MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'in yaptığı açıklamalara ilişkin, "Öyle bir açıklamayı uygun bulmadığımı, Türkeş Bey'e de yakıştırmadığımı ifade etmek isterim" dedi.
Erzurumajans-MHP
Lideri Devlet Bahçeli, Ekmeleddin İhsanoğlu'nun oğlunun nikah törenine
katılmak üzere karayoluyla İstanbul'a geldi. Tören öncesinde partisinin
İstanbul İl Başkanlığını ziyaret eden Bahçeli, daha sonra parti
binasında basın toplantısı düzenledi. Burada gazetecilerin sorularını
yanıtlayan Bahçeli, gündeme ilişkin gelişmeleri değerlendirdi. Başbakan
Yardımcısı Tuğrul Türkeş'in 'Önce ülkem, milletim, sonra partim. Ben
partimi iktidar yaptım' şeklindeki açıklamalarının sorulması üzerine
Bahçeli, "Öyle bir açıklamayı uygun bulmadığımı, Türkeş Bey'e de
yakıştırmadığımı ifade etmek isterim" dedi.
Tuğrul Türkeş'in
'Beni kimse partimden atamaz' şeklindeki ifadesinin hatırlatılması
üzerine Bahçeli, "Hiç kimse hiçbir partinin kendisini yasalar üstünde
görmemeli, tüzüğün üstünde görmemeli ve partinin üstünde görmemeli, o
partiye gönül vermiş insanların üstünden görmemeli. Yasaya, tüzüğe
yetersiz kalmış kişi disiplin kurulu gereği her türlü işlemle muhatap
kılınabilir. Önümüzdeki günlerde sizde bunu yakından göreceksiniz" diye
konuştu.
"O KONU BİZİM GÜNDEMİMİZDEN DÜŞMÜŞTÜR"
Bir
gazetecinin Tuğrul Türkeş'in bu süreçte aday olması halinde kendisine
nasıl bir yanıt vereceği sorusuna espriyle yanıt veren Bahçeli, "Siz çok
ilgileniyorsunuz, Tuğrul Türkeş'in arkadaşı mısınız?" diye konuştu.
Bahçeli'nin bu yanıtı salondakileri güldürdü. Daha sonra soruya yanıt
veren Bahçeli, "O konu bizim gündemimizden düşmüştür. Tekrar tekrar soru
sormakla bizi konuşturamazsınız" diye konuştu.
Tuğrul Türkeş'in
son durumu itibariyle MHP'nin mevcut oy potansiyelini bölüp bölmeyeceği
sorulan Bahçeli, "Bir dağa bir serçe konsa dağ ne kazanır, bir dağdan
bir serçe kalksa dağ ne kaybeder" şeklinde yanıt verdi.
"BUNU MHP OLARAK DOĞRU BULMUYORUZ"
Koza-İpek
grubuna yönelik yapılan operasyonlara ilişkin değerlendirmeleri sorulan
Bahçeli, "Tabii basın ve medyaya aşırı bir derecede bugünkü siyasi
iktidar tarafından baskı değil zulüm yapılmaktadır. Birçok basın mensubu
arkadaşlarımız görevlerinden uzaklaştırılmıştır. Yıllarını basın
camiasına vermiş, toplumu aydınlatmak, gelişimini sağlamak,
şuurlandırmak için yüksek tecrübe ve bilgiye sahip kişiler eğer Recep
Tayyip Erdoğan paralelinde düşünmüyorsa patronlara baskı yapılmak
suretiyle işlerine son verilmiştir. Şimdi bunun kötü bir örneğine daha
şahit olmaktayız. Türkiye'nin ekonomik ve sosyal yönden, üretim
ekonomisi açısından da katma değer ve istihdam yaratan bir kuruluşunun
bir bölümü medya ile meşgul olurken şimdi oraya baskı yapılarak her gün
tedirgin edilmek suretiyle bir yol takip edilmektedir. Bunu MHP olarak
doğru bulmuyoruz. Bu yolda tercih eden insanlardan ve bu uygulamaya
sebep verenlerden eğer bir gün devlet yönetiminde söz sahibi olduğumuz
vakit hepsinin hesabını soracağımızı buradan ilan ediyorum. Yani havuzun
dışındakilere yapılan eziyet bir gün havuzun içerisinde devletin
kudreti ve adaletiyle boğulup gitmesinler. Onlarda akıllarını başlarına
alsınlar" diye yanıtladı.
