Yer Cumhuriyet Caddesi.
5 10 metre aralıklarla bölgeyi kontrol altına alan eldivenli, maskeli polisler, vatandaşlara sosyal mesafe uyarısı yapıyor.
Lütfen ayrı yürüyün
Mesafenizi koruyun
Maskesiz dolaşmayın
Bir yandan ekip otoları anonslarını sürdürüyor.
Lütfen evlerinize dönün, ihtiyaçlarınız için bizleri arayın. Sizleri seviyoruz
O an karşıdan karşıya maskeli iki arkadaş geçiyor. Bir Erzurum klasiği kolkola!
Polis memuru uyarıyor:
-Beyefendi lütfen ayrılın. Sosyal mesafenizi koruyun.
Ve fıkrayı doğuran o karşılık geliyor: Biz birbirimizi seviyoruz, ayrılamayız.
Güler misin, ağlar mısın?
Düşünmüyor ki, birbirimizi sevdiğimiz için ayrı durmalıyız!
Düşünmüyor ki, o yüzündeki maske tek başına işe yaramıyor!
Ne yazık ki, toplumun önemli bir kesimi durumun ciddiyetini kavramış değil.
Halâ çarşı pazar yapanlar, bir hava alayım diyenler sokaklarda.
İl Pandemi Kurulunun yoğunluğu azaltmak için park yasağı getirdiği Cumhuriyet Caddesi gibi ana arterler olağan günlerini yaşamaya devam ediyor.
Polis, Lütfen evinize dönün diye adeta yalvarıyor.
Tatlı dil işe yaramıyor. Ceza kesiyor, mukavemetle karşılaşıyor.
Yahu senin canını düşünüyor, sevdiklerini düşünüyor, anlamıyor.
Hele bir de Maske takın dediniz taktık, daha ne istiyorsunuz demiyor mu? Sanıyor ki, maskeyi taktım iş bitti. Resmen insanı yarıyor.
Şimdi ağzımı doldurup bir şeyler söyleyesim geliyor, yapamıyorum.
Yapılacak en iyi işlerden bir tanesi bana göre, ilk etapta park yasağı konulan Cumhuriyet gibi tüm ana arterleri trafiğe kapatmak olacak. Fantezi arayışındaki bu insanları hiç değilse caddelerden uzak tutmuş oluruz.