Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası'nda Lütfü Yücelik'in gitmesine veya Mustafa Güvenli'nin gelmesine filan bakmıyorum ben. Her ikisi de, kazanmış, kaybetmiş, benim hiç mi hiç ilgimi çekmiyor. Amma. Bak eğer Ticaret Borsası'nda Hakkı Hınıslıoğlu giderse vallahi de billahi de benim ilgimi çeker o! Hem de dört çeker!
***Ahan Hakkı Hınıslıoğlu ağabeyi bu yazıyı okuduğunda 'hoppulamasın'da ne yapsın? Daha işim yok, Hakkı ağabeyi ile uğraşıyorum. Hele bana! Benimki de şimdi iş mi? Hakkı ağabeyi bir güne bir gün tavuğuma 'kışt'mı demiş? Tapulu arazime gecekondu mu yapmış? Sülalemden kız mı kaçırmış? Ne yapmış? Vallahi tanıdığım Hakkı ağabeyi sözünün eridir, bu saatten sonra bana ne derse yeridir!
***Şaka bir yana, ETSO gibi, ESOB gibi, geniş katılımlı sivil toplum kuruluşlarının böyle birden fazla adayla seçimlere gidiyor olması, gitmesi, bana büyük bir keyif veriyor. Bana veriyorsa herkese veriyordur! Ne bileyim, en azından bu sayede bu tür kurumların sosyal ve ticaret hayatında daha fazla aktif rol alması sağlanıyor. Hal böyle olunca da bereket oluyor. Nerde 'hareket', orda 'bereket' yani.
***
Ama, bildiğim bir şey var, Borsa'da Hakkı Hınıslıoğlu ağzıyla kuş tutsun, kimsenin umurunda olmayacaktır! Çünkü orada hareket yok! Orası kapalı kutu! Ticaret Odası ne kadar eşgereyse, Ticaret Borası o kadar gizli! Ticaret Odası ne kadar beyazsa Ticaret Borsası o kadar siyah! Özetle, Ticaret Odası ne kadar Hürriyet Gazetesi ise, Ticaret Borsası o kadar Resmi Gazete! Ticaret ve Sanayi Odası ne kadar Melih Gökçek ise, Ticaret Borsası o kadar Ahmet Küçükler! Ne yapsa yaranamayacak! Vallahi de böyle, billahi de böyle!
***
Ticaret Borsası'na geçen süre içerisinde çok şey kattığını biliyorum Hakkı ağabeyinin! Donanımına, işinin ehliliğine, temsil kabiliyetine itirazım yok, olamaz! Olduğunu söylesem, o olmasa da siz yüzüme tükürürsünüz! Ne yapmış, ne etmiş, ilgimizi de çekmez ya, en azından her karşılaştığımızda yaptıklarını sıralar. Ama, n'aparsın, bana 'tın'! Anlattıkları hep bir kulağımdan girer, bir kulağımdan çıkardı! Tabiri caizse bir oyun hotulamışız ya, Koş Ali Koş, ne derse desin boş!
***
Ben muhabirliğe başladığımda Ticaret ve Sanayi Odası'nda bir 'Kuşkay hegemonyası' vardı. Hoş silah zoruyla Kuşkaylar orda değildi. Ama ne oldu, ne bitti, yıllar geçti, çok kişi Oda Başkanlığından geldi geçti. Galiba iyi de oldu. Ama Borsa'da durum öyle değil! Hakkı Hınıslıoğlu'ydu başkan, emekli oldum, yine o! Bir düşmanlığım mı var, elbette hayır! Ama ne bileyim, şöyle diyorum ufak bir değişim yaşansa ve buna da bizzatihi Hakkı ağabeyi fırsat verse, Ticaret Odası'na kavuştuk, bir de Borsa'yla buluşsak!
***
Gerçi kanun çıkmış, bir daha aday filan olamayacak da diyorlar. Ben bunları da 'es' geçiyor, bir şekilde bir daha aday olabilir ihtimalini de gözönünde bulundurarak son diyeceklerimi ahan buraya yazıyorum: Gördüklerinde sana ne diyorlar bilmiyorum ama bilesin ki milletin gözü senin üstünde! Göze batmışsın bir kere ağabey! Değerinin anlaşılması için mutlak surette müdahil olmayacağın bir seçim için Borsa'yı hazırla. Bir kereliğine bir bırak, yanda dur! Maşallah zaten işin gücün yerinde. Hele bir kere bırak bakalım ne oluyor, ne bitiyor? Unutma. İnsan yaşarken kıymet bilmiyor, çoğu değer kaybedilince anlaşılıyor! Ne olmuş yani. Bir ufak kaybolacaksın!