"Ben dünya lideriyim diyordu. Bizim birkaç çapulcu çıktı karizmasını yerle bir etti."
Erzurumajans-CHP Genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında 'Bir
gecede 160 militanı Yargıtay'a Danıştay'a yerleştirdiler.' dedi. UEFA'ya
da seslenen Kılıçdaroğlu 'Siz bu kararlarla Türk sporunu
cezalandıramazsınız' diye konuştu. İşte Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından
satır başları:
Orada yanarak ölenler ağır bir bedel ödediler. Ama onlar cumhuriyeti,
geleceğimizi aydınlattılar. Onların asıl failleri hiçbir zaman
yakalanmadı. Gölge edildi onlara. Onları savunanların yani asıl
faillerin avukatlığını yapanların hemen hemen tamamı AKP saflarında
görev yapıyor. Bir insanı diri diri yakmak hangi inançta vardır. Bir
insanı sevmek varken neden yakılır. Hep beraber yeniden düşünmek
zorundayız. Asla ve asla intikam duygusuyla kimse hareket etmemeli.
İntikam insana yakışmaz. İntikam yoktur bizim kitabımızda.
İnsana sevgi insan hoşgörü vardır. Onlar ağır bir bedelle tarihe
yazıldılar. Onlar bu toplumun aydınlanmasına katkı veren insanlardır.
Onları her zaman saygıyla anacağız.
"BAŞBAKAN BİR ZAMANLAR GÜZEL ŞEYLER SÖYLÜYORDU"
Demokrasiyi kökleştirmek düşünce özgürlüğünün önünü açmak bizim temel
görevimizdir. Bir zamanlar güzel şeyler söylüyordu. Demokrasi insan
hakları vesayet kalkmalı özgürlükler kalkmalı diyordu. Pek çok insan
inandı, umut bağladı. AB'den liberallere kadar ortak hareket ettiler.
Balkon konuşmaları yapıldı her seçimden sonra.
2004? bir AKP'li bakanın kürsüde Gaziantep'te bir gazeteyi yırtmasıdır.
Düşündüler demokrasi, özgürlük, hukuk, insan hakları bizim
istediklerimiz değildi. Onlar kendi dünyalarına göre bir özgürlük
anlayışını hakim kılmak istiyorlardı.
Ne yapmaları gerekiyordu önce medya ile başladılar. Medyayı darmadağın
ettiler.. Gazete yırtıldığında kimse ses çıkartılmadı. Sonra patronlara
ağır cezalar. Beğenmediklerinin işine son verildiler. Sonra baktılar bir
engel daha var. Yargı engeli. Militanlaştırmaları gerekiyordu yargıyı.
Bir referandum yaptılar yargı sil baştan değişti.
"BİR GECEDE 160 MİLİTANI YARGITAY'A DANIŞTAY'A YERLEŞTİRDİLER"
Bir gecede 160 militanı Yargıtay'a Danıştay'a yerleştirdiler. Danıştay
Başkanı emekli oldu yerine başkan adayı çıkmıyor. Neden? Kapı arkasında
yapılan pazarlıklar bitmedi de o yüzden. Herkes bir kişinin gözüne
bakıyor. Kimi işaret ederse gidip onu ona veriyor. Sonra üniversiteleri.
Hepsini sil baştan yenilediler. Bereket versin orada geçler var da
mezuniyet törenlerinde özgürce haykırabiliyorlar. Sendikalar halledildi.
Bir sendika greve gidiyor konfederasyonun başkanı grev kırıcılığı
yapıyor. Uluslararası çalışma örgütü Türkiye'yi kara listeye aldı.
Konuşan tartışan var mı? Bu sendikalardan bizim bildiğimiz sendika
çıkmaz. Sendika ağasından sendikacı çıkmaz. O işçinin hakkıdır.
