Mehmet Şener ayıp etmiş!

Bazen öyle olaylar olur ve bu olaylara öyle yorumlar yapılır
ki; “yok devenin nalı,” demek az kaldığı için, devenin hörgücünü, boyunu ve boynunu da anarsınız!

Mehmet Şener dostumuz ne demiş, “… Sarı Gelin türküsü bu coğrafyanın, yani Erzurum’un türküsüdür… Türkçe söylendiğinde de insanları kendine bağlıyor, Ermenice söylendiğinde de…”

Ayıp etmiş!

Şöyle demeliymiş, “Bre zındıklar, ne demek Ermenice söylemek; devlet büyükleri uyuyor mu, tez bir yasa çıkarsınlar, değil Sarı Gelin’in, bütün türkülerin Ermenice söylenmesini yasaklasınlar…”

Böyle demezsen olmuyor işte!

Sanattan ve kültürden nasibini almayanlar, hemen adının başına Ermeni yaftasını yapıştırıyorlar.

Kaldı ki ne Ermeni olmak ayıp, ne Rum ne de Rus!..

Edep yahu!

Adamın biri çıkıp, Güneydoğu’yu kastederek,”… Kürdistan’da dilimizle özerk olarak yaşamaya kararlıyız,” diye bağırırken kimseden tıs çıkmıyor; bir türkünün Ermenice söylenmesi de güzeldir, dersen neredeyse vatan haini ilan ediliyorsun!

Sanki notaların Türkçesi, Ermenicesi varmış gibi!

Bugün ister edebiyatta, ister günlük dilinde kullandığın kelimelerin yarısı Arapça ve Farsça olsun; her gün geçtiğin caddedeki işyerlerinin adı yabancı dilde olsun; ama bir türkü Ermenice söylenmesin!

Ne diyeyim, neneniz ölsün!

Bir asır önce Erzurum ve yöresinde yaşanan vahşeti daha önceki yazılarımda bir Rus subayının anlatımıyla belgeleriyle yazmıştım.

Geçmişi unutmamak ve o acı yıllardan ders çıkarmak ayrı şey, olayları zamanın şartlarıyla gerçekçi olarak değerlendirirken düşmanlığı körüklemek ayrı…

Ermenistan’daki ve dünyanın çeşitli yerlerindeki Ermeniler Türkler’e düşmanmış!.. Çok da tın!

Ben kendi dinimin ve hayat görüşümün, kendi kültürümün ne dediğine bakarım!

Seni anlayanla anlaşmanın ödülü ne olabilir ki!.. Önemli olan seni anlamak istemeyenlerle birlikte yaşamayı bilmektir!.. İster türkülerle olsun, isterse bu coğrafyada geçmişten gelen öykülerle…

Sırası gelince Erzurum türküleriyle geçmişe gidebilmek ve o türkünün melodisindeki acıyı, öfkeyi, kahramanlığı hissedebilmek ne kadar marifet ise; Yahudi Yasmin Levy’in ‘nani nani’ isimli şarkısını dinlerken o müziğin sesini ve dediğini ruhunun derinliklerinde duymak da o kadar marifettir!

Bu şarkının sözlerini anlamasanız da bir çocuğa ninni söylendiğini müziğiyle ve haykırışıyla anlarsınız.

Tıpkı Sarı Gelin türküsündeki aşk ve sitemin yüreğinizde yer etmesi gibi!

Sanat, gücünü bağımsız oluşundan alır.

Sanatın her kolunda bu böyledir.

Bu topraklarda acıdan veya gönençten doğan türküler Ermenice de söylenmeli, Kürtçe de!

Türkü türkülüğünden bir şey kaybetmez, yüz dilde söylense de!

Türkünün ana elamanı müziği ise ve bu yapıya dokunulmuyorsa bunun ne sakıncası var ki!

Bu coğrafyadan beslenen türküleri bu coğrafyada yaşayanların ve yaşamış olanların da söylemesinin neresi yanlış, bunu da anlamak zor!

Dilimizde Türkçeleşmiş kelimelerin kökleri Arapça ve Farsçaya dayanıyor; türkülerin kökleri de bu topraklarda bulunmakta!

