Gazi Üniversitesi'nde Doç. Duran B., geçtiğimiz yıl sürpriz bir şekilde emekli olan ünlü profesör Şükrü K.'nın "kendisini öldürtmek istediğini" iddia etti.
Erzurumajans-Türkiye, Konya Selçuk Üniversitesi'nde hocaların "Sekreter
Asuman S." için işlediği cinayetin şokunu yaşarken, benzer bir cinayet
iddiası da Gazi Üniversitesi'nde ortaya atıldı. Üniversitenin Maliye
Bölümü'nde doçent olarak görev yapan Duran B. İsimli hoca, aynı bölümde
görev yapan ve geçtiğimiz yıl sürpriz bir şekilde emekli olan ünlü vergi
profesörü Şükrü K.'nın, "kendisini öldürmek istediğini" iddia ederek
Şükrü Hoca hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda
bulundu.
Taraf gazetesinden Hüseyin Özay'ın haberine göre Duran
B'nin suç duyurusu üzerine Cumhuriyet Savcılığı soruşturma başlatırken,
Duran B., Şükrü Hoca'nın kitaplarının tamamında intihal olduğunu tespit
ettiğini Şükrü K.'nın bu nedenle kendisini öldürmek istediğini öne
sürdü.
Gazi Üniversitesi'nde yaşanan "kasten adam öldürmeye
teşebbüs" skandalı, Maliye Bölümü hocalarından doçent Duran B.'nin,
Ankara Cumhuriyet Savcılığı'na verdiği 31 Ocak 2014 tarihli dilekçe ile
gün yüzüne çıktı. Dilekçede, yine aynı bölümde görev yapan ünlü vergi
profesörü Şükrü K.'nın kendisini öldürmek istediği ve bu nedenle konunun
soruşturulması talep edildi. Suç duyurusunda, Şükrü K.'nın yanı sıra,
aynı bölümde memur olarak çalışan Mürüvvet A.'nın ve Alpay K. İle 9
kişinin daha ismi yer aldı. Dilekçede, söz konusu kişilerin de, kasten
adam öldürmeye teşebbüs suçunun işlenmesine yardım ettiği öne sürüldü.
SAVCILIK SORUŞTURMA BAŞLATTI
Duran
B.'nin suç duyurusu üzerine Ankara Cumhuriyet Savcılığı iddialarla
ilgili olarak soruşturma başlattı. Soruşturmanın yargıdaki deprem
nedeniyle bugüne kadar tamamlanamadığı öne sürüldü. Soruşturma
çerçevesinde ismi geçenlerin ifadelerinin alınmaya başlandığı öğrenildi.
Soruşturma ise halen 2013/142243 sayılı dosya numarası ile takip
ediliyor.
Suç duyurusunda yer alan iddialar...
"8-9
ESERİNDE İNTİHAL..." Duran B.,suç duyurusu dilekçesinde, aynı bölümde
görev yapan Şükrü K.'nın, 8-9 eserinde intihal olduğunun tespit
edildiğini ve bu tespitlerden dolayı Şükrü K.'nın geçen yıl sürpriz bir
şekilde emekli olmak zorunda kaldığını öne sürdü. Duran B., aynı bölümde
çalıştıkları Şükrü K.'nın, intihal olayından olayı kendisini sorumlu
tutuğunu ve bu nedenle de kendisini öldürmek için bazı kişilerde
anlaştığını iddia etti. Duran B.'nin avukatı aracılığı ile verdiği uç
duyurusu dilekçesinde yer alan iddialar şöyle:
"16 Nisan 2013
günü müvekkilim G.Ü.İ.İ.B.B.'den çıkıp evine doğru gitmekte iken yine
adı geçen Gıyas ve Mutlu tarafından öldürülmek kastı ile darp
edilmiştir. Bu öldürmeye teşebbüs eylemi karşılığında Şükrü K. ve Özgür
Ş. Adı geçen kişiler 100 bin liraya anlaşmışlardır. Bunun 20 bin lirası
peşin olarak ödenmiştir. Bu olayda gözcülük yapılması ve olayın
gerçekleştirileceği yerde keşif yapılması amacıyla üniversitede görevli
memur Alpay K. ve askeriyeden ayrılma Arif T. Da bu eyleme dâhil
edilmiştir. Eylem öncesi ve eylem günü müvekkilin hangi saatlerde
üniversiteden çıktığı hangi güzergâhı takip ettiği arabasını hangi
garaja koyduğu ve garajın neresine park ettiği, garajın çıkış kapıları
konusunda ayrıntılı bilgi Özgür Ş. tarafından şüphelilere
iletilmiştir...."
"KIZ MESELESİ" DEYİN" Suç duyurusu
dilekçesinde, şüphelilerin olay günü üniversitenin garajında kendisine
sert bir çisimle saldıra bulundukları ve öldürme kastıyla hareket
ettikleri öne sürüldü. Dilekçede, olayın ardından, Duran B.'nin, 3-4 gün
komada kaldığı ve uzun süre tedavi gördüğü da kaydedildi. Dilekçede,
olay günü ile ilgili ilginç bir olayın yaşandığı vurgulanarak, olayın
gerçekleştiği bölümdeki kamera kayıtlarının tamamının silindiği iddia
edildi. Duran Hoca, dilekçesinde Şükrü K. tarafından tutulan kiralık
katillerin paralarını tam olarak alamaması üzerine kendilerine gelerek
itirafta bulunduğunu da öne sürdü. Duran B. Dilekçesinde şu iddialarda
bulundu:
"Bu öldürmeye teşebbüs olayının sebebinin ve faillerinin
tespit edilememesi amacıyla bizzat Şükrü K. tarafından saldırıda
parmağı olan kişilere ve güvenlik görevlilerine ileride açılacak
soruşturmada saldırının 'kız meselesi' 'çek-senet işi" ve 'mafya işi'
olduğu yönünde beyanda bulunmaları yolunda ketlinde bulunmuştur. Nitekim
yapılan adli ve idari soruşturmalarda güvenlik görevlileri azmettirici
Şükrü K.'nın beyanı doğrultusunda ifade vermişlerdir. Ve bu ifadeler
karşılığında güvenlik görevlileri Şükrü K.'dan para almak suretiyle
menfaat temin etmişlerdir..."
Taraf