MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, MHP ve İmralı canisinin isimlerinin yan yana getirilmesinin haysiyetsizlik olduğunu söyledi.
Erzurum Ajans-MHP
Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında yaptığı
konuşmada, MHP ve İmralı canisinin isimlerinin yan yana getirilmesinin
haysiyetsizlik olduğunu söyledi. Bahçeli, MHP’nin elebaşlarıyla hiçbir
ortamda pazarlık yapmadığını ve bunları aklından dahi geçirmediğini
söyledi. Bahçeli, açıköğretim uygulamasının ikinci 4 yılın ardından
devreye sokulsa bile zorunlu eğitimin kesintisiz 12 yıla çıkmasının söz
konusu olmayacağını kaydetti.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli,
grup toplantısındaki konuşmasının ilk bölümünde Gökdere Köprü
Barajı’ndaki tünel kapağının patlamasına değindi. Bahçeli, "Adana’nın
Kozan ilçesi Ergenuşağı Köyü yakınlarındaki Gökdere Köprü Barajında,
tutulan suyun bir patlamayla boşalması neticesinde maalesef 10 işçimiz
taşkınla beraber kaybolmuştur. Hali hazırda 2 işçimize ulaşılmış, ancak
bu kardeşlerimizin de vefat ettikleri anlaşılmıştır.Bu işçilerimize Yüce
Allah’tan rahmet, yakınlarına ise başsağlığı dileklerimi iletiyorum. Bu
konuda hiçbir gecikmeye, savsaklamaya ve kayıtsızlığa tahammülümüz
yoktur ve olmayacaktır. Duamız, niyazımız Kozan’daki işçilerimizedir ve
onların aramıza tekrar dönmeleri içindir" dedi.
’HOCALI; TÜRK MİLLETİNİN DİNMEK BİLMEYEN FERYADIDIR’
Azerbaycan’ın,Yukarı Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında 25-26 Şubat 1992
tarihlerinde yaşananların aklın ve insanlığın iflas ettiği bir zamana
tekabül ettiğini belirten Bahçeli, "Ermeni caniliğinin, gözü
dönmüşlüğünün ve ilkelliğinin kanlı yüzü Hocalı’da bir kez daha ortaya
çıkmış ve bunun bedeli de ağır olmuştur" dedi. Bahçeli şöyle devam etti;
"Binlerce
soydaşımız yaralanmış, kaybolmuş ve Ermeni esaretine maruz kalmıştır.
Bu vesileyle Ermeni gaddarlığıyla hayatını kaybeden tüm soydaşlarımıza
Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, Hocalı faillerini, azmettiricilerini
ve kan döken tüm insanlık artıklarını lanetliyorum. Herşey ortadadır ki,insanlığın ufku Hocalı’da kararmış ve Ermeni ölüm makinesi fazla mesai
yapmaktan hiç yorulmamış ve vazgeçmemiştir. Unutmayınız ki, Hocalı; Türk
milletinin vicdanı ve dinmek bilmeyen feryadıdır."
’AKP HÜKÜMETİ HİÇBİRİNDEN RAHATSIZLIK DUYMADI’
Ermeni
Anayasasında Ağrı Dağı’nın bağımsızlık sembolü olarak kullanılmasına
yüzsüzce, pişkince devam edildiğini ve Doğu Anadolu’nun ısrarla Batı
Ermenistan olarak takdim edildiğini hatırlatan Bahçeli, AKP hükümetinin
bunların hiçbirinden rahatsızlık duymadığını söyledi. Bahçeli, "AKP
hükümeti, Sarkisyan’ı her fırsatta taltif etmiş, Ermeni açılımıyla
kendisine vaatte bulunmuş ve açık çek sunmuştur. Bu eli kanlı Hınçak ve
Asala terör uzantısının, tahrik yüklü konuşmalarına ve meydan okuyan
tavrına hükümet sürekli sessiz durmuş ve de alttan alan bir tutum
sergilemiştir. Açıkça söylemek isterim ki, AKP, Hocalıdaki seri
cinayetleri sevk ve idare edenleri ağırlamış, birlikte protokoller
hazırlamış, bunlara tarihimizi sorgulatmış ve tabuları yıkmak adına
milli gururumuzu küstahça çiğnetmiştir. İş bugün öyle bir noktaya
dayanmıştır ki, ülkeler peşi sıra parlamentolarında sözde soykırım
uydurmasını kabul eden yasal adım atmakta ve bazıları bununla da
yetinmeyerek soykırımı ink?r edenlere cezai yaptırım dahi
uygulayabilmektedir" dedi.