Bunu inkâr etmenin ne faydası var!

“Sarı Gelin Türkçe söylendiğinde de insanları kendine bağlıyor, Ermenice söylendiğinde de…”

Aynen katılıyorum!

Kime ne!
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • ismail fırat 01 Ocak 1970 02:00

    tortumlu hemşinliler kaç kişi bi araştırmak lazım tortum da kime sorsam aslen hemşinliyiz diyor

  • Tortumlu Hemşin Ermenileri 01 Ocak 1970 02:00

    Sayın Ömer nazmi bey merhabalar, haklısınız halk ezgileri her dilde söylenmeli.Sonuçta bu nefret söylemi nereye kadar,ama Erzurum da ki Türk nüfusu anlamak mümkün değil,sarı gelin halk şarkısının Ermenice,Hemşince,Türkçe hatta Kürtçe söylenmesinde nasıl bir sakınca olabilir.Bu konuda dar görüşlü olan yüzyıllardır anadolunun renkli ve bir o kadarda çeşitli etnik ve kültürel gerçeğini göremeden yaşayan etnik halk düşmanlığı yapan Erzurumlu Türkleri, Erzurumda yaşayan Hemşin Ermenileri olarak kınıyoruz.Artık Erzurumunda bu dar kafalı söylemlerden kurtulması gerektiğine inanıyoruz.Erzurumda yaşayan,Biz Hemşinlilerin, Kürtlerin,Poşaların ve zazalarında,artık baskı altında kalmadan özgürce kimliğimizi ortaya koymamız gerektiğine inanıyoruz ve artık zamanı geldiğinede inanıyoruz.Çünkü gelenin keyfi için geçmişimize küfür etmek istemiyoruz,bunun içinde, başta İspirli ve Tortumlu olmak üzere merkezde yaşayan Tüm Hemşin Ermenilerini kapsayacak şekilde / Erzurum Hemşin Ermenileri Sosyal Yardımlaşma Derneği"ni kuracağız şimdiden hayırlı olsun.Teşekkürlerimiz sunarız Erzurum Ajans gazetesinden isteğimiz lütfen mesajımızı yayınlamamazlık yapmayın sevgiler.

  • Murat Dadaş 01 Ocak 1970 02:00

    Bize Atılan İftiranın Adına soykırım dediler Onların yaptıkları bir şey değilmiş gibi biz yıllardır soykırım savaşı verirken sizler nasıl oluyor da Ermenilere yandaşlık yapıyorsunuz. Bu olay da tıpkı kürt sorununa döndü, buradan saçma sapan yorum yazan arkadaşlara sesleniyorum Sarı gelin türkümüzün Ermenice okunmasına hiç ihtiyaç yok sarı gelin türkümüzü ermenice okuyarak barış sağlanmayacağını hiç bir şeye fayda bulmayacağını hepimiz biliyoruz herkesin kendine has kültürü ve yaşam tarzı vardır. Ermeniler kendi şarkılarını ve ağıtlarını gelin hep beraber Türkçe okuyalım demiyorlar malum bizim Türk insanı mız kendi değerlerinden çok sosyalizme ve koministliğe daha çok önem veriyolar bunu özellikle sezen aksu gibi birşeyin b..kunu çıkararak ortada kendi değerini katmayarak tarihe yazık ederler herkesin görüşüne saygı duyarım fakat yorumlarınız türk kültürü için hiç iç açıcı değil.

  • ali 01 Ocak 1970 02:00

    harika bir yazı yazmışsınız bu kaç oldu en sıkı muhalifiniz olarak beğeniyorum . Erzurum`u gittikçe yobazlaştırıyorlar , Erzurum`u yok etmeye çalışıyorlar böylelikle. Daha Erzurum için hiçbir fikriyatını göremediğimiz insanlar dillerine bir komiklik dolamış atıp tutuyorlar sadece. Bırakın türkü ermenice okunsun.Ne olacak ? Bölünecek miyiz ? Yurdumuzu elimizden mi alacaklar ? Ermeniler`in geçmişte yaptıklaırnı mı silecek ? Erzurum`un Tükiye`nin başka sorunları mı kalmadı da suni gündem oluşturulup şovenistlik yapıyorlar. Siz kendinizi çok kaptırmışsınız bu komikliklere Allahtan şifa ve fikir diliyorum. Ayrıca Rafet Selvi Mehmet Perinçek Ergenekon`dan atıldı içeriye , Ermeni meselelerini araştırdığı için değil ? Ama tabi babası da İtbaşı ile Ermeni meselesi için kol kola gezmişti. Ah bu hükümet ah .

