Bu KUDAKA varya hani şu yeni kurulan Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı, anlaşılan daha çok malzeme çıkaracak bize ve Erzurum, Erzincan, Bayburt gündeminin nabzını tutan, bu bölgenin geleceği için kaygılanan, dertlerine derman bulmaya çalışanlara...
Adı üstünde kalkınma ajansı; bir nevi üç ilin DPT’si, plan program yapacak, aklında fikri olup da cebinde akçesi eksik olanlara sermaye sağlayıp yerel kalkınmaya düzen ve istikrar getirecek. Peki nasıl yapacak bunu?... 20 trilyon olduğu söylenen SADAKA gibi bütçesiyle mi?... İktisatçı, işletmeci, ziraat mühendisi yerine uluslararası ilişkiler mezunlarıyla şişirilen stajer personeliyle mi?...
Bir dizi kaygı ve eleştirimizi geçtiğimiz günlerde yazmıştık ama KUDAKA bizleri muhatap görüp bir açıklama yapma gereksinimi henüz duymadı… Küresele yetişmeyi yerelin koordinasyonu ile sağlayacaksa bu kuruluş, yerel dinamiklerin işiten kulağı, düşünen aklı, söyleyen dili olan yerel basını niye dikkate almaz, orası meçhul…
Geçenlerde bu KUDAKA’nın bir bombasının daha farkına vardım... Yazmaya ancak fırsat oldu.Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı’nın internet sitesinde (www.kudaka.org.tr) yeralan iki tane ihale ilanı var. Merak edip ilanları okuduğumda hayretler içerisinde kalıp 'yuh' diyesim tuttu. İlanların konusu; "Onarım İşi" ve “Araç Kiralama..."
Tamam, olabilir, kamu kurumları-kuruluşları ihaleye çıkar. Amaç nedir, en iyi işi en ucuza yaptırmak. Gelin görün ki; KUDAKA'nın ihale ilanlarının son maddeleri aynen şöyle:
“Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu hükümlerine tabi olmadığından, mal ve hizmet alımı ile yapım işlerine ilişkin işi ihale edip etmemekte, kısmen ihale etmekte veya dilediğine kısmen veya tamamen vermekte serbesttir... Kamu oyuna duyurulur. İletişim: [email protected]”.
Hayda… Bu ne pehriz, bu ne lahana turşusu!..
İhale edilen iş hakkında ajans genel sekreteri kiminle ne yazışacak gmail üzerinden; dahası bu para halkın parası değil mi? Kalkınma ajansı, yani genel sekreter hem ihale ilanı veriyor hem de işi istediğime veririm, haberiniz olsun diyor.
Allah alla dedim; aynı sitede yer alan son yönetim kurulu toplantısı hakkındaki bilgilere bakınca da az buz çaktım manzarayı: Özelleştirme Yüksek Kurulunun kararıyla Şubat ayında Kalkınma Ajansına devri gerçekleşen Cumhuriyet Caddesi üzerindeki eski TEKEL binasının devir bedeli olan 2 milyon 155 bin 865,03 TL’nin Özelleştirme İdaresi Başkanlığına ödenmesine, karar verilmiş. Binanın tadilat işini de Sayın Genel Sekreter Rıfat Altan gmail üzerinden yazışarak istediğine verecekmiş...
Şimdi, hani derler ya balık baştan kokar; hakikaten de öyledir, balık çürümeye ve kokmaya kafasından başlar. Olacak iş değil, eski tabiriyle 2 trilyon 155 milyara bina satın alınıyor, binanın tadilatı ise (hem de lojmanlarıyla birlikte) gene trilyonlara ihale edilecek... Hizmet binası ile lojmanlarına trilyonlar harcayan ajansın heniz daha resmi bir e-posta adresi bile yok, gmail’den resmi yazışma yapacak. Genel sekreter de ihale yapıyomuş gibi yapıp işi istediğine verecek. Malum merkezi hükümetten gelen SADAKA, pardon bütçe 20 trilyon, daha şimdiden gitti mi 5-6 trilyonu konak yaptırmaya, 3-4 trilyonu personel maaşına, lap-top felan almaya, bir o kadar da 4X4 jeep kiralamaya hem de şoförüyle… Erzurum, Erzincan ve Bayburt'taki girişimciler ise avuçlarını yalayarak kalkınma projeleri beklesin...
Hadi bunlar bir yana; Tekel işçileri Ankara'nın göbeğinde aylarca sokaklarda yattı, aç kalmamak sefil olmamak için; Başbakan ne dedi, para yok, razı olacaksınız, sorun hala çözülemedi; lazım olan para da toplamda 40-50 trilyon....
Gelin görün ki, Erzurum'da devasa Tekel binası en az 15-20 trilyon edecekken, 2 küsür trilyona Rıfat Altan’a veriliyor bölgenin kalkınma bütçesiyle kendisine konak yaptırsın diye. Tekel işçisi sefalete mahkum olurken, memleketin girişimcisi kimin umurunda...
Ne derler böylesi alengirli işler için; çok su kaldırır çoook...
Bizim gmail küdakasıda pardon Kuzeydoğu Anadolu Kalkınma Ajansı’da anlaşılan bu gidişle daha çok su kaldıracak çoook...