"MHP'DE BİR HAYIR VER DEMEKTİR"
Bahçeli,'Partinize hayırcılar partisi olarak yapılan eleştirileri nasıl
değerlendiriyorsunuz?' şeklindeki soru üzerine, "MHP'nin kendi hedefleri
ve amaçları doğrultusunda kullanamayanlar, MHP'ye yönelttikleri
önerilerde karşılık bulunamayanlar hayırcı bir parti olarak MHP'yi
suçlamaya kalkıyorlar. Birbirleri ile olan görüşmeleri sırasında çokta
barışık olmayan insanların eğer MHP'yi hayırcı olarak değerlendiriyorsa
MHP'de bir hayır ver demektir. MHP neye hayır diyor. Bir, erken seçime
hayır diyor. Güvenliğin nasıl sağlanacağına dair herhangi bir tedbir
görmediği için. MHP azınlık hükümetine hayır diyor. Geçmişte eksik kalan
18 milletvekilliğini başka yollarla temin ederek azınlık hükümeti
kurmaya gayret gösterenlere hayır diyor. MHP temsil yönüyle geçici bir
hükümetin kurulmasına hayır diyor. Ama MHP yine 4 şart ileri sürerek AK
Parti veya başka bir partiyle koalisyon kurmada bu dört şartı esas
alıyor ve bu 4 şartın yerine getirilmesi halinde koalisyon için taşın
altına elini değil gövdesini koymayı düşünüyor. Bu dört şartımız da çok
nettir. Biz Dolmabahçe Sarayında PKK'nın 10 maddesine evet diyenlere
karşı milletimizin birliği, dirliği ve devamı için ortaya koyduğumuz 4
maddeye hayır diyenleri milletimize anlatacağız. Ve 4 maddeyle beraber
MHP'nin hayırları milletimiz için inşallah 1 Kasım'da hayırlara vesile
olacaktır" şeklinde konuştu.
"MHP SEÇİMLERE KATILMA KARARI VE ADAYLARINI BELİRLEMEYİ DE MERKEZ YOKLAMASI USUL VE KURALLARINA BAĞLI OLARAK YAPACAKTIR"
Yaklaşan
seçim öncesinde ne tür hazırlıkların yapıldığı sorulan Bahçeli, "Tabi
Sayın Cumhurbaşkanının Sayın Ahmet Davutoğlu'nun bir kez daha
görevlendirmek suretiyle Anayasamızın 116'ıncı ve 114'üncü maddelerine
dayanarak bir geçici seçim hükümeti kurmuşlardır. Bu seçim hükümeti
kurulmakla beraber Sayın Cumhurbaşkanı yetkisi olmamakla beraber 1
Kasım'ı seçim günü ilan etmiştir. Bu yetki Cumhurbaşkanında değil Yüksek
Seçim Kurulu'ndadır. 3-4 gün sonra YSK Cumhurbaşkanının isteği ile
sıkıştırılmış bir takvimle Türkiye'yi seçime götürme kararı almıştır.
Seçim başlangıç günü 21 Ağustos 2015'tir, o verme günü ise 1 Kasım'dır.
Bunun anlamı şudur; Türkiye YSK'nın kararı çerçevesinde 26. Dönem
Milletvekili seçimleri için seçim takvimine 60 günlük bir süre
içerisinde belirlemiş ve bunu kamuoyu ile paylaştığı gibi siyasi
partilerle de paylaşmıştır. MHP seçim takvimine yönelik partiye ulaşmış
olan bilgileri dikkate alarak başkanlık divanını acilen toplamış,
arkasında il başkanlarımızı toplantıya davet etmiş ve onlarla görüşmüş
daha sonra merkez yönetim kurulunu toplantıya çığırmış, arkasından da il
kadın kollarımızı da çağırarak teşkilatlarımız bilgilendirilmiş ve
seçim çalışmalarıyla ilgili de bir programı esas almıştır. Bunlardan bir
tanesi 31 Ağustos akşamına kadar kamu kesiminde çalışan ama adaylığı
düşünenlerin istifa etmeleri halinde MHP'den adaylık işlemlerini
gerçekleştirebilmek için diğer adaylarımızla beraber düşünerek 1 Eylül
Salı günü saat 09.00'dan itibaren aday başvurularının sürecini başlatmış
ve Pazar günü saat 17.00'ye kadar başvuru süresi dolacaktır. Bu başvuru
süresi ile beraber kimler başvurmuşsa bir değerlendirmeye tabi
tutulacak MHP her seçim çerçevesinde seçimlere katılma kararı ve
adaylarını belirlemeyi de merkez yoklaması usul ve kurallarına bağlı
olarak yapacaktır. Bütün bunları 18 Eylül günü YSK'ya geçici olarak
teslim edecektir. İşte bu süreçle beraber önümüzdeki Pazartesi günü 7
Haziran'ı da dikkate aldığımızda 7 Haziran'daki genel seçimlerde
partimizin milletimizle paylaştığı seçim beyannamesi göz önünde
bulundurularak bir seçim güncellemesi yaparak yeni bir programla ve yeni
bir sloganla milletimizin karşısına geçmeyi düşünmektedir" dedi.
"AYNI GÜN 4 ŞEHİDİMİZ GELİYOR, BUNU DA DÜŞÜNMEK GEREKİYOR"
Son
günlerde artış gösteren terör olaylarını da değerlendiren Bahçeli, "2
Eylül'de toplanan Milli Güvenlik Kurulu'nu daha önce olağanüstü
toplantıya çağırmış ve Türkiye'nin güvenlik meselelerine öncelik verecek
tarzda alınabilecek tüm tedbirleri sunmuştuk. Fakat MGK'nın 2 Eylül'de
yapmış olduğu görüşmelerde yine bazı tedbirlerin alınacağı ifade
ediliyor ama aynı gün 4 şehidimiz geliyor. Bunu da düşünmek gerekiyor"
diye konuştu.