  • Vedat KARATAŞ 01 Ocak 1970 02:00

    Ermeni yok şu memlekette, ermeni sempatizanı kadar. Reytingi yüksek bi kaç köşe yazarı var sempatizanlıktan militanlığa geçmiş. Bence sen boşuna uğraşma, senin reytingin düşük. Baktımda yazılarına 500 okunma sayısına ulaşmamışsın daha. Önce çıtanı yükseltmeyi denemeliymişsin bence. Yazıkki yıllarca sadece az okunan yazar olarak kalmışsın.

  • Murat Dadaş 01 Ocak 1970 02:00

    Asıl Sen Ayıp Etmişsin Hikayenin ismi:SARI ÖKÜZ... Hikaye bu ya;Zamanın birinde otlaklarda öküz sürüsü yaşarmış. Bu birliktelik sebebiyle aslanlar hep cılız ve yalnız öküzleri avlarlarmış. Aslanlar bir gün,Öküzlerin lideri Boz Öküz ve yanındakilere tatlı dille konuşmaya başlamış: "Saygıdeğer öküz efendiler.Bugün buraya sizden özür dilemeye geldik.Biliyorum bugüne kadar sizlere zarar verdik.Ama inanın ki,bunların hiçbirini isteyerek yapmadık.Bütün suç hep o Sarı Öküz``de.Onun rengi sizinkilerden farklı ve bizim de gözümüzü kamaştırıyor,aklımızı başımızdan alıyor.Biz de barışseverliğimizi unutuyor ve saldırganlaşıyoruz.Sizle bir sorunumuz yok.Verin onu bize,siz kurtulun,yine barış içinde yaşayalım." Boz Öküz ve heyeti bu sözler üzerine aralarında tartışmış ve teklifi haklı bularak, Sarı Öküz``ü vermişler aslanlara. Bir tek Benekli Öküz karşı çıkmış ama kimseye derdini anlatamamış. Bir süre sonra aslanlar yine aynı yöntemle gelip,bu kez Uzun Kuyruk``u istemişler. Boz Öküz ve heyeti,Uzun Kuyruk``u teslim etmiş,yine Benekli Öküz karşı çıkmış. Uzun Kuyruk,aslanların pençesi altında can vermiş. Bu olay sürekli tekrarlanmış,her seferinde farklı bahanelerle. Sonunda öküzler zayıflamış,aslanlar küstahlaşmış. Artık hiçbir bahane ileri sürmeden,doğrudan müdahale ederek, "Verin bize şunu,yoksa karışmayız"demeye başlamışlar. Öküzler,birer birer aslanların pençesinde can verirken, Boz Öküz ve birkaç öküz kalmış geride. İçlerinden biri liderlerine, "Ne oldu bize,nerede kaybettik biz bu savaşı..? Oysa,vaktiyle ne kadar güçlüydük..!" diye sormuş. Boz Öküz, Benekli Öküz``ün sözlerini hatırlayarak,gözleri nemli "BİZ..!" demiş,"SARI ÖKÜZ`ü verdiğimiz gün KAYBETTİK bu savaşı..!" Sarı Gelin Erzurum`un Türküsüdür Sevgili Yazar ! ! !

  • Rafet Selvi 01 Ocak 1970 02:00

    Sarı Gelin türküsünün ermenice söylenmesine tepki gösterenler, Rus arşivini araştırıp, Ermeni soy kırımı yalanını belgeleyen. Kitap haline getiren, Türk ve Dünya kamuoyunun bilgisine sunan ve bu yüzden Silivri`de hapse atılan Mehmet Perinçek`in bu zulmü yaşamasına acaba ne kadar tepki gösterebilecek kadar dadaştılar?