Karayazı.
Hınıs.
Tekman.
Karaçoban.
Horasan.
Köprüköy.
Pasinler.
Belediye Başkanları, 18 Ocak’ta Köprüköy - Horasan üzerinde bir araya geldi.
Pasin Ovası Belediyeler Birliği olarak hayvan barınağı kurmuşlardı.
2 bin 500 metrekare.
750 köpek barınacak dediler.
Tedavi, rehabilite, aşı, kısırlaştırma ve her şeyden önce sıcak bir yuvaları olacak dediler.
Pati ve balonlarla süslü tabela yaptırıp, önünde açılış kurdelesi kestiler.
Günler sonra bir kap yemek bulan köpeklerin lokmaları ağızlarındayken, kucaklarına alıp objektiflere poz verdiler.
Başardılar.
Televizyona çıktılar.
Gazeteler, internet siteleri başkanlardan ve barınaktan söz etti.
Hayvan hakları dernekleri alkış tuttu.
Herkes mutluydu.
Köpekler başlarına ne geleceğini bilmeden o gece orada kaldı.
Isınamadılar.
Ha dışarı, ha orası fark etmiyordu.
Çünkü ısıtma sistemi yoktu.
Bir gün önce başkanların gövde gösterilerine malzeme olan hayvanlar ertesi gün aç kaldı.
Su bile yoktu.
Kalan tek görevli açtı kapıları, yol verdi köpeklere.
Bir kaçı Köprüköy - Horasan karayolu üzerinde ezilmekten kurtulamadı.
Telef oldular.
O görkemli, o şaşalı açılıştan birkaç gün sonra barınak kapatıldı.
Niye mi?
Çünkü daha bitmemişti, dört duvar dışında hiç bir şey yapılmamıştı.
Tedavi, aşı, rehabilitasyon ünitesi kurulmamıştı.
Sırf fotoğraf verelim diye organizasyon yaptı, açılış yaptılar.
Tabela üstündeki balonlar gibi ertesi gün patladılar.
Keşke biraz vicdanları olsaydı!
Belki hiç değilse köpekleri bu rezalete alet etmezlerdi.
Yok işte.
Bakın bunlara kimse hesap sormaz, soramaz.
Ama Allah sorar.
Ertesi gün aç bıraktıkları, kapıları açıp salıverdikleri için araçlar altında ezilen köpeklerin hesabını Allah’a verirler.
Gösterişe harcadıkları ile orası ısınırdı,köpeklerde doyrulurdu.
Böylesi çirkin, günah, gösteriş ve oy uğruna yapılan vicdanları sömürenlere diyorumki : Gelin yaşadığım Muğla il merkezinde kurulan hayvan barınağını görün, göründe ibret alın. ekonomik sıkıntılar ve mama, süt fiatlarının tavan yapması yüzünden bakmaya çalıştığım iki köpeğimi vermek zorunda kaldım. Bahçemdeki beş kediyi kapımdan alıp götürüp kısırlaştırmalarını görün. Barınakta bütün köpeklerin nasıl gerçek vicdani görev anlayışı ile huzurlu yaşıyorlar. Hatta vatandaşı hergün belli saatlerde ziyaret edilebiliyor.