Gevezelik; geveze olma durumu haline denir.
Peki geveze kime denir?
Karşısındakinin sözüne sanki iki kulağı değil de tek kulağı varmış gibi sağır kesilen, dinleme yetisinden uzak ve devamlı ulu orta tek dili değil de çok dili varmış gibi çok konuşan, çenesi düşük, gevşek ağızlı, lafçı, lafazan, zevzek, lakırdı ebesi, ağız kavafı, cır cır konuşan, sır saklamayan, boşboğaz, ayran ağızlıinsana geveze denir.
Gevezenin yanında sabır taşınızı çatlamadan onu dinlemek ya da kendimizi dinletmek belki bir yöntem olabilir ancak bu yöntem ona sökmez. Geveze köşe bucak kendisini dinleyecek arar. Bir yakalanırsanız yandınız! Yapılacak en iyi yol tabana kuvvet ondan uzaklaşmaktır.
Geveze konuşma sırasını gözetmez. Konuşma sırası kimde demeden konuşmada üstünlük sağlamak istediğinden geveze gevezeden hoşlanmaz. Bir de kendi gevezeliğini görmeden amma da gevezeymiş demez mi! Gevezenin en sevdiği insan gevezenin her dediğini onaylayan kuzuz kuzu dinleyendir.
Geveze bir de demez mi; "Başınızı ağrıttım, gevezelik ettimse, af ola!" Dinlemediyseniz yorulmamışsınızdır, yok eğer gözünüzün içerisine bakarak size zorla kendini dinletmişse vay halinize! Gevezeliğini ele veren insan karşıdakinin yanında birden değersizleşir. Güvenini yitirir. Doğru ve güzel söz söylese de gevezeliği yüzünden değersizleşir. Alaya alınan olur.
Sarhoş, çakırkeyif olmuş insanın muhakemesi zayıf ve dağınık bir zihin yapısıyla dinlemeden daha çok çenesi düşük olarak konuşma isteği çevresinde değer bulmadığı gibi geveze de değer bulmaz. Çevresinde saçmalar, anlamdan daha çok anlamsız kelimeleri peşi sıra dizer. Geveze dostunuz olacağına zeki serseri olması daha iyidir.
Gevezeyi susturmak için halk arasında; "Çok söz Kur'an'a yakışır," denir. O bu sözden de anlamaz. Geveze kendi düşük çenesiyle eline yüzüne pis kokular süren gibidir.
Mısır kralı kurban edilmesi için bir köleyi yollayarak etinin en güzel ve en kötü parçasının ayrılmasını ister. Güzelliklerin olduğu kadar kötülüklerin de aracı olan dil ayrılarak krala sunulur. Kral bu durumu takdirle karşılar.
Eskiden temel eğitimde konuşmadan daha çok susma eğitimi verilirdi. Susmak edeptendi. Çünkü söz ağızdayken senin tutsağın eğer ağzından çıktımı sen onun tutsağı olursun. Çok defa keşke konuşmasaydım deriz, keşke susmasaydım demeyiz.
Filozof Zenon, fiziksel bir işkence halinde söylemesini istedikleri bir sırrı söyletmek istediklerinde sırrı vermemek için dişleriyle dilini parçalayıp kestiği dilini kralın yüzüne tükürür. Devlet işi gevezelerle değil, ağzı sıkı, perk insanlarla yürütülür. Gevezelerin elinde sır kanatlı kuş gibidir, çok çabuk yayılarak ifşa olur ve sır olmaktan çıkar.
Boş laf üretmek için merak duygusu gevezelerin önemli özelliklerinden biridir. Haber toplarlar ki gevezelikleri artsın eksilmesin. Geveze bugün konuşmadığım için dilim şişti der. Dilini eşek arısı soksun! Başımıza ne gelirse dil yüzünden gelir.
Geveze aklını değil, arzu ve isteklerini tatmin etmek ister. Davranışları soylu olmadığı için çal çeneyle karşısındakini etkilemek ister. Aşırılık gevezeliğin sermayesidir. Çok çabuk kendisini tüketir. Kırık plak gibi hep bayat ve eskimiş ezberlediği şeyleri tekrar eder. Gevezeyi ikna etmeye kalkmamak gerek. Freni olmayan otomobil gibidir geveze insan. O diline değil, dili ona hakimdir.
Çocukken büyüklerimiz askerlik anılarını anlatanlardı. Sabırla dinlerdik ama hep aynı şeyleri anlattıklarından biz de yorgun düşer uyurduk.
Çok eski zamanlarda berberde kralın birinin tiranlığından bahsedilir. Berber de "Neredeyse her gün usturam onun boğazındayken onun tiranlığından bahsetmeniz komik!" diye mırıldanır. Bunu duyan kral çok konuşan geveze berberi kazığa oturtur.
Gevezelik tedavi edilebilir mi?
Bu çok zahmetli bir iş olsa gerek.