Atatürk Üniversitesi ve ESRUC Consortıum’u tarafından düzenlenen “Uluslararası Doğu Anadolu-Güney Kafkasya Kültürleri” başlıklı sempozyum 12 ülkeden 150 bilim adamının katılımıyla başladı.
Erzurum Ajans-Atatürk Üniversitesi ve ESRUC Consortıum’u tarafından düzenlenen
“Uluslararası Doğu Anadolu-Güney Kafkasya Kültürleri” başlıklı sempozyum
12 ülkeden 150 bilim adamının katılımıyla başladı.
Kültür ve
Gösteri Merkezi’nde 10-13 Ekim tarihleri arasında yapılacak olan
sempozyumda sadece bölge arkeolojisi değil onunla iç içe geçmiş bölge
coğrafyasının Eski Çağ Tarihi, Sanat Tarihi ve Etnoarkeolojisi ayrı
seksiyonlarda detaylı bir biçimde ele alınacak.
Sempozyumun
açılışında düzenleme kurulu adına konuşan Atatürk Üniversitesi Edebiyat
Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Mehmet Işıklı,
sempozyuma 12 ülkeden 150 bilim adamının katıldığını belirterek,
sempozyumda, Kafkas Dağlarının Güneyi ve Güneydoğu Toroslar’ın kuzeyinde
kalan dağlık ve yüksek topraklar ile Yakındoğu’nun en önemli kültür
bölgelerinden biri olan “Doğu Anadolu-Güney Kafkasya Kültür Bölgesi” nin
değerlendirileceğini söyledi.
Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr.
Yılmaz Özbek ise, konuşmasında, uluslararası katılımlı sempozyumların
yeni köprüler, ilişkiler ve iletişim imkanı sunduğunu, sorgulama ve yeni
bakış açılarına fırsat sağladığını hatırlattı ve sempozyumun önemine
vurgu yaptı.
“Geçmişi doğru bir şekilde öğrenmek hepimiz için
önemlidir. Arkeoloji bize bu konuda güçlü bir ışık tutuyor”
değerlendirmesini yapan Özbek, “Bugünün temeli geçmişte atıldı. Geçmiş
bilinmeden bugün tam olarak bilinemez ve anlaşılamaz. Yarını da bugünün
ve dünün bilgileri ışığında kurduğumuzu hatırımızdan çıkarmamalıyız”
dedi.
Günümüzde en büyük tehlikenin teknoloji ve bilim çatışması
olduğunu ifade eden Özbek, “Teknoloji yaşamın içini boşalttı; insan da
hızla tükeniyor. İşte asıl tehlike bu. Tam da bu nokta da durup
köklerimize bakmak, ondan istifade etmeye çalışmak, gerekiyor. Arkeoloji
bize bu kapıyı açıyor” değerlendirmesini yaptı.
Atatürk
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak ise konuşmasında “Doğu
Anadolu-Güney Kafkasya Kültür Bölgesi” adıyla anılan coğrafyanın, zengin
kültürel geçmişi ve Avrupa ile Asya arasındaki konumuyla her dönem özel
bir alan olduğunu hatırlattı.
“Bölge; geçtiği topraklardaki
uygarlıklara hayat veren Fırat, Dicle, Aras, Çoruh ile Kura nehirlerinin
buradan doğması ve İpek Yolu üzerinde yer alması nedeniyle çağlar
boyunca ilgi odağı olmuştur. Üzerinde yaşayan farklı etnik grupların
yüzyıllar boyu birlikte yaşamışlığının getirdiği zenginlikle de kültürel
bir önem taşımaktadır” diyen Koçak, şunları kaydetti: “Bölgenin en
köklü eğitim kurumlarından biri ve bölge arkeolojisinin gelişmesinde
öncü rolü bulunan Atatürk Üniversitesi ve liderliğini yaptığı Avrasya
İpek Yolu Üniversiteler Konsorsiyumu (ESRUC) çerçevesinde ve Avrasya
İpek Yolu Medeniyetleri Forumu çatısı altında uluslararası bir sempozyum
ile Doğu
Anadolu-Güney Kafkasya Kültür Bölgesi bilimsel olarak
değerlendirilecektir.
Sempozyum kapsamında Eski Çağ Tarihi, Arkeoloji,
Sanat Tarihi ve Etnoarkeoloji alanındaki çalışmalar sunulacaktır. Bu
sayede bölgedeki üniversiteler arasında bilimsel iletişim sağlanacaktır.
Bilim dünyasında yeni ufuklar açması ümidiyle gerçekleştirilen bu
organizasyonda emeği geçenlere ve katılımcılara içten teşekkürlerimi
sunuyorum.”
Açılış konuşmalarından sonra ünlü arkeolog Prof. Dr.
Fahri Işık, “Işık Doğudan Yükselir” başlıklı açılış bildirisini sundu.
Işık, bildirisinde, Yunan’ın, Roma’nın ve bugünkü Avrupa’nın
temellerinin Anadolu’daki eski medeniyetlere dayandığının bilimsel
olarak kanıtlandığını, fakat hâlâ bu gerçeği kabul etmeyen bilim
çevreleri bulunduğunu hatırlattı.
Işık’a konuşmasından sonra Rektör
Koçak, teşekkür plaketi verdi. Sempozyumun sunum ve yayın dili Türkçe
ve İngilizce. Ayrıca sunum anında simültane çeviri hizmeti de veriliyor.