Erzurum Kalkınma Vakfı (ERVAK) Başkanı ve Kuzey Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı (KUDAKA) kurul üyesi Erdal Güzel, Erzurum'un arzu edilen seviyeye gelmesi için kalkınmasının ve gelişmesinin orantılı ve at başı gitmesi gerektiğini söyledi.
Erzurumajans-Erzurum Kalkınma Vakfı (ERVAK) Başkanı ve Kuzey Doğu Anadolu Kalkınma
Ajansı (KUDAKA) kurul üyesi Erdal Güzel, Erzurum'un arzu edilen
seviyeye gelmesi için kalkınmasının ve gelişmesinin orantılı ve at başı
gitmesi gerektiğini söyledi.
Gelişmenin olması, kalkınmanın ise
yetersiz olmasının Arap ülkelerindeki ekonomilere benzemekle eş anlamlı
olduğunu belirten ERVAK Başkanı Erdal Güzel, "Gelişmiş veya ekonomisi
büyümüş ama kendisi kalkınamamış bir Erzurum kabul edilemez" dedi.
ERVAK Başkanı Güzel, ekonominin niceliksel göstergelerindeki kişi başına
düşen ortalama gelirdeki artışın büyümeyi gösterdiğini ancak, bunun
kalkınma anlamına gelemeyeceğini ifade etti.
ERVAK'ın temel
felsefesinin; maddi ve manevi kalkınmayı sağlamak olduğunu kaydeden
Güzel, maddi projelerle beraber maneviyatın ve kültürün de korunması
için ciddi çalışmalar yaptıklarını ve bunun ihmal edilemeyeceğini
belirtti.
Bir ekonominin daha çok üretim ve tüketim yapması, dış
ticaret hacmini arttırması, gelir-gider dengesini bu yolla kurmasının
ekonomiyi büyüteceğini, ama buna kalkınma denemeyeceğini söyleyen Güzel,kalkınmanın; büyüme ile birlikte toplumun yaşam standartlarının
yükselmesi, bireylerin her yönden kendilerini daha mutlu hissedecekleri
bir ortamda yaşamalarının sağlanması olduğunu vurguladı.
Kalkınmanın öğelerinin; bireylerin ortalama eğitim düzeyinin yukarıya
çekilmesi, sosyal hizmetlerden daha çok faydalanabilmeleri,
özgürlüklerin artması, yaşam kalitesinin yükselmesi, ortalama ömrün
uzaması, sağlıklı çocuklar yetiştirilmesi, kendi kendisiyle, devletiyle,toplumuyla ve bütün dünyayla barışık bireyler yetiştirilmesi, hukukun
üstünlüğünü kabul etmek ve istisnasız uygulamak, insan haklarını
istisnasız garanti altına almak, özellikle kalkınmış bir toplumun
göstergeleri olduğunu dile getiren Erdal Güzel, her bireyin bireysel
niteliklerindeki artışının kalkınma olduğunu ve daha çok düşünen, daha
çok sorgulayan ve daha çok üreten bireylerin var olmasının
amaçlanmasının gerektiğine dikkati çekti.
ERVAK Başkanı Erdal
Güzel,"Fakirlikle mücadele kalkınmanın belki en önemli unsurudur ancak,
felsefesi eksik bir büyüme Erzurum'u ve dolayısıyla doğuyu kalkındırmaz.
Bu nedenledir ki, Arap ülkeleri büyük ekonomilere sahiptirler ancak,
kalkınmış değillerdir. Kalkınma; büyümeyi içerir ancak büyüme,
kalkınmayı sağlamaz. Erzurum'un hedefi; ekonomiyi hormonlu büyütmek
değil, Erzurum'u ve bölgeyi kalkındırmak olmalıdır " dedi.
GELİNEN NOKTA ÜMİT VERİCİ?
Güzelm konuşmasını şöyle sürdürdü; "ERVAK, 1991 yılında kuruldu.
Çalışması ve bölgesel kalkınma konusunda yol haritası çizen bölgenin en
büyük sivil toplum kuruluşudur. O zaman kurulan ve önceden 16 ili
kapsayan DAP projesi, zamanın şartlarının yetersizliği sebebiyle bir
fetret dönemi yaşadı. Daha sonra DAP'a paralel olarak KUDAKA kuruldu.
Akabinde Erzurum'da DAP kalkınma dairesi başkanlığı kuruldu. 2 kuruluş
ERVAK'ın 1991 yılından beri çizmişl olduğu rota doğruluğunu teyit eden
en somut örneklerdendir. Zaten ilk önce ERVAK'ın iktisadi yayın
organlarından, "Erzurum, Erzincan ve Bayburt illerine uygun yatırım
alanları" isimli kitabın çıkartılması, KUDAKA'nın kurulmasında ilk
sinyali veren ilk adımdır. Yani, bu KUDAKA dan önce yayınlanmıştı.
