İşinize gelirse

Nitekim Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız da, gerçeği kabul etti:

“Bir daha elektrik kesintisi olmaz diye garanti veremem”

Tam da Bakan Bey’in dediği gibi oldu:

Fırtına Erzurum’u teslim aldı ve şehrin genelinde elektrik kesintisi oldu.

Uzun yıllardan buyana bu kadar uzun süreli bir kesinti ile karşılaşmamıştık. Bu sebeple bu kesinti herkes için şok oldu. Oysa bu durum bir Türkiye gerçeğiydi.

Fırtınada elektrik kesilir…

Yoğun kar yağışında elektrik kesilir…

Şiddetli yağmurda elektrik kesilir…

Bir tek hava sütliman olduğunda elektrik kesilmez!

Erzurum’da dün saatler süren bir kesinti oldu. Ve bildiğiniz gibi hava hem soğuktu, hem de fırtınalıydı.

Elektrik kurumu için durum neydi bilmiyoruz; lakin şehir için tam bir felaketti.

Zira her şey elektriğe dayalıydı…

Tabi afet için diyeceğimiz bir şey yok. Öyle ya, en gelişmiş ülkelerde bile tabi afet karşısında kimsenin yapabileceği bir şey olmuyor.

Tamam da…

Bizdeki tabi afet değildi ki…

Sadece normalin üzerinde esen bir rüzgar vardı o kadar.

Buna rağmen trafik alt üst oldu, enerji nakil hatları koptu, haberleşme kesintiye uğradı…

Düşünün hele ya Amerika’da ikide bir tekrarlanan o hortumlardan birisi bizde olsaydı durumumuz nice olurdu?

Sıradan bir fırtına karşısında bu şehirde hayat felç olabiliyor…

Demek ki üzerinde durmamız gereken sorunlardan birisi de işte budur.

Yani enerji nakil hatlarının havadan geçiyor olması.

Şayet bu hatların tamamı yeraltından gezmiş olsaydı, bu fırtına karşısında şehir karanlığa gömülmezdi.

Bir şehri şehir yaban temel özelliklerden birisi de, altyapıdır.

Bir belediye olarak pek çok şey yapabilirsiniz ama eğer altyapınız yoksa yaptığınız işlerin tamamı hikayeden ibarettir.

Erzurum, ne yazık ki altyapı açısından son derece zayıf bir ildir.

Sadece enerji nakil hatlarında değil; su, kanalizasyon ve haberleşme alanında da ciddi eksiklerimiz var.

Belediyeler üst yapıda makyaj yapmakla görevlerini yerine getirdiklerini zannediyorlar ama gerçek tam tersi…

Orta ölçekli bir fırtına sonucu şehrin kahır ekseriyeti saatler boyunca enerjiden mahrum kalıyorsa, orada herkes şapkasını önüne alıp yeniden düşünmek zorunda…

En başta da eski adıyla TEDAŞ…

Vatandaşın faturası birkaç gün gecikince hemen şarteli indirmesini bilen elektrik kurumu, küçük bir fırtınada şehrin karanlığa gömülmesinin de hesabını vermelidir.

Böyle bir şey olmayacağını biliyoruz. Zira burası Türkiye…

Egemenler hesap vermez, hesap sorar!

Elektrik kurumu da bir egemen ve tekel olduğuna göre, fırtına bile olmasa dilediği zaman şehri karanlığa gömebilir. Çünkü bu yetki ona verilmiş!

Bakmayın siz Erzurum’da ikide bir elektrik kesiliyor olmamasına… Bu tamamen TEDAŞ’ın merhametinden kaynaklanıyor!

Dilerse keser, dilerse kesmez; yetki onda!

Kar yağar elektrik kesilir…

Yağmur yağar sel olur, hatlar kopar…

Fırtına çıkar enerji verilemez…

Bir tek güneşli ve rüzgarsız havada elektrik olur, o zaman da gelen fatura cebinizi yakar…

Yeseniz de bu, yemeseniz de…
Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • irfan 01 Ocak 1970 02:00

    Birşey yazmadan önce iyi düşünmek lazım nitekim dün enerji bakanı açıklama yaptı kesintinin nedeni büyük bir trafonun patlamasıymış...

  • vatandaş dadaş 01 Ocak 1970 02:00

    eee sonuç ne???ne yapmalılar?iyi güzel oturmuş eleştirmissin.vatandaş gözüyle çok biliyorsunuz ya hani ne yapılmalı?sürekli duyarız önceden hava süt limanken bile elektrik su adam gibi olmazmış erzurumda.gelinen nokta ne durumda suan.merak ettim doğrusu. A- B- A -R- T -I -Y- O -R- S- U N U Z