Erzurumajans-Türkiye'de seri üretimi yapılmadığı için sahafların rafları ile anıları süsleyen plaklar, sevenleri ile buluşuyor.
Erzurum'da 21 yıldır sahaflık yapan Nizamettin Korucu'nun hafta sonları düzenlediği 'plak günleri'ne özellikle üniversiteli gençler büyük ilgi gösteriyor.
Önce kasete, sonra CD'ye yenilen, sesinin güzelliği bugün hala kulaklardan silinmeyen plakları unutmayanlar İnşirah Sahaf ve Kitabevi'nde buluştu. 'Plak günleri'ni her hafta sonu düzenlediğini söyleyen Nizamettin Korucu sahaflığın sadece eski kitap alıp satan yerler olmadığını belirtti. Korucu, "Sahaf toplumun hafızasıdır. Ben de burada hem hafızaları yeniliyorum hem de gençlere plağı tanıtıyorum. Çocukluk, gençlik yıllarının yanı sıra şu an da büyük bir zevkle dinlediğim plakları yeni nesillere tanıtıyoruz. İlginin büyük olması beni çok sevindirdi. Buraya gelen herkes eski sanatçıların sesini ve şarkılarını duymaktan mutlu oluyor. Çünkü o gün ki sanatçılar organik ses, içten söylüyorlar. Bugün betonlaşan dünyamızda maalesef duygular da betonlaşmaya başladı. İnsanlar gülümsemeyi, içtenliği ve sevgiyi özledi. Erzurum'da plak sevenleri buluşturmak için işyerimde 'plak günleri' düzenlemeye başladım. Herkes plaklarını getirip burada sergiliyor ya da değiştiriyorlar. Üniversite gençliğinin buna sahip çıktığını görmek beni çok sevindirdi. Yaşadığımız otomotik hayatın içinde üniversite öğrencileri vize ve finalin stresini atmış oluyor" diye konuştu.
Bir kamu kuruluşundan emekli olan Ahmet Çapan ise 2 bine yakın plağı olduğunu ve düzenlenen her plak gününe mutlaka katıldığını söyledi. Çapan, "Günümüzde de çok değerli sanatçılar var ama o gün ki sanatçıların içtenliğini ve sesini bulamıyorum. Burada toplanan plak severler, önce bir plak seçiyoruz. Pikabın üzerine yerleştirip, sonra iğneyi plağın üzerine büyük bir incelikle bırakıyoruz. Derin bir cızırtı, derken ardından o büyülü ses duyuluyor. Muhteşem bir şey. Zeki Müren, Müzeyyen Senar, Neşe Karaböcek, Mine Koşan, Hülya Süer, Halit Araboğlu, Gürcan Erdaş, Yusuf Kaya gibi sanatçılar bizi alıp ta uzaklara götürüyor" dedi.
Kitap almak için geldiği sahafta duyduğu plak sesinin çok dikkat çektiğini anlatan Atatürk Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Bölümü hazırlık sınıfı öğrencisi Edanur Tiryaki ise şöyle konuştu:
"Plakları küçüklükten beri çok seviyorum. Birkaç plağım var ama onu dinleyecek pikap veya gramofon yoktu. Günümüzde kaliteli müzik kaldığını düşünmüyorum. Eski sanatçıların gerçek sanatçı olduğunu düşünüyorum. Plakta duyduğum sesler özel sesler. Böyle bir şey olduğunu burada görünce her fırsatta geliyorum. Hem güzel dostluklar kuruyoruz hem de kulaklarımızın pasını siliyoruz."