Doğu Anadolu bölgesi en geri bırakılmış bölge olmakla birlikte, Kuzey
Doğu Anadolu bölgesi ise en geri ve fakir bölgedir. KUDAKA'nın bölgenin
kalkınması için bir katma değer katacağını ümit etmekteyiz. Şu ana kadar
yapılan çalışmalar istenilen noktada olmasa bile gelecek için ümit
vericidir.
ÇÖZÜM SÜRECİ BAŞARIYA ULAŞIRSA YATIRIM AKIŞI HIZLANIR...
Erzurum, birlikte yaşama kültürünün en iyi hissedildiği yerlerden
biridir. Bu da Erzurum için bir avantajdır. kalkınmak için ortak bir
bilinç oluşturmak, ortak aklı kullanabilmek ve bunu Erzurum'un bir milli
meselesi haline getirmek bir Konya, bir Kayseri, ve bir Gaziantep
örneği gerçekleştirebiliriz. Çözüm süreciyle birlikte sermaye birikimi
olur. Yatırım gelir.Tek devlet, tek bayrak, tek millet bilinciyle barış
ve huzur içerisinde mesut ve müreffeh bir ülke olmamız mümkündür.
ERZURUM HAK ETTİĞİ YERDE DEĞİL...
1980 yıllardan itibaren Erzurum kalkınma ve gelişme konularında
arayışlar içine girmiştir. Bu arayışlarla birlikte bir de yol haritaları
çizilmiştir. ERVAK bir arayış ve gelişme için kurulmuştur. KUDAKA ve
DAP'ın kurulması da bu arayışların bir neticesi olmuştur. Erzurum şu an
itibariyle hak ettiği bir konumda değildir. Yapılan bu kadar çözüm
arayışlarına rağmen ne yazık ki, insanını toprağında tutamamaktadır. Her
ne kadar kalkınma konusunda potansiyelimiz fazla olsa da bu aktörleri
hayata geçirme konusunda başarılı olduğumuz söylenemez.
Son 5 yılın
göç istatistiklerine baktığımız zaman durumun vahameti net bir şekilde
görülmektedir. Ümit ediyoruz ki, tarihi ipek yolunun kavşak noktasında
olan Erzurum'un stratejik ve coğrafi öneminin tekrar fark edilip
istenilen, arzu edilen ve özlenen bir Erzurum inşa edebilelim.
KARLI GÜNLERDEN KARLI GÜNLERE?
Kış turizminin Erzurum için büyük bir avantaj sağlayacağı bilinmesine
rağmen bu konuda 2011 kış oyunları bir milat olarak ortaya çıkmasına
rağmen bu kaynaktan da arzu ettiğimiz avantajı yakalayamadığımız
ortadadır. Özetle şunu ifade etmek isteriz ki, 5 bin yıllık kadim bir
kültüre sahip olan Erzurum potansiyellerinin zenginliği sayesinde yakın
zamanda kaybettiği irtifayı kazanacaktır. Karlı günleri karlı günlere
dönüştürebilecek bir potansiyele sahibiz. 15 km. uzunluğunda olan Ovit
tünelinin açılması (Rize-Erzurum arası),Yüksek hızlı trenin (YHT)
Erzurum'a ulaşması, sağlık konusunda bölgenin ve yakın komşu ülkelerin
sağlık ihtiyaçlarını giderebilmek için bir merkez haline gelmemiz
kaçınılmazdır. Eğitim konusunda iddiamızı sürdürüyoruz ve bunu her zaman
olduğu gibi ön plana çıkarmak durumundayız. Atatürk Üniversitesi,
Teknik Üniversite ve kurulacak olan vakıf üniversitesi çok önemli bir
misyonu üstlenmiştir.
OLMAZSA OLMAZ; TARIM VE HAYVANCILIK?
Erzurum'un uçsuz bucaksız arazileri, meraları, otlakları geçmişte nasıl
ki Osmanlı döneminde ve cumhuriyet döneminde 'et ambarı' özelliğini
taşımışsa, bu gün de aynı konuma gelmesi için bir neden görülmemektedir.
Ovit geçidi, hızlı tren, 3. üniversite, sağlık merkezi, kış turizmi,
olmazsa olmaz olan tarım ve hayvancılık ve organik tarım gibi
argümanlarımızı optimum kullanmak kaydıyla hedefimize gitmek istiyoruz.
Erzurum'un soğuk iklimine uygun yerli tohum konusunda ERVAK'ın
çalışmaları oldu ve bu konuda da önemli gelişmeler kaydettik."