SiyasetHaber Girişi : 09 Nisan 2013 14:25

'Kaldırmazsan namertsin!'

'Kaldırmazsan namertsin!'
Kılıçdaroğlu: Biz CHP olarak hiçbir zaman dokunulmazlıkların arkasına sığınmadık.
Erzurumajans-CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, AKP'nin, "Çözüm Sürecini Değerlendirme Komisyonu" kurulmasına ilişkin araştırma önergesine, "Bizim tarihimizde ilk kez TBMM bir terör örgütüyle muhatap kılınmak isteniyor. Bu hukukun kaldırabileceği bir şey değil" derken, "Böyle bir şeyi bizim kabul etmemiz mümkün değildir. Doğru da bulmuyoruz böyle bir şeyi" dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada AKP'nin "Çözüm Sürecini Değerlendirme Komisyonu" kurulmasına ilişkin araştırma önergesini değerlendirerek şöyle dedi:

"Önümüze şimdi bir önerge getirdiler. Bugün görüşülecekmiş herhalde. Olay ilk ortaya çıktığında Sayın Başbakan, 'Bu işin muhatabı hükümettir', demişti. Doğru mu? Doğru. Sayın Cemil Çiçek'e sordular, o da aynı şeyi söyledi. 'Bunun TBMM'de görüşülmesi Meclis'in sürece dahil edilmesi doğru bir yaklaşım değil' dedi, doğru mu, o da doğru, biz de kabul ediyoruz. Ama önerge sahibi ne diyor? Önergeyi veren AKP'li arkadaşımız ne diyor? Şunu söylüyor: 'Çözüm sürecine TBMM'nin bir araştırma komisyonuyla dahil olması diğer siyasi partilerimizin de bu sürece dahil olması ve nihayetinde büyük bir sorumluluk gerektiren, siyasi risk getiren bu süreçten herkesin elini taşın altına koymasını sağlamak ve siyasi sorumluluk almasını sağlamak için böyle bir komisyonun kurulmasını öneriyoruz' diyor. Türkiye'nin en temel sorununu çözerken halka doğruları söyleyeceksin, halkı aldatmayacaksın.

-"BİZİM TARİHİMİZDE İLK KEZ TBMM BİR TERÖR ÖRGÜTÜYLE MUHATAP KILINMAK İSTENİYOR"-

Önergeden bir cümle okuyorum; 'TBMM'nin süreçle sağlıklı şekilde irtibatı kurulabilecek' diyor. Bizim tarihimizde ilk kez TBMM bir terör örgütüyle muhatap kılınmak isteniyor. Bu hukukun kaldırabileceği bir şey değil. Sağlıklı çalışan bir demokrasinin kaldırabileceği bir şey değildir.

-TBMM BAŞKANI'NA, "METNİ OKU" DİYE SESLENDİ-

Şimdi Sayın Cemil Çiçek diyor ki, 'Bu bir araştırma önergesidir.' Adı araştırma önergesi, metni oku Sayın Cemil Çiçek, önce metni oku. TBMM'nin Başkanı olarak bu süreçte TBMM'nin irtibatının kurulmasını doğru buluyor musun, bulmuyor musun, bu da benim sana bir sorum. Çık milletin önünde söyle bakalım. Böyle bir şeyi bizim kabul etmemiz mümkün değildir. Doğru da bulmuyoruz böyle bir şeyi."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dokunulmazlık konusundaki sözlerine, "Senin dokunulmazlığın sen de kalsın. Bizim dokunulmazlıklarımızı kaldırmazsan namertsin" yanıtını verirken "yargı bağımsız" sözüne de, "Sen onu benim külahıma anlat" dedi.

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Silivri'de dün yapılan duruşmaya değinirken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın grup toplantısındaki konuşmasına yanıt verdi. CHP Genel Başkanı özetle şöyle dedi:
"Hukuk eğitimi alan hiçbir kişi ama hiçbir kişi orada sağlıklı bir yargılama yapıldığını kabul etmiyor. Türkiye'nin her tarafından insanlar duruşmayı izlemeye gidiyorlar. İnancı ne olursa olsun hiçbir kişi orada sağlıklı bir yargılama olduğunu kabul etmiyor. Türkiye'nin her tarafından insanlar duruşmayı izlemeye gidiyorlar. Anayasaya göre duruşmalar aleni mi, aleni. O duruşmayı izlemek için Türkiye'nin her tarafından yurttaşlar gitmişler. Sen misin gelen, bu doğru değil. Biber gazı, cop, o soğukta su, hangi çağda yaşıyoruz.

