Tam bir buçuk yıl önce kaleme aldığımız aşağıdaki bu yazıda, hem belediye başkanlarına hem de vekillerimize sitem etmişiz. Niye "kentsel dönüşüm konusuna yeterince eğilmiyorsunuz?" diye…
Dün gerek Ahmet Küçükler'in, gerekse Ali Korkut'un birbirinden bağımsız açıklamalarını okuyunca doğrusu heyecanlandım: Demek ki, Erzurum'un harabe görüntüden kurtulması için, belediyeler start verdi.Hakikaten sevindirici bir haber... Erzurum üç beş yıl sonra, şu virane halden çıkacak, yerine daha düzgün binalar, yeşil alanlar ve yeni yollar inşa edilecek.
Bir buçuk yıl önce şunları yazmışız:
Sokaktaki sade vatandaştan tutunuzda, bakanlara kadar hemen herkes aynı şeyi sorup durdu bugüne kadar... Ama ne yazık ki, konuşması gereken birinci derecede sorumluluk mevkiindeki kişilerden şu ana kadar, tek satırlık da olsa bir yanıt gelmedi. Oysa soru hem çok basitti, hem de yetkililerin cevap verme zorunluluğu vardı.
Cevabını aradığımız soru, "Bu şehrin viraneyi andıran bu genel görüntüsünün değişmesi için hangi belediye nasıl bir proje öneriyor?" şeklindedir. Farklı zeminlerde ve farklı ifade biçimlerinde, sorunun cümle tipi değişse de, muhtevası aynıdır:
"Bu şehir, bu görüntüden ne zaman kurtulacak?"
Seçilmiş olmayı, yarı krallık zanneden bazı yerel yöneticilerimiz, demokrasiyi de yine bu mantık içinde yorumluyorlar:
"Bildiğimi okurum"
Nitekim öyle de yapıyorlar! Kamuoyunun pek çok haklı talebi ve cevabını şiddetle arzuladığı nice sorular hep havada kaldı, muhatap bulamadı.
Çünkü bahse konu şehrin adı Erzurum'dur.
Yani yöneticilerin kendilerini "yarı kral" veya "seçilmiş kral" olarak gördükleri bahtsız bir şehir...
Dikkatli okurların gözünden kaçmamıştır; Erzurum basını son bir haftadan beri, "kentsel dönüşüm" içerikli onlarca haber yaptı ve bir bu kadar da yorum yayımladı. Ortak talep şuydu:
"Erzurum 2011 gibi bir büyük organizasyona ev sahipliği edecek. Ancak bu organizasyonda bütün mesele yalnızca ilgili spor tesislerinin yapılmış olması değildir. Şehrin genel görüntüsünden tutunuzda sosyal yapısına kadar, bir çok alanda köklü değişime ihtiyaç var. Bu gerçek her kesim tarafından kabul edilip, dillendirilmesine rağmen neden belediye başkanları veya vali bir cümlelik de olsa açıklama yapma ihtiyacı duymuyor?"
Zaman zaman Erzurum'u ziyaret eden bakanlar da aynı eleştiride bulunmuş, hatta Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın yerel yöneticileri bu nedenle "azarladığı" bile gazete sayfalarına yansımıştı.
Buna rağmen ne Vali Bey, ne de seçilmiş başkanlar konuşmadı.
Susarak, sorunu geçiştirdiklerini veya kamuoyunu uyuttuklarını düşünüyorlarsa, bilmeliler ki fena halde yanılmaktadırlar.
Zira ne basın bu soruları sormaktan vazgeçecektir, ne de duyarlı vatandaşlar işin peşini bırakacak...
Görevleri şehre çıta yükseltmek olan yerel yöneticiler kamuoyuna sırtını dönüp, doğan tepkileri görmezden, duymazdan geldikleri sürece Erzurum daha da irtifa kaybedecektir.
Seçilmiş olmak, hesap vermekten ve sorumluluktan kurtarmaz...
Bilakis gerçek demokrasilerde asıl seçilmiş olanlar daha çok duyarlı oluyorlar.
Bizde tersi prim yapıyor!
Aynı şeyleri defalarca tekrarlamaktan esasında biz de bıktık ve zevk almıyoruz. Lakin, bir arpa boyu da olsa yol alınamadığını gördükçe, mesleki sorumluluk icabı sormaya devam edeceğiz:
"Bu şehir bu izbe görüntüsüyle mi bir dünya kenti olacak?"
Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, Erzurum'un 2011'den sonra, Kış Olimpiyatları'na da talip olacağını söylemiş ve başta bu sütun olmak üzere, bir çok gazeteciden alkış toplamıştı.
Ama aynı Ahmet Bey, birinci derecede kendi sorumluluğu içinde olan meselelerde, kaçak güreşiyor veya topu taca atıyor.
Erzurum'u bu harabe görüntüden kurtaracak olan birim yerel yönetimler midir, tapu müdürlüğü müdür?
Ahmet Küçükler veya diğer başkanlar bu meselede konuşmayıp, harekete geçmeyeceklerse başka hangi konuda esip gürleyeceklerdir?
Evet... İster zorumuza gitsin ister gitmesin, maalesef Erzurum eşiğine kadar gelen fırsatları teker teker kaçırıyor.
Ve ne yazık ki bir şehrin tarihinde böylesi fırsatlar birkaç asırda bir çıkar. Erzurum da şimdi önüne konulan bu fırsatla karşı karşıyadır; ama seçilmiş krallar yüzünden bu fırsat kaçmak üzeredir.
Evet... Bugün durum çok farklı...
Hemen herkesin gündeminde kentsel dönüşüm var ve belediye başkanları da bu gündeme uygun olarak, hareket ediyor. Şimdiden bu meseleye kafa yoran hatta bir adın ileri giderek harekete geçen başkanları kutluyorum...
İnşallah Erzurum da imrenerek baktığımız şehirler arasına katılacak...
Ve bir kez daha ilan ediyoruz ki, bu büyük projenin üstesinden gelecek olan belediye başkanı adını Erzurum tarihine kalın harflerle yazdıracaktır.
Mehmet ŞENER/Palandöken