Siyasetçilerin yaşam tarzının, seçmenlerinden çok uzak olduğu kamuoyunda yaygın olarak dillendirilen bir şikâyet. Ama Uruguay'da durum farklı.
Erzurumajans-Köhne
bir çiftlikte yaşayan ve maaşının büyük bölümü bağışlayan Uruguay
Devlet Başkanı çok farklı bir portre çiziyor.
Evin dışında çamaşırlar kurutuluyor. Evin suyu bahçede etrafını otlarla kaplı bir kuyudan geliyor.
Güvenliği sadece iki polis memuru ve üç bacaklı Manuela adlı köpek sağlıyor.
Burası, yaşam tarzı diğer dünya liderlerinden keskin biçimde ayrılan Uruguay Devlet Başkanı Jose Mujica'nın konutu.
Başkan
Mujica, Uruguay devletinin liderlerine tahsis ettiği lüks konutta
yaşamaktan kaçınmış, karısının başkent Montevideo'nun hemen dışında
bulunan ve toprak bir yoldan ulaşılabilen çiftlik evinde kalmayı tercih
etmişti.
Başkan ve karısı, birlikte tarlada çalışıyor, çiçek yetiştiriyorlar.
Mujica'nın
yalın yaşam tarzı ve 12 bin dolara denk gelen aylık maaşının yüzde
90’ını bağışlaması, "dünyanın en yoksul devlet başkanı" olarak
nitelenmesine neden oldu.
Mujica, bahçesindeki eski bir
sandalyenin üzerinde otururken “Hayatımın büyük bölümünde böyle yaşadım”diyor ve ekliyor: “Sahip olduklarımla iyi yaşayabilirim.”
Mujica bağışlarını, yoksulların ve küçük girişimcilerin faydalanabileceği kurumlara yapıyor.
Bağışlardan sonra elinde kalan maaşı, Uruguay’daki aylık ortalama maaş olan 775 dolara denk düşüyor.
Uruguay’da
resmi görevliler için mal varlığı beyanında bulunmanın zorunlu olması
nedeniyle, Mujica, 2010 yılında varlığını açıklamıştı.
O dönemde 1800 dolar olan mal varlığı, Volkswagen’in 1987 model bir Beetle modeliyle eş değerde.
Bu yıl mal varlığı beyanına, eşinin mal varlığının yarısını da ekledi.
Toprak, traktörler ve bir evin paylarından oluşan bu yeni mülklerle sahip olduğu mal varlığı 215 bin dolara çıktı.
Bu
yeni duruma rağmen, zenginliği Devlet Başkan Yardımcısı Danilo
Astori’nin varlığının üçte ikisi, Mujica’nın selefi Tabare Vasquez’in
varlığınısa üçte biri oranında.
2009 yılında Devlet Başkanı
seçilen Mujica, 1960 ve 1970’li yıllarını, Uruguay’ın Küba devriminin
etkisi altındaki gerilla grubu Tupamaros’un saflarında yer alarak
geçirmişti.
Altı kez vuruldu ve 14 yılını cezaevlerinde geçirdi.
Tutukluluk süresinin önemli bir bölümü çok zor koşullar ve tecrit altında geçti.
Uruguay’ın demokrasiye döndüğü 1985 yılındaysa serbest bırakıldı.
'Kendimi yoksul hissetmiyorum'
Mujica, bu yılların hayata bakışını şekillendirdiğini söylüyor.
“En
yoksul devlet başkanı olarak anılıyorum ama kendimi yoksul
hissetmiyorum. Yoksul insanlar sadece pahalı bir hayat tarzına sahip
olmayı sürdürmek adına çalışan insanlardır ve her zaman daha fazlasını,
daha fazlasını isterler” diyor Mujica.
Sözlerini “Bu bir özgürlük
meselesi. Çok fazla mülke sahip değilseniz kendinizi hayatınız boyunca
köle gibi çalışmak zorunda hissetmezsiniz ve böylece kendiniz için çok
daha fazla zamanınız olur. Garip bir yaşlı adam gibi görünebilirim ama
bu özgür bir seçim.” diye sürdürüyor.
Uruguay lideri, bu yılın Haziran ayında Rio+20 zirvesinde aynı noktaya değinmiş ve şöyle konuşmuştu:
“Öğleden
beri sürdürülebilir kalkınma hakkında konuşuyoruz. Kitleleri
yoksulluktan çıkarmaktan konuşuyoruz. Ama ne düşünüyoruz? Zengin
ülkelerin kalkınma ve tüketim modelini mi istiyoruz? Şimdi size
soruyorum: Eğer Hintliler Almanların hane başına sahip olduğuyla aynı
oranda otomobile sahip olsaydı, bu gezegene ne olurdu? Bu aşırı tüketim
seviyesi gezegenimize zarar veriyor.”
Mujica, dünya liderlerinin çoğunu, büyümeye tüketimle ulaşılabileceğine inanma körlüğü içinde olmakla suçluyor.
Jose Mujica'ya göre bu anlayış dünyanın sonunu getirir...
Bir vejetaryen olan Mujica, siyasi yaşamında artık güçlü bir bağışıklık sistemine sahip değil.
Kamuoyu yoklamaları uzmanı Ignacio Zuasnabar, “Birçok insan yaşam tarzından dolayı Devlet Başkanı Mujica’ya
yakınlık duyuyor. Ancak bu durum hükümetinin icraatları nedeniyle
eleştiriden muaf tutulmasını sağlamıyor.” yorumunda bulunuyor.
Uruguay
muhalefeti, ülkenin son dönemdeki ekonomik başarısının, sağlık ve
eğitim gibi kamu hizmetlerini iyileştirmediğini belirtiyor.
Mujica’nın halk arasındaki desteği 2009 yılından beri ilk kez yüzde 50’nin altına düştü.
Bununla birlikte kamuoyunun desteğinin azalmasından dolayı fazla üzülmesine pek gerek yok.
Ne de olsa Uruguay yasalarına göre, 2014 yılında yeniden Devlet Başkanı seçilme hakkı yok.
Ayrıca 77 yaşında ve artık emekliye ayrılıp politikadan elini ayağını çekmek istiyor.