Mahmut Tuncer'in: "Mantık sizi A noktasından B noktasına götürür; halây ise her yere götürür" felsefi derinlikteki sözü çocuklar için hazırlanan kitaplara girdi. Şaşırmayalım; Yunus'un felsefì derinliğinin günümüzdeki yansımaları ne yazık ki, Mahmut Tuncer ve benzerleridir artık. Sormak lâzım bu efendilere: Mantık bizi A noktasından B noktasına götürmez. "Mantık bilginin yapısını inceleyen, doğru ile yanlış arasındaki akıl yürütmenin ayırımını yapan bilimsel bir disiplindir" Yani doğru ve düzgün düşünmenin yasasıdır, aletidir, sigortasıdır akildâne arkadaş...
Mantık olmadan doğru ve sağlıklı düşünemezsiniz. Ne yapalım; Batı'da feylesoflar, bilim adamları, büyük felsefeciler, uzman eğitimciler konuşur, bizde ise "Kerâmeti kendisinden menkúl" kanaat önderleri denilen bazı tarikat, cemaat liderleri, Mahmut Tuncer ve Nihât Doğan gibi acemi nalbantlar; olur olmaz her alanda ve her yerde ulu-orta konuşurlar. Başta eğitim olmak üzere her alanda hâzin bir çöküş ve süreç yaşanmakta... Ne diyor İbn-i Sina: "Bilim ve san'at takdir edilmediği yerden göç eder" Halk irfânımızda kelâm-i kibâr söz güzelliği ile "İslâmın şartı beştir" denilir; "Altıncısı da haddini bilmektir" ilâve edilir. "Haddini aşanları da Allâh sevmez" Gel de anlat bunlara...
Halk ozanı haddini aşanlara ve koyu cehâlete ne anlâmlı ironik vurgu yapıyor: "Bilmediği şeye mantik yürütmek / Karanlıkta odun kırmaya benzer / Câhil bir kimseye nâsihât etmek / Mandaya fiskeyle vurmaya benzer"
Mahmut Tuncer'in ötesinde; bu veciz ve "bilimsel (!) önermenin" çocuk kitaplarinna veya test kitaplarına konulmasına vesile olanlara, herhalde söylenilecek çok lâf olsa gerek...