’SIKINTIYI ERBAKAN ÇEKTİ, AKP’YE GÜN DOĞDU’
MHP
Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "28 Şubat post modern müdahalesinin
15’inci yılında, bu gerçekler üzerinde bir kez daha düşünmek ve dürüstçe
muhasebe yapmak ülkemiz, demokrasimiz ve siyasi hayatımız açısından
makul ve doğru olacaktır. Ancak, 28 Şubat sürecinin, diğerlerinden ayrı
ve kıyaslanmaz bir özelliği bulunmaktadır. AKP zihniyeti bu karanlık
dönemde yeşermiş ve bin yıl süreceği iddia olunan süreçten siyasetin
kundağına düşmüştür. Olan maalesef, rahmetle andığımız merhum Necmettin
Erbakan Bey ve arkadaşlarına olmuştur. Sıkıntıyı onlar çekmiş,
siyasetten onlar yasaklanmış, hükümetten onlar uzaklaştırılmıştır. Ve
elbette AKP’ye gün doğmuş, başta Başbakan olmak üzere, Milli Görüş
gömleğini çıkartanlar sözde mazlum görüntüleriyle demokrasi dışı temas
ve dayatmalardan ziyadesiyle kazançlı çıkmışlardır. Zira Başbakan
Erdoğan’ın, düştüğü kısa süreli cezaevi şartlarını da kast ederek; ’O
günler sayesinde geleceği kazandık, yeni dönemin adımlarını attık’
sözleri görüş ve düşüncelerimizi fazlasıyla doğrulamaktadır. Artık
AKP’nin bir 28 Şubat yapımı, klasiği, sürümü ve imalatı olduğu şüpheye
yer bırakmayacak kadar net ve berraktır"dedi.
’MHP, ELEBAŞLARIYLA HİÇBİR ORTAMDA PAZARLIK YAPMADI’
İktidarın
son günlerde özellikle PKK ve KCK irtibatlarıyla zorda kaldığını
belirten Bahçeli, "Ön almak ve kendisine yönelen bariz suçlamaları
geçiştirmek için bayat taktiklerine tekraren müracaat etmiştir. Bu
konuda ilk hedef olarak doğaldır ki, Milliyetçi Hareket Partisi’ni
seçmiştir. Köhnemiş AKP zihniyeti ve yandaş medya, elbirliği halinde
iftiralarına hız ve ivme vermişlerdir. Maksat bellidir ve o da
açıklarını kapatabilmek, Türk milletinin bölünmesini sağlayacak
adımlarını gizleyebilmektir. AKP’nin asılsız, mesnetsiz ve kifayetsiz
beyanlarının merkezinde; bizim 57. Cumhuriyet hükümetinde bulunduğumuz
dönem içinde, teröristbaşıyla görüşüldüğü ve devletin ilgili
kurumlarının bu katilin el yazısı notlarını MHP’li bazı bakanlarla
paylaştığı hususu yer almıştır" dedi.
MHP ve İmralı canisinin
isimlerinin yan yana getirilmesi bile büyük bir hakaret ve
haysiyetsizlik olduğunu söyleyen Bahçeli şöyle devam etti; "Milliyetçi
Hareket Partisi, bölücülerle, eli silahlı militanlarla ve elebaşlarıyla
hiçbir ortamda pazarlık yapmamış, müzakere çabasında bulunmamış ve
bunları aklından dahi geçirmemiştir. Hükümet ortağı olduğumuz yıllarda,
İmralı canisinin yargılanabilmesi için elbette mahkeme heyeti kamuoyuna
açık bir şekilde gerekenleri yapmış ve hiçbir şey gizli kapaklı
kalmamıştır. Ve tüm gerçekler zaten dönemin mahkeme tutanaklarında ayan
beyan ortadadır. Biz kanlı terörle ancak mücadele eder ve kökünden
kazımak için varımızı yoğumuzu ortaya dökeriz. Aksini iddia edenler ise,MHP ile AKP’yi birbirine karıştıran zavallılardır"dedi.
