AKP'liler şehit acısıyla feryat eden Yarbay Alkan'ı linç etmeye kalktı, Genelkurmay da soruşturma açtı. O Yarbay bakın neler söyledi...
Erzurumajans-Hedefteki Yarbay Mehmet Alkan Sözcü yazarı Saygı Öztürk'e konuştu. İşte Saygı Öztürk'ün o yazısı:
O yarbay aynen şunları söyledi
Türkiye, Yarbay Mehmet Alkan'ı, şehit edilen kardeşi Yüzbaşı Ali Alkan'ın Osmaniye'de düzenlenen cenaze töreninde tabuta kapanıp ağlayan, ağlatan isyan dolu sözleriyle tanıdı. Yarbay ağabey ağzından "çözüm"ü düşürmeyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ne oldu da şimdi "savaş" demesine tepki gösteriyordu. Yalnız o yarbay değil cenaze namazına katılan 15 bin kişi de benzer tepkiler ortaya koyuyordu. Son iki ayda 6 şehit toprağa veren Osmaniyeliler de ayağa kalkmış, bu feryada katılıyorlardı.
AKP'nin yeni taktiği, şehit cenazelerinde AKP'li bakanlara kim tepki gösteriyorsa hemen o kişilere bir damga vuruluyor. Bakıyorsunuz Erzurum'da tepki gösteren PKK'lı, Bursa'da Sağlık Bakanı'na bağıran bir anda DHKP-C'li yapılıyor. Şehit yüzbaşı Ali Alkan'ın yarbay ağabeyinin sözlerinden sonra onun da bir örgütle bağlantılı olduğunun yazılıp, söyleneceğini tahmin etmek zor değildi.
HER İFTİRAYI ATTILAR
Nitekim iftiralar anında başladı. Yarbayın "PKK-HDP ağzıyla konuştuğunu", "PKK sözcülüğü yaptığını", "Fethullah Terör Örgütü mensubu olduğunu" da öne sürdüler. Bu yalan, dolan, iftiralar bitmez. Daha buna yenileri eklenir. Bakarsınız komutanı sol örgütün mensubu gibi de gösterirler. Alevi olduğunu dile getirip saygısızca ifadeler kullanırlar.
Yaptığı açıklamalardan dolayı Jandarma Genel Komutanlığı, Yarbay Mehmet Alkan hakkında disiplin soruşturması başlattı. Tabii bunun sonucunda nasıl karar verilir bilemiyorum ama AKP'lilerin bu gelişmeyi yakından takip edeceğinden hiç kuşkunuz olmasın. Çünkü, AKP'nin aleyhine kim yazıyor, kim konuşuyorsa onların cezalandırılması için ellerinden geleni yapıyor, devlet imkanlarını da sonuna kadar kullanıyorlar.
CENAZE NAMAZI KILDIRILMADAN
Bakın şu hale, şehidimizin cenaze namazı bile kılınamadı. Son dönemde 6 şehit veren Osmaniye'de cenaze namazlarının kılınmasında düzen-intizam diye bir şey olmadığı görüldü. İl müftüsünün arkasında AKP milletvekilleri, il başkanı şehit ailesinin önündeki sıraya geçirilmeye çalışılıyor. Oysa şehit ailesinin arkasındaki sırada MHP milletvekilleri Mevlüt Karakaya, Seyfettin Yılmaz, Ruhi Ersoy ile Fahrettin Oğuz Tor bulunuyordu. Nedir yani AKP'li milletvekillerinin özelliği?
Nedense son dönemde cenaze namazı kıldıranlar, terör örgütü PKK'nın adını bile anmıyor, onları besleyen, eylemlere teşvik edenler için bir çift söz söyleyemiyor. Osmaniye'de, müftünün tutumu, yaşanan karışıklık, müftü ve AKP milletvekillerine olan tepkiler nedeniyle şehit yüzbaşının cenaze namazı bile kıldırılamadı. Bu durum, halkı daha da öfkelendirdi. Müftü, cenaze namazının mezarlıkta kıldırılacağını söyledi. MHP Kadirli İlçe Başkanı Çağlar Bağcılar'a sordum, "Mezarlıkta cenaze namazının kıldırılacağı söylenmesine rağmen orada da namaz kıldırmadılar. Bunu herkes bilsin" dedi.
Sonuçta, şehidimizin cenaze namazını kıldıramayan, terör örgütüne, onları koruyup, kollayan, besleyenlere tepki gösterilemeyen bir ülke haline getirildik. Eserinizle övünün!
ALLAH'A HAVALE ETTİ
Yarbay Mehmet Alkan'a disiplin soruşturması açanlar, ona ceza vermek isteyenler kendilerini Yarbay Mehmet Alkan'ın yerine koysunlar. Şehit edilen kardeşine cenaze namazı bile kıldırılamıyor.
Komutan bir anda PKK'lı, Fethullahçı, Ergenekoncu yapılıyor. Telefonda Yarbay Alkan'a yazılanları, söylenenleri hatırlattım, cevabı "Hepsini Allah'a havale ediyorum. Başka ne diyeyim?" oldu. Disiplin soruşturması için de "Neye karar verirler bilemiyorum" dedi.
İşte biz telefonda konuşurken, "son dakika" haberi olarak Şemdinli'de iki askerimizin şehit edildiği belirtiliyordu. Şehit ağabey bu acı haberi bizden önce almıştı. Hatırlattığımda şunları söyledi:
"Kardeşimin şehit olmasından sonra onun son şehit olması, başkalarının da ocağında bu acıların yaşanmaması için dua ettim. Bunu yürekten diledim. Şemdinli'den iki şehit haberini aldığımda o ailelerinin nasıl acılar içinde olduğunu yaşayan birisi olarak biliyorum."
"Yürüyün be kardeşim yürüyün"
Terör örgütü yolları patlayıcı tarlasına çevirmiş. Askerler geçince bunları patlatıyor ve kendileri açısından riski az eylem gerçekleştiriyor. Terör örgütü bu eylemi gerçekleştirdiği için kayıp da vermiyor.
Güneydoğu'da görevli bir komutanla konuştuk. Şehit haberini aldığında onların komutanlarına kızdı, "Yürüyün be kardeşim siz de yürüyün. Yürümekten dolayı ölmezsiniz" diyordu. İzin verildiği yıllarda 50 kilometre ötedeki operasyonlara bile mayınlardan korunmak için yürüyerek gittiklerini anlattı. Yollar patlayıcılarla dolu olduğuna göre askerlerin motorlu araç kullanma alışkanlığını bırakıp yürümelerini istedi. Geçmişte at kullanan komutanlar olduğunu hatırlatalım. (Sözcü)
- M. Emin Alper 01 Ocak 1970 02:00
Ergenekon adı altında Türk ordusuyla ve Paralel adı altında da Türk polisiyle mecadelenin eşkıyaya sağladığı avantajları herkes biliyor. Bugün gelinen noktada bu iki mücadelenin baş rolde olduğunu görmeyelim mi? On beş bin kişiden bahsediyorsunuz. Bir de artısı var bunun: Malazgirt`ten Sakarya`ya, Dicle`ye kadarki milyonlarca şehit...