Yasama organını kendi tekeline aldı. Ağzından bir cümle çıkıyor aysa
teklifi oalrak TBMM'ye veriliyor. STÖ'ler halledildi sindirildi. Kim
konuştuysa büyük cezalar verdiler. Yargı talimatla dava açıp talimatla
karar verme süreci içine girdi. Tiranlığı iyice ele aldı yargı benim
için ayak bağı dedi. Birer damla birer damla bardak iyice doldu. Elli
sefer söyledim, "Çık şu TV'lere kul hakkı yemedim" de diye. Diyemiyor.
Baktılar medyayı yargıyı meclisi hallettiler bu sefer doğrudan doğruya
kişilerin özel hayatına müdahaleye başladı. Çocuk sayısı, eğlence, kim
tutuklanacak ben bilirim diyor. O kadar egosu güçlü hale geldi ki
kendisini tutamadı ben her tülü milliyetçiliği ayaklar altına aldım
dedi. Şimdiyse milliyetçi kesilmiş. Sevsinler senin milliyetçiliğini. Ne
diyordu, "Ulusal kurtuluş savaşı var herkes savaşa gidiyor benim dedem
kümeste saklanıyor" diyordu.
Ve korku duvarlarını bu ülkenin genç yiğit evlatları yıktı. Herkesin
korktuğu bir ortamda biz senden korkmuyoruz dediler. İster TOMA'nla
ister biber gazınla, ister plastik ister gerçek merminle gel bedenimi
siper ediyorum senden korkmuyorum dediler. Gezi Parkı olayları
İstanbul'da başladı bütün dünyaya yayıldı. Herkes bu gençlere sahip
çıktı.
"BAŞBAKAN MISIN DİKİZCİ MİSİN?"
Gençler hayatıma dokuna diyordu. Bu ne diyordu, "Dolmabahçe'de oturup
vapurlardaki kadınlara bakıyorum" diyordu. Yahu biz seni Başbakan olasın
diye mi dikizci olasın diye mi seçtik. Bu Tiran hakkında bizim
konuşmamızdan çok bu ülkedeki psikologların konuşması lazım. Bu nasıl
bir ruh halidir.
Ben dünya lideriyim diyordu. Bizim birkaç çapulcu çıktı karizmasını
yerle bir etti. Sonuçta ne oldu karizmasını çizdirdi panik halinde
geldi. İsterse 30 TV kanalı canlı versin, ister tüm gazeteler manşetten
versin artık senin bu ülkede ve dünyada kıymetin kalmadı. Thomas
Jefferson'ın güzel bir sözü var, "Halk hükümetinden korktuğu zaman
tiranlık, hükümet halktan korktuğu zaman özgürlük vardır." Ne güzel
değil mi? O çocuklara sordum siz Erdoğan'dan korkuyor musunuz diye hayır
korkmuyoruz dediler. Korku yalan doğurur.
"KENDİ ÇOCUKLARINA KİN DUYAN BAŞBAKAN OLMAZ"
Komplo teorileri üretiyor. Komplo teorileri üretene adam beceriksizdir,
halkını sevmez. Dört kişi hayatını kaybetti. Ağzını açıp da Allah rahmet
etsin dedi mi. Neredeyse 'iyi ki öldürdüler' diyecek. Ben verdim
talimatı diyor. Ülke böyle yönetilmez. Ülke sağduyu ile yönetilir. Kendi
çocuklarına kin duyan bir başbakan olmaz. O çocuklar bizim
çocuklarımız. Bugün bir yalan daha söylemiş. Kabataş'a bir kadına yüz
kişi saldırmış üzerine, idrar yapmışlar. Bakın bu olayı duyar duymaz
arkadaşlarıma onu arayın bulun gidin konuşun dedim. Tarih 15 haziran?
Gazetelere de "bunu yapanlara insan denemez bunu yapan hayvandır" dedim.
Sonra hayvan severler dedi ki "bunu hayvanlar bile yapmaz" dediler.