Türkiye'yi dünyaya rezil ettiniz. 60 bin kişinin telefonları dinlendi bu davalarda. 3 bin kişi hakkında takibat yapıldı. Bin 360 kişi bu duruşmalarda ifade verdi. Toplam 17 bin sayfa hazırlandı. Dava görüşülürken, sürerken 7 kişi hayatını kaybetti, 7 kişi kanser oldu. Dava dosyasının tamamı 120 milyon sayfayı aşkın. 228 yılda bir yargıç ya da bir hakim bu dava dosyalarını okuyacak. Ama bunlar oturup karar veriyorlar.

-"SEN ONU BENİM KÜLAHIMA ANLAT"-


Sayın Başbakan bugün 'mahkemeler bağımsızdır' demiş. Gerçekten komedi. Sağlıklı işleyen demokraside sıkıyönetim mahkemeleri olmaz. Devlet güvenlik mahkemeleri olmaz. Özel yetkili mahkemeler olmaz. Bu mahkemelerin olduğu bir ülkede yargı bağımsız olmaz. Önce bu gerçeği bilmek gerekir. İşine gelince yargı bağımsız işine gelince yargı bağımlı. Deniz Feneri Davası ne oldu? Unutuldu, gitti. Neymiş, yargı bağımsızmış. Sen onu benim külahıma anlat.

-BAŞBAKAN'A DOKUNULMAZLIK YANITI: "BİZİM DOKUNULMAZLIKLARIMIZI KALDIRMAZSAN NAMERTSİN"-

Bugün grupta konuşma yapmış. CHP milletvekillerini suçluyor, 'Oraya niye gittiler' diyor. Yasak mı getireceksin, senin gücün yetmez. Milletvekilleri gidecek oraya, duruşmayı da izleyecekler. 'Yargı gereğini yapacaktır' diyor. 15 dakika sonra da savcı harekete geçiyor, şu bağımsız yargıya bakın siz. Neymiş milletvekillerinin dokunulmazlıklarını kaldıracaklarmış. Bizim dokunulmazlığa ihtiyacımız yok. Demokrasi için her türlü bedeli ödemeye hazırız.

Özel yetkili mahkemelerin bağımsız olduğunu söylemek için hukuk cahili olmak gerekir. O mahkemeler siyasi otoritenin sopasıdır. Ne derlerse onu yaparlar. 'Şöyle karar verin' derler. Öğleden sonra o kararı verirler. O mahkemelerde görev yapan yargıçlara adı sadece yargıç, yargıç denmez. Savcılara da savcı denmez. Biz CHP olarak hiçbir zaman dokunulmazlıkların arkasına saklanmadık. Senin dokunulmazlığın sen de kalsın. Bizim dokunulmazlarımızı kaldırmazsan namertsin."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın "pazarlık yapmadık" sözlerine, "Pazarlık yapmıyoruz diyor. Şakır şakır yapıyorsun Bu mektuplar kusura bakma ama aşk mektubu değil herhalde. Nedir bu mektuplar? Pazarlık yapmamışmış. Oslo'da görüşen kimdi?" diye sordu.

Partisinin grup toplantısında konuşan CHP Genel Başkanı, "Son günlerde bir moda, CHP niye konuşmuyor. Oysa konuşuyor. Aslında söyledikleri şu; bizim duymak istediklerimizi niye söylemiyorsunuz? Kulaklarını kapatıyorlar. Sadece kendilerinin duymak istediklerini CHP'den duymak istiyorlar. Bu ülkenin çıkarları neyi gerektiriyorsa biz ancak onu söyleriz" dedi.

CHP Genel Başkanı özetle şunları kaydetti:

-"KİTABIN YAZARINA BAKIYORSUNUZ ABDULLAH ÖCALAN VE RECEP TAYYİP ERDOĞAN"-


'CHP sürece niye destek vermiyor?' Sürecin ne olduğunu bilen var mı? Şimdi bir kitap düşünün. Kitabın üstünde şöyle yazıyor İmralı Süreci üstü çizilmiş, arkasından Çözüm Süreci üstü çizilmiş, sonra Barış Süreci. Kitabın yazarına bakıyorsunuz Abdullah Öcalan ve Recep Tayyip Erdoğan kaleme alanlar. Kitabı önünüze koyuyorlar, 'Kitap hakkında yorum yap' diyorlar. 'Bir okuyayım' diyorsunuz, hayır okumayacaksın. Peki okumadan nasıl yorum yapacaksınız? Bu aynı zamanda şuna benzer, herhangi bir roman, değerli bir yazarımızın romanı olsun, okumamışsınız sizden zorla görüş istiyorlar.

