın fiziksel altyapısı, sınıf mevcutları, okul güvenliği standartları, öğretmen yeterliliği ve niteliği, bilgi toplumu, veli bilinçlendirilmesi gibi gerçekler üzerinden değerlendirerek, insanların taleplerini baskılamadan özgün ve demokratik bir çözüme kavuşturmak gerekiyor. Kadın erkek ilişkileri ve iletişiminde ciddi sorunları bulunan, bozuk bir sicile sahip Türkiye'de kız ve erkeklerin bir birini tanıması, cinsiyet ayrımcılığının ve erkek egemen toplumsal anlayışın azalması ve cinsiyet eşitliğinin güçlenmesi için karma eğitimin çok önemli bir fonksiyonu yerine getirdiği unutulmamalıdır. Çalışma hayatı başta olmak üzere kız ve erkeklerin ileriki yaşlarda birçok alanda bir ve bir arada bulunma mecburiyeti gerçeğinden hareketle ve karma eğitimin çocuklarımızın duygusal, sosyal, psikolojik gelişimine dönük büyük faydaları dikkate alınarak; kız - erkek lisesi sayısının abartılmadan, ihtiyaca binaen optimal bir düzeyde karşılanması gerekir" dedi.

EN ÖNEMLİ SORUN EĞİTİMDE FIRSAT, KALİTE VE İSTİHDAM EŞİTSİZLİĞİ

19. Milli Eğitim Şurasına 38 teklif sunacaklarını kaydeden Gürkan Avcı, Türk eğitim sisteminin asıl sorununun eğitimde fırsat eşitliği olduğunu kaydederek, "Finlandiya'da okullar arası başarı farkı yüzde 5 iken Türkiye'de ise yüzde 70. Türkiye'de 60 bin kaliteli üniversite programı var. Bir buçuk milyon üniversite adayı buraya hücum ediyor. Kimi üniversitelerin ve bazı programların boş kalması bunu ispatlıyor. Yani eğitimde fırsat, kalite ve istihdam eşitliği konusunda ciddi sıkıntılarımız bulunuyor" dedi.

DES'İN ŞURAYA SUNACAĞI ÖNERGELERDEN BAZILARI

Avcı, 19. Milli Eğitim Şurasına sunacakları önergelerden bazılarının şunlar olacağını da söyledi; Din dersleri müfredatının diğer din ve Alevilik başta olmak üzere diğer mezhepleri de eşit, objektif ve demokratik şekilde temsil etmesi.

Resmi dil ve Anadil ayrışmasının dezavantajlarını azaltmak, toplumsal kardeşlik ve barışı güçlendirmek, çocuğun ve ülkemizin yararını gözetmek adına talep edilen okullarımızda çift dilli (Türkçenin yanında) eğitimin verilmesi.

Öğretmenlerin ek göstergelerinin 3600'e çıkarılması.

Engelli çocuklara eğitim veren öğretmenlere yıpranma payı verilmesi.
Öğretmenlere siyasi partilere üye olma hakkı tanınması.

Eğitim sendikaları yasasının ve toplu sözleşme kanununun İLO ölçütlerine göre yeniden düzenlenmesi.

Erkek öğretmenlere de kıyafet serbestiyetinin tanınması.

Atanamayan 300 bin öğretmenin Suriye'den ülkemize göç eden 2 milyona yakın kişinin temel ve mesleki eğitiminde görevlendirilmesi.

Eğitim yılı başında öğretmenlere verilen eğitim ödeneğinin tüm eğitim çalışanlarına ödenmesi.

18. Milli Eğitim Şura kararı olan "Her 24 Kasımda öğretmenlere bir maaş ikramiye verilmesi" maddesinin hayata geçirilmesi.

Eğitimde tayin, terfi ve görevde yükselmelerde şeffaf, objektif, demokratik ve adil bir sistemin getirilmesi. 
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.