Evet hayvanlar bile yapmaz.
Bunun takipçiliğin yapmamız gerekiyor. Sen değil misin başbakan sen
neden çıkarmıyorsun? "Kılıçdaroğlu bu durumdan memnun oldu" diyor. İnsan
da biraz vicdan olur insanda biraz ahlak olur. Okuma yazma bilmiyor
desek? Arkadaş sen benim söylediklerimi neden çarpıtıyorsun? Benim
söylediğimi çarpıtıyorsun çünkü sen yalan söylüyorsun. Yalancıdan
başbakan olmaz.
Sen başörtülü kadına nasıl bir muamele yapıldığını görmek istiyorsun bir
polisin başörtülü kıza tokat arttığını gördün mü? Laf ettin mi
edemezsin. Çünkü senin derdin oy devşirmek. O başörtüsünü nasıl istismar
ederim demek. O kadar çok yalan söyledi ki "camiye birayla girdiler"
dedi her yerde.
Müezzini 6 saat sorguladılar. Müezzinin söylediği şu söz 76 milyonun
kulağına küpe olsun: "Ben din adamıyım yalan söylemem". O müezzinin
alnından öpüyorum. Bu tiran arkadaşı yani Erdoğan'ı düştüğü kuyudan
çıkarmanın tek yolu var. Demokrasi ipine sarılmak. Sen gerçekten
demokrasi istiyorsan gel yüzde 10 seçim barajını kaldıralım. Barajı kim
getirdi. Kenan Evren ve arkadaşları kim kaldırmak istemiyor Recep Tayyip
Erdoğan ve arkadaşları? Al birini vur ötekine?
Onlar Atatürk'ü istismar ediyordu bunlar dini istismar ediyor.
"SENİN KARİZMANI ÇİZDİLER"
Senin karizmanı bu ülkenin gençleri çizdiler. Yine diyoruz ki 12 Eylül
döneminde siyasi partiler yasası çıkmadı mı. Gel değiştirelim diyoruz.
Dini istismar eden adamdan bu ülkeye hayır gelmez. Dini istismar dene
adam dine saygısızlık etmiş olur. Bütün kainat bir ibadethanedir. Miting
meydanlarında söyledim şimdi de söylüyorum. Hangi yurttaşım ben
ibadetyimi yaparken bana engel olunuyor diyorsa gelsin beni bulsun. Onun
önüne düşeceğim ve ne gerekiyorsa yapacağım.
Cemevleri ibadethane olsun. Niye olmasın. Ne engel var orada. Allah'a ibadet etmenin Kuran okumanın yeri mi var.
Eski kafayı bırakın yenilenin biraz. Taksim Meydanı'nda Cuma namazı
kıldı gençlerimiz. Kimse bir şey mi söyledi. Sadece sen rahatsız oldun.
Çünkü onları suçlayacaktı din silahı ellerinden alındı. Hiçbir ülkenin
yöneticileri Gezi olaylarında hükümete destek vermemiştir. Hadi biz
yanlış yapıyoruz bütün dünya da mı yanlış yapıyor. Adamdaki egoya bak.
Bir numaralı bölücü. Vatandaşları ayırıyor.
"UEFA'YA SESLENİYORUM"
Özel yetkili mahkemeler bir demokraside olmaz. Bu mahkemelerin verdiği
kararlara uymak doğru değildir. UEFA'ya sesleniyorum, bu kararlarla siz
Türk sporunu cezalandıramazsınız. Türkiye'de demokrasinin olmadığını
öğrenemediniz mi siz?
Bu mahkemelerin siyasi otoritenin sopası olduğunu öğrenemediniz mi siz?
Bu mahkemelerin kararını esas alarak karar vermiş beyefendiler. Bunlar
sahte delil üretmiyorlar mı? Yanlış yapıyorsunuz. Binlerce milyonlarca
insan bunun yanlış olduğunu kabul ediyor.