-"ŞİMDİ CHP'YE ZORLA GELİN BUNUN İÇİNE GİRİN DİYORLAR"-

Süreç diyorlar. Eee süreç tamam. Başlatmışsınız zaten. Görüşünüz ne? Bilgimiz yok. Sorun nasıl çözülür? Bu konuda CHP dışında çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaşan başka bir siyasal parti var mı? Biz görüşlerimizi gayet net bir şekilde açıklamışız. Ama zorla bize gelin siz de bu işin içine girin. Bir açıkla diyorsunuz, hayır?

-"KERVAN YOLDA DÜZÜLÜR MANTIĞIYLA GİDİYORLAR"-

Son olarak adını barış süreci dediler. İsimde de anlaşamıyorlar bir türlü. Anket yaptırıyor sık sık, çözüm süreci tutmadı, barış süreci, İmralı süreci tutmadı?Çünkü ortaya koydukları bir hedef çözmek istedikleri bir sorunu henüz tam sağlıklı tanımlamış değiller. Kervan yolda düzülür mantığıyla gidiyorlar. 30-40 yıllık bir sorun arka planı bu kadar karmaşık olan bir sorun kervan yolda düzülür mantığıyla çözülmez. Zaten sorunumuz bu. Şimdi CHP'ye zorla, 'Gelin bunun içine girin' diyorlar. Kimler söylüyor? AKP'nin kalemşörleri söylüyor. Medya üzerinden büyük bir baskı.

-"TÜRKİYE'YE YAPILACAK EN BÜYÜK İHANETTİR"-

Sorun milyonlarca yurttaşın umuduyla oynamaktır. Eğer bu sürecin sonunda bir başarısızlık çıkarsa bunun faturasını 76 milyon yurttaş ödeyecektir. Bir topluma bu kadar büyük umutlar vereceksiniz arkasından bir şey çıkmayacak. Bu Türkiye'ye yapılacak en büyük ihanettir.

-"AKİL ADAMLAR ÇIKTI PİYASAYA"-

Bir Başbakan düşünün, CHP ile görüşmek zaman kaybı diyen bir başbakan düşünün. Niye bu başbakan ısrarla ama ısrarla CHP'de bu işin içinde olsun diyor. Hani zaman kaybıydı görüşmek, neden böyle söylüyor? Baktılar iş olmuyor. Yeni bir sürecin içine girdiler. Nedir o süreç, akil adamlar. 63 kişiyi Recep Tayyip Erdoğan oturdu, kendi milletvekili listesini belirliyormuş gibi 63 tane akil adam belirledi. Akil adamlar çıktı piyasaya."

-"SEN AKİL ADAMSAN NİYE BUNLARI SEÇTİN"-

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 7 Haziran 2012'de ATV'de yaptığı açıklamaları da hatırlatan Kılıçdaroğlu, "Diyorlar ki 'CHP'nin bir önerisi var, akil insanlar olsun' diyor. Sayın Başbakan'ın verdiği yanıt ilginç. Zaten diyor akil adam biziz diyor. Sen akil adamsan niye bunları seçtin ayrıca. Nedeni şu; herhalde büyük bir ihtimalle bir kamuoyu yoklaması yaptı, güven çıkmadı. Bana güvenmiyorsunuz bari bu 63 kişiye güvenin diyor, geldiğimiz nokta bu" dedi.

