Galatasaray?ın yıldız isimlerinden aynı zamanda istikrarlı isimlerinden biri olan Patrick Van Aanholt, geçtiğimiz günlerde basın mensuplarının sorularını yanıtladı ve aynı zamanda kulüp televizyonun da açıklamalarda bulundu.
ERZURUM AJANS / Paribahis istatistikleri doğrultusunda Galatasaray’da sezonun en iyi oyuncularından biri olarak görev aldığının söylenmesi üzerinde bu konuda büyük mutluluk duyduğunu söyleyen Aanholt, önümüzdeki sene performansını çok daha üst seviyelere çıkarmak istediğini belirtti.
Patrcik, yaptığı açıklamaların devamında ise şu ifadeleri kullandı “Galatasaray'da oynuyorsanız 13 veya 14'üncü sıralarda olmak için tabii ki oynamıyorsunuz. Galatasaray ya şampiyon olur ya da ilk 3'e girer. Her zaman en üst seviyede mücadele eder. Biz de geçen sezon gibi bitirmek istemiyoruz. Bu sene kupa kazanmak istiyoruz. Tabi ki büyük beklenti içerisindeyim kendimden, yeni bir hocamız var. Yeni takım arkadaşlarım var, bundan dolayı da büyük bir beklenti içindeyim. Başlamak için sabırsızlıkla bekliyorum ve umuyorum ki sonunda ligi Galatasaray'ın hak ettiği yer olan en tepe de bitireceğiz. "Evet, dediğiniz gibi bir sene içerisinde 3 farklı hocayla çalıştım. Ancak tabi ki bu futbolun doğasında olan bir şey. Gayet normal karşılanması gereken bir durum. Bazen oyuncular gider, bazen hocalar gider. Buraya geldiğimde 3 tane hoca gitti ancak durum bu şekilde” dedi.
Avrupa ve Ligde Aynı Oyunu Oynadık fakat Sonuçlar Farklı Oldu
Geçtiğimiz sezon Galatasaray’ın Avrupa liginde başarılı bir performans göstermesi ancak buna rağmen ligde tam tersi bir performans göstermesinin neyle ilgili olduğuna dair sorulan soruyu yanıtlayan Aanholt; “Açıkçası bununla ilgili tam bir şey söyleyemiyorum. Yani ne desem bilmiyorum. Çünkü evet dediğiniz gibi Avrupa liginde gösterdiğimiz performans iyiydi ancak ligde de aynı performansı sergilemeye çalıştık. Fakat aradaki aldığımız sonuç farkı neden kaynaklanıyor, bunu açıklayamıyorum. Aynı oyunu oynadık fakat nasıl farklı sonuç oldu bunu bilemiyorum” ifadelerini kullandı.
Marcao ve Babel’in takımdan ayrılmasıyla ilgili değerlendirmelerde de bulunan Aanholt; “Tabii ki onları özleyeceğiz. Hem arkadaşlıklarını özleyeceğiz hem de verdikleri katkıları da arayacağız. İkisi de lider ruhlu oyunculardı. Marcao zaten kardeşim gibiydi. Marcao'yu senelerden beri tanıyorum. Babel'in de deneyiminden çok fazla yararlandık. Onun için bu yönden eksikliklerini hissedeceğimizi düşünüyorum. Ancak tabii ki yerlerine de yine deneyimli oyuncular geldi. Onların da zaman içinde adaptasyonlarını sağlayıp, nasıl olacaklarını göreceğiz. Bilmiyorum bu soruya bir şey diyemem çünkü transferlere dahil olan kişi ben değilim. Kulübümüzde transferlerle ilgilenenler çalışanlar var. Daha çok onlara sormanız gereken bir konu. Eğer onlar böyle bir transferi düşünüyorlarsa tabii ki bu transferi yaparlar ve gidip de iyi bir oyuncuyu imzalarlar. Ancak ben kendi açımdan baktığım zamanda şu anda elimizdeki oyuncularla da ileri gidebileceğimizi düşünüyorum. Dolayısıyla burada yöneticilerimize daha çok bu soruyu sormanız lazım. Ben her zaman kendi oynamak istediğim oyunu oynuyorum. Her zaman için ileri doğru giderim ve hücuma katkı sunarım. Kimse bana defansta kalmam konusunda bir şey söylemedi. Kendi oyunum neyse o şekilde devam edeceğim. Yani sonuçta günün sonunda baktığımız zaman gol, goldür. Sağ olsun, sol olsun, kafa olsun ne olursa olsun ben hepsini deneyeceğim. Zaten istatistiklerime baktığınız zaman çoğu golümü sağ ayağımla atmışımdır ama sol ayağımla da golüm var.” ifadelerini kullandı.
Gelecek Sezon Assist Hedefi Var mı?
Galatasaray’ın başarılı isimlerinden biri olan Aanholt, gelecek sezona dair herhangi bir asist hedefi olup olmadığına dair yönetilen soruya ise aşağıdaki gibi cevap verdi:
“Tabii ki olmayan bir oyunla ilgili bir şey söylemem. Çünkü değişir. Ben şimdi 100 tane orta yapacağım derim 10 tane yaparım. Bu tamamıyla bazı değişkenlere bağlı. Oyuncular, yapacağım asisti gole çevirebilecek mi? Beni takip edebilecekler mi? Beni fark edebilecekler mi? Yapacağım ortaları önce bu tamamen değişken bir durum maça göre maçın gidişatına göre de değişken bir durum, onun için bakmak gerekiyor. Şu ana kadar gördüğüm kadarıyla potansiyeli olan bir genç oyuncu, öğrenecek şeyleri de çok fazla. Öğrenmeye açık bir oyuncu. Defansif yanı iyi olduğunu düşünüyorum. Galatasaray'ın da kendisini buraya getirerek iyi yaptığını düşünüyorum. Şimdi orada bir karışıklık var. Ben sonuçta onlara İngilizce'yi öğrenin demedim. Sonuçta ben de Türkiye'deyim, Türkçeyi öğreniyorum, Türkçe kelimeler öğreniyorum. Yani bunu bir zorunluluk için söylemedim. Sadece Türkiye dışına giderlerse bu öğrenmeleri gereken bir şey olduğu için. Çünkü eğer yurt dışına giderseniz İngilizce'yi de biliyorsanız eğer bir adım önde olursunuz. Sadece bu futbol için de değil. Yurt dışına tatile gittiğiniz zaman da İngilizce'ye ihtiyacınız var. Burada sadece bizimle konuşmaları için değil. Bizim de burada oynayan oyuncular olarak Türkçe'yi öğrenmemiz gerekiyor. Sadece 1 adım önde olmaları için. Diğer rakiplerine göre yurt dışına gittikleri zaman bir adım önde olmaları için söyledim” ifadelerini kullandı.