Kayıp Türkler olarak gündeme gelen ve Moğolistan'ın kuzey sınırındaki Sayan Dağları yamaçlarında yaşayan, Türkçe konuşan 'dukha' adlı topluluğun atalarının Erzurumlu olduğu belirlendi.
Erzurumajans-Kayıp Türkler olarak gündeme gelen ve Moğolistan'ın kuzey sınırındaki
Sayan Dağları yamaçlarında yaşayan, Türkçe konuşan 'dukha' adlı
topluluğun atalarının Erzurumlu olduğu belirlendi.
Atatürk
Üniversitesi Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMED)
Başkanı Yrd. Doç. Dr. Savaş Eğilmez, yaptıkları araştırma sonucunda
Atlas Dergisi Yayın Yönetmeni Özcan Yüksek ve fotoğrafçı Selcen
Küçüküstel tarafından hazırlanan “Dukha Halkı Kayıp Türkler” belgeseli
sonrasında gündeme gelen kayıp Türklerin Erzurumlu olduklarını söyledi.
Eğilmez, şöyle konuştu:
“Belgeselin sahibi yapımcılar şu
tespitlerde bulunuyorlar; Tarih öncesini yaşayan ve bizimle aynı dili
konuşan bir toplumla karşı karşıyayız. Bundan 10 bin yıl önce insanların
yaşadığı şekilde yaşıyorlar. Her şeyi ortaklaşa paylaşıyorlar.
Aralarında eşitlikçi ilişkiler var. Suç işlemiyorlar. Kadın erkekten ya
da erkek kadından üstün değil. Ren geyikleriyle birlikte onların vahşi
göç yollarında onlarla birlikte dolaşıyorlar. Moğolistan'a Tuva'dan
gelen, avlarını paylaşan, ormanlardan yemiş toplayan, doğayla uyumlu
ortaklaşmacı bir toplum olan Dukhalar, Sayan Dağları'nda yaşayan ve
nesli hızla tükenen ren geyikleriyle birlikte göçebe olarak yaşıyor. Ren
geyiklerinin sütü ve peyniriyle, topladıkları yaban yemişleriyle
beslenen bu topluluk Türkçe’nin lehçelerinden birini konuşuyor. Şaman
inançlarını sürdüren Dukhalar, doğa ile çok özel ilişkiler içindeler.
Kirlenmesin diye nehirlerde ellerini biler yıkamıyorlar. Belgeselde
anlatılan yaşam tarzı, şaman toplulukların bir çoğunda var olan
geleneksel yaşam biçimidir. Konuştukları lehçeden bazı örnekler şu
şekildedir; Kaçan: Ne zaman. Tanardı: Yarın. Keni: Hani. Neymiş : Neden.
Neçe :Ne kadar Moğolistan toprakları, gerek Türk tarihi gerekse Türk
kültürü bakımından önemli bir konuma sahiptir. Bu coğrafyada Türk
tarihinin ve kültürünün devam ettiğinin en önemli göstergesi, Moğolistan
etnik grupları arasında yer alan Türk kökenli azınlıkların halen
yaşattıkları kültür tarzıdır. Bilindiği gibi Moğolistan nüfusunu teşkil
eden 24 boy içinde yer alan Kazak, Hoton, Tuva ve Duhalar (Tsaatan/Geyik
Çobanları) olmak üzere dört boy eski Türk kültürünü devam
ettirmektedir. Bunlardan Duhalar hem yaşam tarzı hem de kendilerine has
kültür özelliği ile araştırılması gereken önemli topluluklardandır.
Bunlara çekilen belgeselde söylendiği gibi kayıp Türkler demek yerine
kaybolmak üzere olan Türkler demek daha doğru bir tabirdir. Zira Duhalar
çok uzun yıllardan beri bilinmekte ve az da olsa üzerinde çalışmalar
yapılmaktadır. Duhaların Erzurum ile bağlantısı da olabilir. Yaptığımız
araştırmalarda XV. yy da Erzurum’da hakim olmuş Duharlu sülalesinin
atalarından olabileceği ihtimali ortaya çıkmıştır. Moğol istilası ile
bölgemize gelen Duharlu sülalesi, XV.yy da bölge tarihinde aktif bir rol
oynamıştır. Akkoyunlu ve Karakoyunluların Anadolu’ya gelişleri ve bu
coğrafyada faaliyet göstermeleri şüphesiz Anadolu’nun Türkleşmesi için
mühim hadiselerden biridir. Bu iki devlet, birbirlerine her fırsatta
zarar vermiş, birbirlerinin şehirlerini yağmalamış, birbirlerinin
vatandaşlarını öldürmüşler ve birbirlerinin arazilerini işgal
etmişlerdir. Bu oymak Akkoyunlu-Karakoyunlu mücadelelerinde etkin bir
rol oynamıştır.Başlangıçta, Akkoyunlularla beraber olan Erzurum
Duharluları, Bayburt, İspir ve Rize çevresinde de hakim unsur
olmuşlardır. Duharlular, Kara Yusuf’un 1410 yılında bu bölgeleri ele
geçirmesiyle Karakoyunlulara katıldılar. Duharlular, 1457 yılında
Bayburt kalesini savaşmaksızın Uzun Hasan’a teslim ettiler. Safevilerin,
Akkoyunluları yıkmasından ve Osmanlıların Doğu Anadolu’yu ele
geçirmelerinin ardından Duharlu oymağı, kendi topraklarında, Osmanlı
Tımar sistemi içinde yaşamını sürdürmüştür. Bazı kaynaklar Duharluların
bilinen en eski bölgelerinin Toharistan olduğunu belirtmektedir. Göktürk
Hakanlığı döneminde bu bölgeye, bugün ki Moğolistan topraklarından
Türklerin geldiği de bilinmektedir. İsim benzerliği ve bunlar göz önüne
alındığında, Erzurum Duharluları ile Moğolistan’da bulunan Duhalar
arasında bir bağlantı olduğu söylenebilir. Tabi ki bunu kesin bir
şekilde ifade edebilmek için, daha net bilgilerin ortaya çıkarılması
lazım. Bu konudaki çalışmalarımıza devam edip, sonuçlarını en kısa
zamanda yayınlayacağız.”
Moğolistan’a Tuva’dan gelen, avlarını
paylaşan, ormanlardan yemiş toplayan, doğayla uyumlu ortaklaşmacı bir
toplum olan Dukhalar, Sayan Dağları’nda yaşayan ve nesli hızla tükenen
ren geyikleriyle birlikte göçebe olarak yaşıyor. Ren geyiklerinin sütü
ve peyniriyle, topladıkları yaban yemişleriyle beslenen bu topluluğun
Türk dilini konuşması dikkat çekiyor. Şaman inançlarını sürdüren
Dukhalar, doğa ile çok özel ilişkiler içindeler. Kirlenmesin diye
nehirlerde ellerini bile yıkamıyorlar.