’İFTİRALARI KALIN PUNTOLARLA GEÇİRENLER HESABINI VERECEKLER’
Bahçeli,"Siyasetin yapışık ikizi AKP ile BDP’nin, aynı çanaktan içmeleri ve
aynı sözlerle bizi hedef almaları bir bakıma suçüstü hallerinin bir
yansımasıdır. Bu söylediklerim, elbette iftirayı manşetlerine taşıyan,
yalana ortak olan iktidar uydusu ve beslemesi yandaş medya için de
geçerlidir. Şimdi biz, izansızca, ahlaksızca yayın yapan yandaş basın
sahiplerinin, mesela İmralı canisiyle yakalanmadan önce; Suriye’de,
İtalya’da ve Kenya’da görüştüklerini söylesek bu doğru ve isabetli
olacak mıdır? Sözlerimiz insaflı ve hakkaniyetli bir tavır olarak
görülecek midir? Partimiz hakkında uydurulan dedikodu ve iftiraları
sütunlarına kalın puntolarla geçirenler, bunun hesabını gün gelecek
mutlaka verecekler, azgınlıklarının ve kural tanımazlıklarının bedelini
ödeyeceklerdir" dedi.
’EĞİTİMİN KESİNTİSİZ 12 YILA ÇIKMASI SÖZ KONUSU OLMAYACAK’
Dün
itibariyle teklifte eleştirilere neden olan ilk 4 yılın ardından
açıköğretim seçeneğinden geri adım atıldığını söyleyen Bahçeli,
"Açıköğretim uygulamasının ikinci 4 yılın ardından devreye sokulacağı
kamuoyuna yansımıştır. Böyle olsa bile, zorunlu eğitimin kesintisiz 12
yıla çıkması söz konusu olmayacaktır. Ancak tartışmaların genelde meslek
liseleri, özelde imam hatip liseleri ekseninde yürütülmesi ise yeni bir
kutuplaşmaya davetiye çıkarmıştır" dedi. Bahçeli şöyle devam etti; "Bu
ülkede meslek veya imam hatip lisesinde okuyan evlatlarımızın hiç
kimseden eksik kalır yanı ya da herhangi bir yetersizlikleri
bulunmamaktadır. Ve geçmişte yaşanan haksızlıkların, adaletsizliklerin
bizim açımızdan meşru hiçbir tarafı da görülmemektedir. Düz liselerde
okuyanlar neyse, imam hatiplerde okuyan evlatlarımızda aynı değer ve
takdire layıktır. Bu nedenle yeni istismar alanları açmadan, AKP’nin
eğitim politikasını ve gündeme taşıdığı önerilerini gözden geçirmesinde
ve yeniden değerlendirmeye tabi tutmasında sayısız yararlar ve hayırlar
olacağı aşikardır."
’SURİYE REJİMİNİN AYAKTA DURMASI BİR HAYLİ ZOR’
Esad
yönetimi ile muhalifler arasındaki kanlı rekabet ve çekişmenin her
geçen gün yeni bir boyut kazandığını söyleyen Bahçeli, "Şam’ın üzerinde
toplanan kara bulutlar gittikçe koyulaşmakta, uluslararası karışmanın
ayak sesleri artık daha net duyulmaktadır.Bu gerçeklerin ışığı altında,
Suriye’nin ve mevcut rejimin uzun süreli ayakta kalması bir hayli zor
görülmektedir. Bugün de Suriye’nin dostu olduğunu iddia edenler, yeni
bir zalimliğin, saldırının ve Şam’ın düşürülmesinin peşine
takılmışlardır"dedi. Bahçeli sözlerine şöyle bitirdi ; "Suriye’de
rejimin yıkılmasından sonra doğabilecek otorite boşlukları, bölgesel
hasar ve tahribatları enine boyuna öngörmeden şuursuzca hareket eden AKP
zihniyeti, şayet böyle giderse ülkemizin başına büyük belalar
açacaktır. Ayrıca bölgemizde çıkacak bir savaş sonucunda, Türkiye’nin
toprak bütünlüğü ve güvenliği aşırı risklerle karşı karşıya
kalabilecektir. Etnik ve mezhep temelli bir yangının, sınırlarımıza
intikal ve sirayet etmesi de, Allah muhafaza ama, uzun sürmeyecektir.
Suriye’de yaşayan ve sayıları 2 milyona ulaşan Türkmen kardeşlerimiz,
dağınık olduklarından dolayı her türlü saldırı ve mütecaviz eğilimlerin
hedefindedir. AKP zihniyeti Irak’ın işgal edilmesinin ardından;
Kerkük’teki, Telafer’deki, Musul’daki ve Süleymaniye’deki Türkmenleri
bir başına nasıl bıraktıysa, Suriye’de mukim soydaşlarımızı da aynı
şekilde çaresizliğin ve yalnızlığın içine itmiştir."