Ana caddeleri boş verin beyler!
O yollar zaten yolunu bulmuşların yoludur.
Kar yağdı böyle oldu!
Peki, belediye ne buyurdu!
Hiçbir şey!
Artık Erzurum Belediyesi için ciddi bir yazı, bir serzeniş yazarsam namerdim.
Ti geçeceğim ti…
Bu da böyle biline e mi!
Yani dalgamızı geçeceğiz!
Arada bir güzel şeyler olursa seçeceğiz ama!
Seçeceğiz ama o güzelliğin içinde ne çirkinliklerin olduğunu da fısıldayacağız antenlerini takmış olanlara.
Mesele şudur!
Kar düştü Erzurum’un göbeğine.
Düştü de ne düştü ama!
Damına da kar yağdı sokağına da.
Yok!
Kömürü olmayanların kömürsüzlüğünü söylemeyeceğim!
Odun da değil bu yazının içeriği!
Odun olsa ne olur almasa ne olur!
Düşünmeyen herkes zaten odundur!
Erzurum’da öyle yerler var ki! Kar yağdı ya!.. Artık kuş uçmaz kervan geçmezlerden olacak buralar!
Sanmayın ki şehrin kenar mahallelerinden söz etmekteyim!
Oralar zaten gözden de sözden de çıkmış durumda.
Biz, göz önündekilerden söz eylemekteyiz babam!
Mesela Yıldızkent’de bir sokak.
Esnafın olduğu; hatta geçen günlerde Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Küçükler’in bir düğün münasebetiyle buyurduğu bir sokak!
Yay gibi olan bu sokakta hayat durdu. Kar yağdı böyle oldu.
Çünkü eriyen karlar neredeyse bir gölet oluşturdu bu sokakta.
Ne araba girer ne de insan!
Alt yapı mı?
Boş verin!
Şimdi ciddi şeyler yazmanın zamanı geçti!
Biz dalgamızı geçelim gayrı…
Bir sokak vardır çalkama tası…
Bir sokak vardır sokakların hası…
Bir sokak vardır vidalıdır sökülmez…
Bir sokak vardır çöpleri dökülmez…
Böyle iyi mi?
Kızma birader!
Devamını da söyleyeyim mi?