DES Genel Eğitim ve Mali Sekreteri Yusuf Kenan Karataş, yaptığı açıklamada şunları kaydetti; "Türkiye'yi 21. yüzyıla uygun ve bu yüzyılda geçerli olan becerilere sahip öğrenci yetiştirmede başarılı bulamıyorum.
Erzurumajans-Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Eğitim ve Mali Sekreteri
Yusuf Kenan Karataş, öğrencilerin eğitimde geçirdiği sürenin artırılması
ve eğitim sisteminde şekilsel-tali reformlar yerine esas unsur olan
'öğrenme' üzerine yoğunlaşılması gerektiğini belirtti.
DES Genel
Eğitim ve Mali Sekreteri Yusuf Kenan Karataş, yaptığı açıklamada şunları
kaydetti; "Türkiye'yi 21. yüzyıla uygun ve bu yüzyılda geçerli olan
becerilere sahip öğrenci yetiştirmede başarılı bulamıyorum. Orta halli
bir demokrasiye, orta halli bir ekonomiye mecburluğumuz tamamen ama
tamamen eğitim sistemimizin kalitesinin düşüklüğünden ve eğitimde fırsat
eşitliğini sağlayamamamızdan kaynaklanmaktadır.
Türk eğitim
sisteminin, okul öncesinden başlanarak hayat boyu öğrenmeyi ve beceri
gelişimini teşvik etmek, kazanılan becerilerin küresel iş gücü
piyasasında uygun işlerle eşleşmesini sağlamak gibi zorlu bir
sorumluluğu yerine getirmesine ihtiyaç vardır.
Dünyadaki gelişmeler
ışığında Türk eğitim sisteminin niteliğini açıkça tartışmamız ve masaya
yatırmamız gerekmektedir. 21. yüzyılda, eğitimde sadece bilgiyi
öğretmenin yeterli olmadığını bilmemiz gerekiyor. Bilginin gerçek
hayatta ne kadar pratiğe dönüştüğüdür artık önemli olan ve tabi ki
bilginin nasıl öğretildiği de. Bu bağlamda sormamız gerekiyor; Türk
eğitim sistemi öğrencilere girişimciliği, yaratıcılığı, yenilikçiliği,
liderliği ve ahlakı ne kadar verebiliyor? Öte yandan Türkiye'de, sürekli
gelişen ve değişen bir kavram olarak eğitim sistemi ne kadar
sürdürülebilirlik, kalite ve fırsat eşitliğini sağlayabilmektedir?
Çocuklarımızı onursuz bir yarışa sevkeden sınavcı eğitim sistemini
sonlandıracak demokratik düzenlemeler yapılmalıdır. Meslek liseleri
sözde değil özde cazipleştirilerek henüz ilkokuldan itibaren
çocuklarımız pedagojik esaslar dâhilinde mesleki yönlendirmeleri
yapılmalıdır.
Türkiye'deki temel sorun sınavların okuldaki eğitimin
önüne geçmiş olmasından kaynaklanmaktadır. Eğitimde fırsat eşitliği ve
kalite standardı politikası planlanmalıdır. Ezberci eğitim sisteminden
vazgeçilmeli, uygulama öncelenmelidir. Altyapısı eksiz, donanımsız,
personeli eksik, öğretmeni yetersiz okullar derhal rehabilite
edilmelidir. Okullar doğru, gerekli ve gerçek hayatta karşılığı olan
nitelikli bilgiyi öğreterek mezunlarını donanımlı ve birikimli hale
getirecek keyfiyette olmalıdır.
Atanamayan öğretmenler atanarak
öğretmen açığı kapatılmalıdır. Okullarda güvenlik ve temizlik başta
olmak üzere personel açığı giderilmelidir. Öğretmenlerin mesleki
formasyonları güçlendirilmeli ve nitelikli hizmet içi kurslarla
kendilerini geliştirmeleri teşvik edilmelidir. Öğretmenlerin ve tabidir
ki tüm eğitim çalışanlarının mesleki, özlük, demokratik ve ekonomik
hakları iyileştirilerek saygınlığı artırılmalıdır.
Malumu ilandır
ki kimi özel okullarda öğretmenlerimiz sigortasız, güvencesiz, zor ve
sıkıntılı şartlarda veyahut asgari ücretle çalıştırılıyor. Milli Eğitim
ve Çalışma Bakanlığı dershane ve özel eğitim kurumlarındaki
öğretmenlerimizin sömürülmesini önlemelidir."