AK Partisi'nin İl Başkanı Murat Kılıç ile beraberdik sabah.
Sahibi olduğu arzen'de o kahvaltısını yaparken, ben de çay içtim, sohbet kovaladım.
İl Başkanı olduğu için değil, önceleri de oturup konuştuğum, çoğu konuda görüşlerine katılmışlığım olduğu gibi katılmadığım, 'çata çat' tartıştığım da bir isimdir o.
Ne zamandır biraraya gelip şöyle gündemden, güncelden konuşamadığımız Kılıç'a, hazır yanlız da bulmuşken, aklıma takılan ne var, ne yok sordum, cevaplar aldım.
Sonlara doğru yardımcısı Hüseyin Koçan'ın da dahil olduğu ve bir buçuk saate yakın görüşmemizin sonrasında MuratKılıç'ın öne çıkan iki-üç açıklaması oldu.
Moda tabirle,manşete çıkan..
Biri cemaatle ilgili olanı.
''Ben aslında cemaatten ilk rahatsızlığı taa Gezi olaylarında duymuştum'' dedi mesala.
İkincisi,kendisi aday edilmedi diye seçim propoğanda çalışmalarında 'ağırdan aldığı',Büyükşehir adayları Sekmen'le beraber çok görünmediği yönündeki iddilara cevabı.
Üçüncüsü de, meclis üyeleri listesi ile ilgili düşünceleri.
***
Bugün ben o görüşmeden yansıyan görüş ve düşünceleri haber formatında değil de, biraz da sıkılmayasanız diye kısa kısa spotlar halinde vermeyi uygun buluyorum.
Ama ne bir eksik, ne bir fazla.
Di buyurun öyleyse:
***
''Ben din ve diyanet anlamında cemaatin hizmet anlayışına öteden beri sıcak bakardım. Ama ne zaman cemaat siyasetin içinde oldu, o zaman ona elbette ki karşı olurum, oluyorum da zaten. 17 Aralık'ta yaşanan o hadise sonrasında yapılan o yayınlar neydi öyle? Benim bunu ne olursa olsun doğal bulmam mümkün olabilir mi hiç?''
''Özellikle cemaatle ilgili rahatsızlığım benim, Gezi olaylarında başlamıştı. Cemaate mensup bazı yayın organlarının haberleri filan, beni o günlerde rahatsız etmeye başlamıştı.''
''Doğrusu ilk bakışta ben de Mehmet Sekmen'in kompleksli olabileceğini, tepeden bakar bir anlayış içerisinde bulunacağını sanıyordum. Ama yok, hiç de öyle değilmiş. Yakından da tanıyınca daha da sevdim. Samimi ve de çok cana yakın. Kaldı ki ben de İl Başkanı olarak o aday edilsin diye öneride bulundum. Tecrübesi ile Erzurum'un çehresinin değişeceğine inanıyorum.''
''Ben aday edilmedim diye az çalıştığım, ağırdan aldığım, seçim propoğanda çalışmalarına katılmadığım söyleniyor. Bu alçaklıktır. Sayın Sekmen ile bu kısa zamanda ben bine yakın esnaf, köy ve ev ziyareti yaptım. Bu mu az çalışmak? Doğrusu o ithamlar haksızdır. Gevşek davranmak bana göre alçaklıktır, biz o alçaklığı yapmayız.''
''Aday edilemeyeceğim, Sekmen'in ilan edilmesinden üç-beş gün önce belli olmuştu. Ankara'dan gelen bir telefonla öğrenmiştim.''
''Tekman'a,Karayazı'ya bizden başka seçim gezisine giden mi var? Hangi parti bizim kadar çalışıyor? Ama biz gidiyoruz. Biz, referandumda olduğu gibi bu seçimde de daha çok oy almanın peşindeyiz. O dönem de sordular. Bu kadar niye uğraşıyorsunuz,nasıl olsa 'Evet' çıkacak dediler. Ama biz o 'Evet'lerin çok olmasını, Türkiye'de ilk sıralarda yeralmamız için çabalıyorduk. Şımarıklık filan yok. Herkesten biz iki katı fazla çalışıyoruz.''
''Yakından biliyorum. Sekmen'in boş dakikası yok. Her gün bir proğram dahilinde çalışma yapıyor. Sabah 7.30'da başlıyor, gece 12.00'lere kadar sürüyor. O'nun ve bizim, bu seçim döneminde elini sıkmayacağımız seçmen kalmayacak.''
'' Merkez ilçedeki 87 meclis üyesini, kılı kırk yaparak belirledik. Daha önce kamuoyuna duyurduğumuz listede bir-iki değişiklik yaptık. Listelerde 8 İl yönetiminden arkadaşa yer verdik. Yakutiye, Aziziye, Palandöken Kadın Kolları Başkanımızı Meclis üyeleri listesine yazdık. Listelerde çok bayana yer verdik. Ayrıca Gençlik Kolları Başkanımız da listelerde yeraldı.''
''Meclis üyesi listelerinde milletvekilimiz Muhyettin Aksak'ın hiç bir dahli olmadı. Kendisi ne bir isim yazdırdı, ne de herhangi bir kişiye referans oldu. Uzak durdu, karışmadı hiç. Böyle bir kararı vardı. Bu onun tercihiydi. Saygı duymak lazım.''
''Fatih Cengiz'in, Yakutiye için adaylık talebi oldu. Ama mevcut başkan değerlendirildi yine. Fatih bey başarılı bir belediye başkanı arkadaşımız. Kendisini seviyoruz. Yakutiye kararı alırken benim asla bir yönlendirmem, tavsiyem filan da olmadı. Demek ki onun için nasip buraya kadarmış. Ama sayın Sekmen'in, kendisini Büyükşehir'de idari bir görevde değerlendireceğini de sanıyorum.''
---
NOT 1: İstanbul Erzurumlular Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanlığına Mehmet Sevengetirildi. Erzurum'un 'efsane' olmuş isimlerinden biri olan Hulusi Seven'in oğlu, rahmetli Ethem Seven'in de kardeşidir Mehmet Seven. Renkli ve sosyal kişiliği ile tanıdığım Mehmet ağabey, son yıllarda biraz 'silik' kalan o başkanlıkta babası ve rahmetli ağabeyisi gibi iz bırakır, efsaneleşen isimlerden biri olur. Dilerim sadece 'başkan olmak için başkan olanlardan' olmaz! Kendisini ve seçilen yeni yönetimini tebrik ediyor,başarılar diliyorum.