-"AKLINI KİRAYA VEREN İNSANDAN AKİL ADAM OLMAZ"-

Kılıçdaroğlu "Akil İnsanların" nasıl çalışacağı konusunda ise şunları belirtti:

"Akil adamlar ne yapacak? Diyelim ki bir grup gitti Trabzon'a, Mardin'e, Edirne'ye?Bu ülkede barışa ihtiyacımız var, hep beraber haklısınız diyecekler. Huzura ihtiyacımız var, haklısınız diyecekler. Bunu nasıl yapacağız? Onu ben bilmiyorum. Bilen var mı? Peki bunlar nasıl akil adam. Konuyu bilmiyorsun, çözümü bilmiyorsun, niye gidiyorsun, neyi anlatacaksın. Gidecekler şunu mu tartışacaklar PKK Türkiye'yi terk etsin, nasıl terk etsin, silahlı mı terk etsin, silahsız mı terk etsin. PKK'lılar sınır dışına çıksın silahlarını terk etsin diye bu ülkenin insanını nasıl ikna edeceksiniz komik değil mi, aksini söyleyen mi var? Kendisine akil insan deyip siyasi otoritenin propagandasını yapan insan akil insan değildir, aklını kiraya veren insandan akil adam olmaz."
Kılıçdaroğlu, konuşmasının devamında şunları söyledi:

-BAŞBAKAN'A BAYRAK YANITI-

"Hakkari'de niye Türk Bayrağı yoktu? Sen Başbakan değil misin, kafanda ülkeyi zaten bölmüşsün. Sen kendi ülkende bir ilinde burada Türk Bayrağı yokturu nasıl söylersin sen. Bunu söylemek bölücülük değil mi? Hakkari'de senin il başkanlığın yok. CHP'nin il başkanlığında Türk Bayrağı var. İnanmıyorsan git bak. Eğer ülkeyi bu hale getirdinse o şeref ancak sana aittir.

-"ŞAKIR ŞAKIR YAPIYORSUN"-

Kişisel beklentiler üzerine bu sorunu çözmeye kalkmayacaksın dedik. Kişisel beklentileri var mı? Var. Her gece başkanlık rüyası görüyor. Pazarlık yapmıyoruz diyor. Şakır şakır yapıyorsun. Bu düşüncede olan birisi Türkiye'nin en köklü en derin sorununu çözemez. Önce halka yalan söylemeyeceksin. Yalancıdan başbakan olmaz.

-"BU MEKTUPLAR KUSURA BAKMA AMA AŞK MEKTUBU DEĞİL HERHALDE"-

Pazarlık yapmadık diyor. Bu mektuplar kusura bakma ama aşk mektubu değil herhalde. Nedir bu mektuplar? Pazarlık yapmamışmış. Oslo'da görüşen kimdi?

Eğer bu sorunu tek başına çözmeye kudreti yetseydi zaten yandaşlarına baskı yapıp, CHP'yi gelin bu işin içine girin diye bir baskı yapmazdı. Kendisi oturur çözerdi. Neden CHP'ye baskı yapıyor. İkili oynuyor. Ben sorunu çözecektim CHP önümde engel oldu demek için. Sen bu sorunu çözemezsin CHP'de önünde engel değil, çözüyorsan buyur çöz. Neyine engel olduk biz senin?

Yapılan pazarlıkları dolaylı yollardan öğreniyoruz biz. Ne pazarlıkları yaptıklarını öğreniyoruz. Bir televizyon programında yaptığı konuşmada eyaletlerden söz ediyor. Durup durduğu yerde bir başbakan neden eyaletlerden söz eder? Neden federasyonlardan söz eder. Samimi söylüyorum ne dünya tarihi ne Osmanlı tarihi konusunda küçük bir kırıntı kadar bilgisi varsa ben genel başkanlığı bırakırım. Ne olduğunu biliyor. Pazarlık yapmış ya, pazarlığın gereği için kamuoyunu oluşturmaya çalışıyor. Buna ancak tarih cahili denir.
Demokrasi bir ülkeye gelmeden bu ülkeye barış gelmez. Bir ülkede hukuk yoksa barışta yoktur. Toplumsal uzlaşma olmadan barış olmaz.
Sayın Başbakan'a söylüyorum. Demokrasi mi istiyorsun, getir yasaları çıkaralım. Darbe yasalarının arkasına saklanma. Korkma, yürekli ol.
Bizim söylediklerimiz eksik olabilir. Çıksın Recep Tayyip Erdoğan bizim yol haritamız üzerinde konuşsun bakalım.

-İLLERİ GEZECEK-


Ekonomideki gelişmeleri de değerlendiren CHP Genel Başkanı, yeni bir ekonomi politikasına ihtiyaç olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, bütün illeri gezeceğine de dikkat çekti. Bu arada Yalova Çiftlikköy Belediye Başkanı Metin Dağ CHP'ye katıldı 
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.