TürkiyeHaber Girişi : 25 Ocak 2020 15:15

Elazığ depreminin ardından bir il için daha uyarı

Elazığ depreminin ardından bir il için daha uyarı
Elazığ’da dün saat 20.55'te meydana gelen deprem Samsun’dan da hissedildi. Jeoloji Mühendisleri Odası Samsun Şube Başkanı Gül Yüzüncü Yılmaz, depremle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Erzurumajans-Elazığ’da meydana gelen, Samsun’dan da hissedilen 6,8 büyüklüğündeki depremle ilgili konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Samsun Şube Başkanı Gül Yüzüncü Yılmaz, Samsun’un Kuzey Anadolu Fay Hattı’na çok yakın olduğunu dikkat çekerek, "Deprem, aklımızdan hiçbir zaman çıkmamalı" dedi.

Elazığ’da dün saat 20.55’te meydana gelen deprem Samsun’dan da hissedildi. Jeoloji Mühendisleri Odası Samsun Şube Başkanı Gül Yüzüncü Yılmaz, depremle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Alüvyon zeminler ve dolgu alanlarına dikkati çeken Başkan Yılmaz, “Samsun’da da tabii ki alüvyon zeminlerimiz ve dolgu alanlarımız var. Bu alandaki yapılaşmalarda da özellikle dolgu alanlarında yapılaşmadan kaçınılmalı ve alüvyon zeminlerdeki yapılaşmalarda da mutlaka zemin etütlerinde önerilen sonuç ve öneriler kısımlarına son derece önem verilmeli mutlaka uygulanmalı ve denetlenmelidir” şeklinde konuştu.



"KUZEY ANADOLU FAY HATTI'NA ÇOK YAKINIZ"

Depremin çok yakın bir tehdit olduğunu vurgulayan Gül Yüzüncü Yılmaz, “Sanki Samsun’da olmuş gibi yaşadık birçok kişi böyle hissetti. Ben de bunlardan biriyim. Bu şu demektir deprem gerçekten aklımızdan hiçbir zaman çıkmamalı. Biz Kuzey Anadolu Fay Hattı’na çok yakınız. Bu fay hattı da dünyanın en hareketli fay hatlarından bir tanesi. Biliyorsunuz Ladik ve Erbaa, en son 1942, 1943 yıllarında çok büyük bir deprem geçirdi. O depremden sonra neler yapıldı bunları bir konuşmamız gerekiyor aslında. Bunların sorgulanması gerekiyor” diye konuştu.

"ZEMİNLE BARIŞIK BİNALAR YAPILMALI"

Zeminle barışık binalar yapılması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, "Bir deprem ülkesiyiz ve zeminle barışık yapılar üretmeliyiz. Burada yapabileceğimiz en önemli önlem zemin yapısına uygun yapılaşmaya gidilmesi ve burada hazırlanan zemin etüt raporlarında çıkan sonuçların mutlaka ona göre yerinde uygulanması ve tabi ki her meslek disiplinine saygı duyulması. ’Deprem öldürmez bina öldürür’ diye klasik bir laf var. Bu gerçekten düpedüz ortada gördüğümüz televizyonda gördüğüm görüntülerden. Yanındaki bina yıkılmış ama öbür bina sağlam duruyor. Bu demek ki biz zeminle barışık binalar yapamıyoruz. En büyük sorunumuz bu” sözlerini kullandı.


Yorum Yaz
  • UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik yorumları onaylanmamaktadır.
  • şakamısınız 01 Ocak 1970 02:00

    depremden daha az hasar görmek istiyor isek jeoloji mühendislerini her depremden sonra tv ye yada gazetelere çıkarmanın anlamı yok .İnşaat mühendisleri olmadan deprem olacak desen ne olur allah aşkına her üniversitede zemin alanında kendini geliştirmiş nice inşaat mühendisi var bu insanlara kulak vermediğimiz müddetteçe , çok can kaybı olur. Yani kuzey anadolu ve diğer fayların tehlikeli olduğunu herkes biliyor,herkes ortalama tahmin yapabilir,ülke olarak 2 mesleğe karışmaktan bir türlü vaz geçemedik 1 inşaat mühendisi olmak 2 doktor olmak .ALLAHA şükür herkes bu mesleklerden anlıyor.Soruyorum bir jeolog aynı parselde kaç konut için tip rapor verebilir ???