İHSAN ERTUGAY
''İhsan Ertugay Erzurum folkloruna 35 yılhizmet verdi? Ve 1973 yılında İstanbul'a nakletti... Yurdundan ve dernek gibi bir yuvasından kopması,ekiplerdeki Dadaş çocuklarından ayrılması onun için büyük bir çöküntü oldu. Sıhhatli kalmak için gittiği İstanbul'da stresli, bunalımlı ve sağlıksız bir hayat yaşamaya başladı.
Öyle zannediyorum ki Göztepe'de kaldığı dairesinde İstanbul'u değil, Erzurum'u seyre dalıyor sonra Palandöken'in karlı tepelerinden benek benek oynaşan kar taneleri içinde yetiştirdiği Dadaşların hayallerini görür gibi oluyordu.
Ne yazık ki bu efendi dadaş 3 mart 1988 günü hayata gözlerini kapadı.Geride bir sigara dumanı izi değil, unutulmayacak bir hatıralar şeridi ve hizmetler manzumesi bırakarak gitti. Allah Rahmet Eylesin?...'' Sebahattin Bulut
KÖROĞLU BARINI DÜNYAYA TANITAN DADAŞ
İhsan Ertugay, 1914 yılında Erzurum da doğdu. Babası berber Mustafa Ustadır. Ortaokuldan sonra tahsilini yarım bırakarak, genç yaşta Erzurum PTT Memuru olarak işe başladı.
1942- 1942 yılında Halkevi Necati Karabacak ve İhsan Ertugay'ı çağırarak Folklor kolunu bu iki genç Dadaşa kurdurur. 8 yıl İhsan Ertugay burada gönüllü bir nefer gibi çalışır.
1943- İhsan Ertugay Venedik'te yapılan 'Uluslararası Halk Dansları Yarışması'na Erzurum Halkevi adına katılarak Dünya birinciliğini kazanır.
İhsan Ertugay ve İhsan Taftalı'nın oynadığı KÖROĞLU Barı bütün Dünyanın gündemine oturmuş, iki kılıçtan çıkan kıvılcımlar seyircinin gönlünde taht kurmuştur. Bu olay adeta Türkün Venedik'i fethidir.
1951- Halk Evleri kapatılarak bütün mal varlıklar dağıtılır. Halkoyunları giysileri okullara taksim edilir. Tabi İhsan Ertugay ve arkadaşları da sokağa atılmış olur. Ama boş durmazlar, birkaç arkadaşıyla aralarında para toplayarak elbise yaptırırlar ve nerede boş bir yer bulurlarsa orada çalışma yaparlar.
1952- İspanya'nın Sabastiyan şehrinde -Uluslar arası Halk Dansları Festivali- düzenlenmiştir. Türkiye'de hiçbir kurum bu festivale katılmaya hazır değildir. Ama İhsan Ertugy'ın özel ekibi her şeyi ile hazırdır. Devletlerarası prosedürler halledilerek, bu özel ekip İspanya'ya gönderilir.
1953- Yine İhsan Ertugay'ın özel ekibi bu sefer Fıransa'nın Biarist kentine, oradan da İspanya'nın Pampilona kentine giderek oralarda özel gösteriler yapar.
1954- İhsan Ertugayın özel ekibi bu seferde Almanya'nın Passav şehrinde yapılan halkoyunları gösterilerine katılır. Hatta orada İhsan Ertugay'ın UNESCO'ya üye kaydını yaparlar.
1954- Erzurum Halkoyunları Halk Türküleri Derneğini kurar. Fahri başkan dönemin valisi Hilmi İncesulu olur. Beden Terbiyesi İl Müdürlüğü'nde bir oda tahsis edilerek dernek resmen kurulur.
1972- Yaklaşık 18 yıl bu derneğe hem hizmetli, hem memur, hem eğitmen, hem de başkan olarak hizmet eder. 1973 yılında emekli olarak İstanbul'a nakleder.
Çok değerli Halkiyatçı Hocam Hayati Yavuzer'e mesaj attım. Böyle bir çalışma yaptığımı, bana bir emirleri olup olmadığını sordum. Bana gönderdiği cevabı aynen yayınlıyorum:
Balkanlara,-Arnavutluk-kadar savaşmak için giden bir Erzurumlu subay olmanın yanı sıra,aynı zamanda bir şair ve daha önemlisi bir kültür adamı. Erzurum mahalli kültürünün farkında olan aydın bir insan.
Erzurum halk oyunlarının ve bu oyunlarla ilgili Derneğin Türkiye ve Dünya çapında tanınmış olmasının temelinde İhsan Bey vardır. Türkiye'de bir ilk olmasının çok önemli bir rolü olduğunu düşünüyorum. 1930'lu yıllardan itibaren Erzurum'a ve Erzurumluya bu anlamda öncülük etmiştir.
Kısaca şu soruya cevap arayacak olursak, İhsan beyin bir kültür insanı ve Erzurum sevdalısı olarak değerini daha iyi kavramış oluruz.
Şayet İhsan Bey olmasaydı, Erzurum Barları bugünkü seviyesine, zengin bir birikim olarak derlenmiş olabilir miydi?
Kültürel hayatımızda bu Barlar bugünkü kadar değer ifade edebilir miydi?
Son söz olarak benim söylemem gerekenleri çok güzel özetleyen Sayın Yavuzer'e çok teşekkür ederken,sayın İhsan ERTUGAY'ı da rahmetle anıyoruz.
Erzurum Barlarını seven birisi olarak yazılarınızdan çok şey öğreniyorum. Dileğimiz bu çalışmalırınızı kitap haline getirmeniz. kitap haline getirdiğiniz takdirde hem Erzurum kültürüne ve hemde Türk kültürüne kalıcı bir eser bırakmış olursunuz. Çalışmalarınızda başarılar dilerim.
"Dünden bugüne Erzurum`da bar" başlıklı araştırma inceleme içeren seri makalelerinizi İzmit`te yaşayan 64 yaşında Erzurumlu bir emekli olarak ilgi ile okumaktayım.Tebrik ediyorum. Bir hatıramı burada naklediyorum. 1961 veya 1962 yıllarından biri olacak Erzurum kurtuluş şenlikleri için Erzurum`a gelen Japon Tv ekibi tarifi biraz zor olacak ama o zamanlar şimdiki üniversite dönel kavşağı ile terminal yolu arasında havuzun yerinde gidişli gelişli tarihi Erzincan kapı vardı sol tarafının üst hizasından Erzurum çevre yolu radyo evi paşalar caddesi çat yolu kavşağına kadar yüksekçe bir set vardı.Bu setin üzeri düzlüktü o istikametten davul zurna sesi gelince koşarak gittim.Setin üst düzlüğünde dadaşlar bar oynuyorlardı.Japon televizyon ekibi kayıt yapıyordu baş bar,dik bar,hoş bilezik,tamzara,köçeri ve hançer barını kayıt ettikten sonra Japon televizyon ekibi bir şeyler söyledi.Bunun üzerine dadaşlar hançer barını tekrar oynadılar televizyoncular ikinci kayıt yaptılar.Daha sonra Erzurum kadın bar ekibini televizyon kameralarına kayıt ettiler.